
Üç tarafı denizlerle çevrili olan ülkemizin, bugün deniz ile olan ilişkisi her ne kadar istenilen düzeyde olmasa da tarihi seyir içerisinde deniz ticaretinin başladığı ve altın çağlarını yaşadığı coğrafyanın, Akdeniz bölgemiz olduğunu yapılan araştırmalar gözler önüne seriyor. Deniz üzerinde yüzen makinalı ve makinasız deniz araçlarının yüklerini doldurup boşalttıkları, barınabildikleri, yiyecek, yakıt, personel, su ve yağ ihtiyaçlarını giderebildikleri tesis ve alanlar olan limanlar, deniz ticareti için olmazsa olmaz mekânlardır. Bugün Antalya'nın Kemer ilçesinde bulunan Phasilis Limanı ile tarihi başlayan liman kavramının birçok savaşın ve mücadelenin görünen ya da görünmeyen sebebi olduğunu söyleyebiliriz. Bu büyük güç unsurunun, içinde bulunduğumuz modern dönemde de ticari faaliyetlerin büyük kısmını sırtladığına şahit oluyoruz. Bu kapsamda Türkiye genelinde liman işletmeciliğinde dünden bugüne atılan önemli adımları, Türkiye'nin hem ekonomik hem de jeopolitik konumunu güvenle geleceğe taşıyacak yeni gelişmeleri mercek altına aldık.
Dünya ticaretinin büyük oranda denizyolu taşımacılığı ile yapılmasından dolayı limanlar, uluslararası ticarette önemli bir yere sahip. Küresel ekonomik gelişmeler, dünya taşımacılık talebini de artırıyor. Artan küresel ticari faaliyetler ve bu alanda yaşanan büyüme, denizcilik sektörünü olumlu yönde etkiliyor. Yapılan araştırmalar; denizcilik sektörünün 2018 yılında dünya genelinde 11 milyar ton gibi daha önce benzeri görülmemiş bir hacme ulaştığını gözler önüne seriyor. Artan talep odaklı deniz ticaret hacminin, 2023 yılından itibaren %3,8'lik bir büyüme yakalayacağı da tahmin ediliyor. Bölgesel ve ulusal ekonomiye büyük katkı sağlayan limanlar, sanayinin ve ticaretin gelişmesi açısından önemli bir fonksiyonu yerine getiriyorlar. Artan teknolojik ve lojistik yenilikler, yük elleçleme ve depolama hizmetlerinin yanı sıra çeşitli katma değerli hizmetleri de beraberinde getiriyor.
ULUSLARARASI TİCARETİN KALBİ
Teknolojinin ilerlemesi ve uluslararası ticaretin genişlemesiyle yeni pazarlar ve yeni ticaret koridorları ortaya çıkıyor, yük hareketleri artıyor. Malların daha hızlı ve etkin akışının sağlanması için eski gemiler, yerini modern ve büyük kapasiteli gemilere bırakırken limanlar daha büyük alanlara ve daha gelişmiş tesislere dönüşüyor. Ülkelerin ekonomik gelişmişlik düzeylerinin belirlenmesinde giderek önemli bir gösterge haline gelen liman sayıları ve kapasiteleri, uluslararası arenada ülkelerin gücünü ve rekabet kapasitesini gösteren önemli bir ölçüt olarak kabul ediliyor. Dünya ticaretinin, yüzde 80'in üzerinde denizyolu ile gerçekleştirildiği düşünüldüğünde; deniz taşımacılığı küreselleşmenin ve uluslararası ticaretin belkemiği olarak tanımlanabilir. Bu sebeple denizyolu ile ticaretin başladığı ve bittiği noktalar olan limanlar ekonomik olarak kilit bir öneme sahip... Tarih boyunca süregelen değişim ve gelişimi ile limanlar; ülkelerin taşımacılık altyapısının önemli elemanlarından biri oldu. Ticari ortakları birbirine bağlayan temel taşımacılık hattı olarak limanlar aynı zamanda karayolları ve demiryolları sistemlerinin de odak noktası. Ülkelerin refahında büyük bir ekonomik çarpan olan limanlar, sadece ticaretin ana kapısı değil; çeşitli endüstriyel aktivitelerin, banka ya da acente gibi çeşitli ticari kurumların da yakın markajında...
DEĞİŞEN VE GELİŞEN SEKTÖR
Limanların günümüze gelene kadar işlevsel değişimlere uğradığı dikkat çekiyor. Önceleri sadece gemilerin barınması için inşa edilseler de daha sonra hizmet üreten merkez konumuna dönüştükleri gözlemleniyor. Günümüzde ise bir liman için gemi barındırma işlevi, ikincil bir olgu haline geldi. Artık limanlardan beklenen temel fonksiyon; yüklerin düşük maliyetle, hızlı ve güvenli bir biçimde ulaştırma sistemleri arasında aktarılması olarak özetlenebilir. Böylece limanlarda gerçekleştirilen lojistik hizmetlerin çeşitliliği ve verilen hizmetlerin niteliği de artış gösterdi. Özellikle konteyner taşımacılığının gelişmesiyle aktarma ve dağıtım merkezine dönüşen limanlar, yükler için geçiş noktaları haline geldi. Böylece, limanlar ilk ve son durak olma işlevini yitirerek ara durak konumuna yükseldi.
