"Hocam, yeni jenerasyonla çalışamıyoruz!" "Hemen işten sıkılıyorlar, gitmek istiyorlar. O kadar öğrettik boşa gitti!" "Basit bir iş istedim, bin tane soru sordu. Her şeyi böyle açıklayacaksak nasıl olacak?" 1996 ve üzeri doğumlu genç arkadaşlarımız yani modern ifadesiyle Z jenerasyonu ile çalışan yöneticilerimizin bana geldiklerinde en çok sorduğu sorular bunlar... Her hafta genç yetenek programları ve üniversitedeki öğrencilerim dahil olmak üzere 100'e yakın gençle profesyonel gelişim çalışmaları yürütüyorum. Bu gençlerimizin çoğu iş yaşamlarının erken kariyer dönemlerindeler ve profesyonel kültürü çok yeni tanıyorlar. Ben de iş yaşamında 23 yılı devirmiş bir profesyonel olarak kaygılarını, şaşkınlıklarını dinliyor; sorularına yanıt vermeye ya da koçluk/mentörlük yoluyla cevaplarını bulmalarına yardımcı oluyorum.

YENİ NESİLLE İLETİŞİM KURMA STRATEJİLERİ

Açıkçası gördüğüm en önemli konu, çoğumuzun kendi hayatlarında da yaşadığı kuşak çatışması. Tüm kuşak çatışmalarından farklı olarak; Z jenerasyonunun durumu biraz değişik.

Çünkü doğdukları dijital dünya onları odaklı olma, fırsatları görme ve tatmin olma konularında zorluyor. Tam da bu noktada yeni nesille çalışan yöneticilerimiz ve profesyonellerimiz için kolaylaştırıcı yolları sizlere aktarmak istiyorum.

Faydacılık: "Ben bu işi yapıyorum ama niye yapıyorum?"; işte gençlerimizin çok sorduğu sorulardan biri. Yeni jenerasyon iş hayatında faydacı ve kendisi merkezli bir anlam arıyor. Şirketler her ne kadar yeteneklerinin değer yaratma konusuna odaklansa da genç profesyoneller sadece maddi ödüllere değil, iş keyfi ve tatmini konularına da eğiliyor. Bu durumda katkılarının etkisini onlara anlatmak ve sistemin parçası olarak başardıklarında nasıl bir fayda yaratabileceklerini onlara göstermek etkili olacaktır.

Katılımcı iş ortamı: Hepimiz fikirlerimizi dile getirmek isteriz. Günümüzün globalleşen dünyasının bilgi akışında insanların fikirlerini özgürce ifade edip, farklılıklarının kabul edildiği iş ortamları zorunluluk haline gelmeye başladı. Genç nesil de tüm bu akışta, kendilerinin de bu sistemlerin parçasını olduğunu görmek, değer görerek fark yaratmayı deneyimlemek istiyor. Genç profesyonellerle çalışan ekip yöneticileri genç üyelerin fikirlerini daha fazla duymalı, beğendikleri fikirleri uygulamaya almalı.

İş yaşam dengesinde zindelik: Dünyada artık haftada dört gün çalışma süreleri konuşuluyor ve bu da zindelik bakış açısının iş hayatına nasıl hızlıca girdiğini bize gösteriyor. Genç profesyonellerle çalışırken mesaiye zorlayan bir yaklaşımdan çok, yapacakları işleri beraber planlayan ve gerektiğinde destek verip, özel zamanlarına saygıyla yaklaşan bir yönetim şekli benimsenmeli.

"Tüm kuşak çatışmalarından farklı olarak; Z jenerasyonunun durumu biraz değişik. Çünkü doğdukları dijital dünya onları odaklı olma, fırsatları görme ve tatmin olma konularında zorluyor"

DEĞİŞİM KAÇINILMAZ

İş hayatında genç arkadaşlarımız daha fazla yer alırken, eski jenerasyona ait profesyonellerin de onlarla değişmeye, yönetim şekillerini değiştirmeye niyetli olmaları artık bir ihtiyaç. Özetle bu aşamada;

* Tüm nesillerin aynı iş ortamında önceliklerini anlayan ve bunu şirket için bir değer yaratma sürecine dönüştüren şirketlerin daha fazla kazanacağı,

* Etkin ve katılımcı çalışma ortamı prensiplerini iş süreçlerine hızlıca uygulayan, bununla beraber dijital dönüşümle değişen insan psikolojik ihtiyaçlarını önemseyen yönetim ekiplerinin performanslarını yükselteceği kaçınılmaz olacaktır.