Küratörlüğünü Selen Ansen'in üstlendiği Heykel Olma Teşebbüsü sergisi, sanatçının 1960'lardan bu yana ağırlıklı olarak kağıt, baskı, boya ve kumaş kullanarak ürettiği yapıtlarını Arter'in 4. ve 3. kat galerilerinde bir araya getiriyor. İzleyiciyi, heykeli alışılmış tanımlardan uzak bir biçimde, bedensel eylemler ve hayal gücü aracılığıyla deneyimlemeye davet eden Heykel Olma Teşebbüsü sergisi, 5 Ekim'e kadar Arter'de ziyaret edilebilir.
AYNI ADLI ESERİNDEN HAREKETLE ŞEKİLLENİYOR
Walther'in zaman ve mekanda yeni bedensel mevcudiyet biçimleri yaratmaya yönelik süregelen üretimine ışık tutan sergi, sanatçının heykeli açık uçlu bir süreç ve eylem olarak yeniden tanımlama çabasının temelini oluşturan aynı adlı eserinden hareketle şekilleniyor. Arter'in 4. ve 3. kat galerilerine yerleşen yapıtlar, Walther'in altmış yılı aşkın bir zaman dilimine yayılan pratiğinin kavramsal dönüm noktalarını kronolojik olmayan bir güzergâh içerisinde bir araya getiriyor.
İKİ FARKLI FORMDA / DURUMDA DENEYİMLENEBİLİR
1960'lardan itibaren ürettiği süreç odaklı çalışmaları ile izleyicinin hayal gücü veya bedensel eylemleri aracılığıyla eserin gerçekleştirilmesinde etkin bir rol üstlenmesine imkan tanıyan Walther, yaşayan bedeni bir malzemeye dönüştüren yeni bir eser anlayışı ortaya koyar. Sanatçının heykelsi nitelikler taşıyan yapıtlarının çoğu iki farklı formda / durumda deneyimlenebilir: Nesnelerin katlanıp depolandıklarında aldıkları 'muhafaza formu' (Lagerform) veya birer 'kullanıcı'ya dönüşen seyirciler tarafından etkinleştirildiklerinde kazandıkları 'eylem formu' (Handlungsform).
YAKIN TARİHLİ ESERLER SERGİ ALANINDA BİR ARADA SUNULUYOR
Walther'in pratiğinin temel kavramları etrafında kurgulanan Heykel Olma Teşebbüsü sergisi, farklı dönemlere ait eser grupları arasında dinamik bir diyalog kurmayı amaçlıyor. Kontur çizimleri ve sözcük resimleri gibi erken dönem kağıt işleri, malzeme olarak havayı kullanan yastık formları, yapıt çizimleri ve 1960'larda üretilen el nesneleri ile mimari ve insan oranlarını birleştiren katman çizimleri, eylem yolları ve duvar oluşumları gibi daha yakın tarihli eserler sergi alanında bir arada sunuluyor. Ayrıca serginin iki katında, Walther'in anılarını ve düşüncelerini zaman ve mekanla ilişkilendirdiği, çizimler ve el yazısı metinlerden oluşan otobiyografik yapıtı Yıldız Tozu'ndan kapsamlı bir seçki izleyiciyle buluşuyor. Tamamı ilk kez 1969'da New York'ta MoMA'da gösterilen ikonik eseri Birinci Yapıt Grubu ise sanatçının sanatın nesnelliğine meydan okuma ve anlam üretimini nesneden eylem halindeki bedene kaydırma çabalarını vurguluyor. Esnek ve giyilebilir bir malzeme olan kumaşın pratiğindeki merkezi rolü gözler önüne seriyor.