KALKINMA SÜRECİNİN ÖNEMLİ BİR PARÇASI
Limancılık sektörünün istihdam ve katma değer yaratma özellikleri, dünya filosunda artan gemi sayısı ve artan yük hacimlerinin etkisi ve büyük konteyner gemilerin ortaya çıkması ile önemli oranda gelişme yaşadı. Ülkemiz özelinde limancılık sektörünün, 2018'de 40 milyar TL büyüklüğe ulaştığı hesaba katılırsa; limanların, verimlilik ve kârlılık yoluyla daha fazla ve daha hızlı büyüme imkânına sahip olduğu dikkat çekiyor. Türkiye Limanları Ekonomik Etki Analizi incelendiğinde; karayolu ve havayolu taşımacılığından sonra en yüksek üçüncü ciroya sahip olan denizcilik sektörünün, 2018 yılı itibariyle yüzde 61,14'ünü limancılık sektörünün tek başına sırtladığı ortaya çıkıyor. İstihdam seviyesi karşılaştırıldığında ise demiryolu, hava taşımacılığı ve posta ile kurye hizmetlerini aştığı görülüyor. Ekonomik katkılarıyla öne çıkan limancılık sektörü, Türkiye'nin kalkınma sürecinde mutlaka değerlendirilmesi gereken önemli bir başlık.
TİCARETTEN LOJİSTİĞE GENİŞ BİR AĞ
Tarihe bakıldığında limanların gelişiminin; gemilerin teknolojik gelişimine, deniz ticareti ve deniz gücünün büyüklüğüne göre değişim gösterdiği görülüyor. UNCTAD tarafından yayımlanan 2015 Deniz Taşımacılığı Raporu'na göre 2014 yılında deniz taşımacılığı ticaret hacmi bir önceki yıla göre yüzde 3,4 (300 milyon ton) büyüyerek 9.84 milyar tona ulaştı. Dünya ticaretinin büyük oranda denizyolu taşımacılığı ile yapılmasından dolayı, limanlar uluslararası ticarette önemli bir yere sahip. Limanlar, ulaşım ağının ve ticaretin en önemli giriş çıkış noktalarında yer alıyor. Limanların günümüzdeki rolü artık gemilere ve yüke verilen basit fonksiyonları aşarak lojistik ve endüstriyel hizmetler, ticari, finansal ve hatta arazi iyileştirmesini kapsayan geniş bir alanı oluştur hale geldi.
LİMAN TEKNOLOJİLERİ BİR DÖNÜŞÜM BAŞLATTI
Limanlar değişen dünya paradigmaları sebebiyle yalnızca taşımacılık sisteminin bir iç bileşeni değil; daha geniş üretim, ticaret ve lojistik sistemlerinin önemli bir alt sistemine dönüştü. Küreselleşme, teknolojik değişim ve çevre son yıllarda limanların daha da önemli hale gelmesine sebep oldu. Konteynerizasyon ve intermodal taşımacılık küreselleşmenin bir ürünü olarak ortaya çıktı. Bugün gelişen liman teknolojisi genellikle büyüyen kapasiteleri karşılayarak gemilere hizmet vermeyi, gemilerin limanlarda manevra sürelerini azaltmayı, liman-kara ara yüzlerini hızlandırmayı ve daha temiz ve yeşil liman operasyonları için artan çevresel baskıları karşılamayı amaçlıyor.
KENTLERİ DÖNÜŞTÜREN GÜÇ
Deniz ticaretinde son derece önemli bir role sahip olan limanlar, bulundukları kentin veya bölgenin ekonomisi üzerinde de etkisini giderek artırıyor. Liman arkasında depo konumundaki kentler, limanların son 10 yıldaki gelişimine bağlı olarak bu konumunu terk etti. Limanların kenti arkasından sürükler hale gelmesiyle, kentler liman adıyla anılmaya başlandı ve liman kentler kavramı ortaya çıktı. Özellikle; Rotterdam, Hamburg, Antwerp, Londra, Amsterdam ve Marsilya en önemli liman kentleri arasında yer alıyor. Bir liman, çeşitli ilgili grupların birlikte yaşadığı bir yer olarak kabul edilebilir. Dünya Bankası liman paydaşlarını; hükümetler, taşıma ve terminal operatörleri, taşıyıcılar, ihracatçılar ve ithalatçılar, müşteriler olarak sınıflandırıyor.
Limanlar; büyük gelir ve istihdam kaynağı olmalarının yanı sıra ülkelerin, dünyaya açılan kapıları olarak görülüyor. Yeryüzündeki çeşitli bölgeler arasında sosyal ve ekonomik ilişkilerin gelişmesinde önemli rol oynayan limanlar, uluslararası ticaretin genişlemesinde de inovatif bir konuma sahip. Denizyolu taşımacılığı sektörünün en önemli bileşenlerinden biri limancılık faaliyetleridir. Liman işletmeciliği modern teknoloji gerektirmesi nedeniyle, fazla sermaye gerektiren bir yatırım türü olarak karşımıza çıkıyor.