USD

-
-%

EUR

-
-%

GBP

-
-%

ALTIN GR

-
-%

BIST 100

-
-%
Serhat Özeren

YAZARLAR

2.03.2022 17:59:00

TÜRKİYE'DE VE DÜNYADA LOJİSTİK SEKTÖRÜ

Pandemi sonrası değişen ve dönüşen tedarik zincirlerinde Türkiye'nin önündeki riskler ve fırsatlar neler? Pandemi ile birlikte Türk lojistik sektörünün çok daha önemli hale geldiğini belirtmek isterim. Belirsizlikler olsa da tedarik zincirindeki fırsatları yakalamak için büyük bir dönüşüme ihtiyaç duyuluyor. Türkiye'de ilk kez Lojistik Güven Endeksi, KPMG tarafından ortaya çıkarıldı. Bu endeksteki son çeyrek rakamlar sektör için pozitif durumdadır. Ancak, her şeyin iyi gittiği bu dönemde temkinli olmak gerekiyor. Türk nakliyecisi önümüzdeki dönemde karbon emisyonu nedeniyle ek vergilerle karşılaşabilir. Avrupa Birliği, kendi ülkesi firmaları için bu dönüşümü gerçekleştirsin diye çok büyük teşvikler verecek. Bu, Türk nakliyecisi için haksız rekabetin ortaya çıkmasına neden olacak.

LOJİSTİK SEKTÖRÜNDE DİJİTALLEŞMENİN İKİ ÖNEMLİ SEBEBİ BULUNUYOR

Lojistik sektöründeki büyümenin ve dijital dönüşümün hızlanmasının iki önemli nedeni var. Birincisi; pandemiyle globaldeki e-ticaret kullanımı hızla artmaya başlaması... Ülkeler, e-ticarette 5 yılda gelmeyi hedefledikleri yere sadece 1 buçuk yıl içinde ulaştılar. Çin'de %45'lere koşan e-ticaret oranı, Avrupa ve ABD'de %25'lere ulaştı; Türkiye'de %15'i geçti. İç pazarın yanı sıra, ülkeler arası ticarette de e-ticaret hacmi hızla artmaya devam ediyor. İkincisi ise pandemi sürecinde dünya genelinde toplumlarda gıda odaklı stoklu bulunma kavramı ön plana çıktı.

HER ŞEYİN İYİ GİTTİĞİ BU DÖNEMDE TEMKİNLİ OLMAK GEREKİYOR

GLOBAL RAPORLAR POTANSİYELE İŞARET EDİYOR

EDİYOR Taşınan ürünlerin izlenebilirliği, lojistik operasyonun cep telefonlarındaki uygulamalardan an ve an takip edilebilirliği, gerçekzamanlı, konum-tabanlı teslimat raporlaması vb. konular ön plana çıktı. Markets Insider'ın ağustos başında yayınladığı verilere göre, 2020 sonunda 10.1 milyar dolara ulaşan dijital yük yönetim platformların ürettiği işin büyüklüğü katlanarak artıyor. Benzer büyümeye Gartner da 2020 yılı Ekim ayında yayınladığı 'Karayolu Taşımacılığında Dijital Yük Taşıma Modelleri' raporunda yer verdi. Bu alandaki büyümeye işaret edilerek ABD, Çin ve Avrupa'daki önde gelen dijital aktörler kategorize edildi. Ülkemizden Tırport'un yanında, yeni nesil depoculuk ve e-ticaret lojistiğinde farkı yaratan OpLog da raporda yer alıyor.

TÜRK LOJİSTİK PAZARI, 2030 YILINDA 1 TRİLYON DOLARA KOŞABİLİR

Dünyada iş yapma ve yönetme tarzları, pandemi nedeniyle kalıcı olarak değişmeye devam ediyor. Eğitim, lojistik, sağlık gibi birçok sektör uçtan uca dijitalleşme hızla sürüyor. Bu değişim ve dönüşümde Tırport, lojistiğin cepten yönetilerek, yükün de cepten bulunmasını sağlayan uçtan uca dijitalleşmeye imkan sağlıyor. Türkiye'nin 100 milyar dolarlık lojistik sektörü Tırport ile dijitalleşecek. Nitekim, ülkemizin önünü açacak çıkış noktalarından biri, lojistik sektörü... Lojistik sektörü doğru yatırımla desteklenirse, Türk lojistik pazarı 2030 yılında 1 trilyon dolara koşabilir. Gelecek 10 yıl içinde sektör, 2.5 milyon doğrudan yeni istihdam yaratma potansiyeline sahip. Pandemi ile dünyada ve ülkemizde önemi daha da artan lojistik sektöründe ülkemizin jeopolitik konumunu da kullanarak bu konu da önemli bir katma değer oluşturabiliriz. Üretmek kadar önemli bir hal alan lojistik sektöründeki gelişmeler hükümet politikasının yanı sıra devlet politikası haline gelmelidir.

Pandemi ile dünyada ve ülkemizde önemi daha da artan lojistik sektöründe ülkemizin jeopolitik konumunu da kullanarak bu konu da önemli bir katma değer oluşturabiliriz.
DİĞER YAZILARI