USD

-
-%

EUR

-
-%

GBP

-
-%

ALTIN GR

-
-%

BIST 100

-
-%
Abdulkadir Karagöz

YAZARLAR

2.11.2018 18:15:00

Doğru planlama, güçlü ekonomi

Kaynaklarımızı verimli kullandığımız zaman maksimum verimliliği sağlamış olacağız. Bu da beraberinde bizi yeni pazarlara taşıyacak ve gelir kalemlerimizi artıracaktır

Ülkemizin 2023 hedefleri doğrultusunda attığı adımlar, ulusal ve uluslararası alanda birçok etkiyi beraberinde getiriyor. Bunun yanında dünya gündemindeki politik meseleler de, ekonomi üzerinde ciddi bir etki oluşturuyor. Ancak Türkiye’nin yıllar önce yaşadığı benzer tecrübeler, bu süreç karşısında nasıl pozisyon alması gerektiğine ilişkin önemli ipuçları veriyor. Özellikle özel sektörümüzün aldığı kararlar, makro ölçekteki hareketliliğe etki ediyor.  Ancak doğru bir strateji ve kararlılıkla içinde bulunduğumuz ortamı pozitife dönüştürebiliriz. Burada ilk olarak üzerinde duracağımız konu, harcama kalemlerimizin gözden geçirilmesidir. Doğru bir kaynak tanımlaması, beraberinde harcama kalemlerimizin hangi amaçlar için kullanıldığını anlamamıza yardımcı olur. Sadece elimizde tuttuğumuz finansal araçlarımız değil; insan ve zaman kaynağını da bu sürece dahil etmeliyiz. 

ÜRÜN KALİTESİ VE BÜYÜME HEDEFLERİNDEN ASLA VAZGEÇİLMEMELİ

Tüm bu hesaplamaları yaparken ürün kalitemiz ve büyüme hedeflerimizden de asla vazgeçmemeliyiz. Doğru planlama ve koordinasyonla kaynaklarımızı maksimize ederek, mümkün olduğunca en üst seviyede verim alır duruma gelebiliriz. Kaynakları doğru kullanmanın yanı sıra burada önemle üzerinde durulması gereken bir diğer husus, çağımızın en büyük tehlikesi olan israf... Dünya üzerinde birçok alanda farkında olmadan yaptığımız israfın ekonomik değeri birçok ülkenin gayri safi milli hasılasının onlarca katı seviyesinde. Binbir çaba ve emekle ürettiğimiz ürünlerimizi israf ediyoruz. Bu da birçok alanda sorunları beraberinde getiriyor. Türkiye son dönemde yaşadığı gelişmelerle birlikte ekonomik dengeyi sağlamak ve toparlanmak için tasarruf planları açıkladı. Bununla beraber ihtiyaç kalemlerimizde yerli üretimi teşvik edici adımları atmaya başladı. Şüphesiz, içinde bulunduğumuz bu sürecin doğru bir şekilde yürütülmesi ve koordine edilmesi, milli sermayemizde doğrudan veya dolaylı olarak yaşadığımız kayıpları ortadan kaldıracaktır.  

ÜRETİME DESTEK OLMAK, ÜLKEMİZ EKONOMİSİNE DOĞRUDAN KATKI SAĞLAR

Türkiye, son dönemde pek çok tasarruf politikaları geliştirdi ve bunu kamuoyuyla paylaştı. Bunun yansımaları, hızla ekonomimiz üzerinde kendini göstermeye başladı. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak bu sürece dahil olmak ve katkı sağlamak hepimizin vatandaşlık görevidir. Evimizde veya işyerimizde yapacağımız harcamaları yeniden gözden geçirmek, israfı önlemek adına önemli bir adımdır. Bu bize emek, zaman ve ekonomik verimliliği sağlar. Burada altını çizmek istediğim nokta; tasarruf yaparken önümüze çıkan fırsatları kaçırmamaya özen göstermektir. Çünkü yatırım araçlarını beklemeye almak, uzun vadede daha büyük kayıplar yaşatabilir. Elde edilen kazanımları yatırım araçlarında değerlendirmek ve üretime destek olmak ülkemiz ekonomisine doğrudan katkı sağlar. 

SÜRECİ DOĞRU PLANLAMAK GEREKİYOR

Kaynaklarımızı verimli kullandığımız zaman maksimum verimliliği sağlamış olacağız. Bu da beraberinde bizi yeni pazarlara taşıyacak ve gelir kalemlerimizi artıracaktır. Bu süreci doğru şekilde planlayarak, hem birey olarak hem de devlet olarak güçlü bir kazanç elde edeceğiz. Her birimizin koyacağı küçük bir taş, günün sonunda milyarlarca liralık tasarrufun oluşmasına zemin hazırlayacaktır.

DİĞER YAZILARI