Metaverse (evren ötesi), birçok insanın kendi sanal temsilleri yani avatarları ile birbirleriyle ve dijital nesnelerle etkileşime girebildiği, sürekli açık olan sanal ortamlardan oluşan bir ağ... Metaverse'ü; sürükleyici sanal gerçeklik, çok oyunculu çevrim içi rol yapma oyunu ve web'in bir kombinasyonu olarak düşünebiliriz. Metaverse'ün üç temel yönü bulunuyor: Varlık, birlikte çalışabilirlik ve standardizasyon... Facebook ile gündeme daha çok gelen Metaverse kapsamında bizi neler bekliyor? Acaba internet kavramı mı yoksa hayat şeklimiz mi daha çok değişecek?

SOMUTLAŞMA HİSSİ

Varlık; diğer bireylerle sanal bir alanda bulunma, somutlaşma hissidir. Somutlaşma hissinin çevrim içi etkileşimlerin kalitesini iyileştirdiği biliniyor. Bu varlık hissi, kafaya takılan VR gözlükleri gibi sanal teknolojiler aracılığıyla elde ediliyor. Birlikte çalışabilirlik; avatarlar ve dijital ögeler gibi aynı sanal varlıklara sahip sanal alanlar arasında sorunsuz bir şekilde seyahat edebilmektir. Son 30 yıldır, sıra dışı bir teknoloji devrimi yaşanıyor: İnsan yapımı, sanal bir evrenin inşası... Bu süreç, 20. yüzyılda transistörler, bilgisayar ve internetle başladı. Böylece ticaret, iletişim ve sosyal ilişkiler gibi beşeri faaliyet, reelden dijitale taşınmaya başladı. Mesela artık çarşıya gitmeden birkaç tıkla istediğimiz ürünü alabiliriz. Uzaktaki arkadaşlarımızla haberleşmek için aylarca beklemek zorunda değiliz, anında istediğimizle konuşabiliriz.

Önümüzdeki yıllarda bazı sabit işler, bilgisayar otomasyon sistemleri ve robotik yazılım süreçleriyle beraber ya yok olacak ya da şekil değiştirecek. Dünyada katma değersiz işler artık çok atıl veya çok değersiz hale gelmeye başlıyor

ÇOK İNCE VE HASSAS BİR ÇİZGİ

Metaverse bize ne kazandıracak ya da hangi hisleri vaat edecek? Örneğin; hiçbir zaman bir arada olamayacağımız ünlüler ya da bilim insanları ile bir arada olmamızı mı sağlayacak ya da suç işleme deneyimleri mi kazandıracak? Çok ince ve hassas bir çizgi... Bir yandan fiziksel dünyayla olan bağlarımızı bir bir koparırken, diğer yandan da teknoloji devrimi yoluna devam ediyor. Ama dikkat edebileceğiniz gibi bu dönüşümlerin hepsinin teması aynıdır: Fiziksel dünyadaki süreç ve etkileşimleri dijitalleştirmek... Tüm bunlar bir yandan gelişiyor olsa da, bağımsız gibi gözüken bu teknolojilerin birbirine nasıl bağlanacağı net değildi; ta ki 'metaverse' doğana kadar.

PSİKOLOJİK PROBLEMLERİ BERABERİNDE GETİREBİLİR

Metaverse, o gün bugündür! Avatar'dan Ready Player One'a, Otherland'den Altered Carbon ve hatta Matrix'e kadar birçok filme, kitaba ve diziye konu oldu. Örneğin, 2018 yılında çıkan bilim kurgu filmi 'Ready Player One', internetin halefi olarak görülen metaverse fikrini ele alıyor. 2011 tarihli Ernest Cline romanından esinlenen bu filmin yetim olan genç kahramanı, büyüleyici bir sanal evrene dahil olarak kasvetli gerçek dünyadaki varlığından kaçmaktadır. Filmin kahramanı, bir cihazı kafasına takarak 'vaha' olarak adlandırılan, insanların birbirleriyle ve çevreleriyle üç boyutlu olarak fiziksel etkileşimde bulunabildiği bir sanal evrene giriş yapmaktadır. Metaverse aşırı hızlı bir şekilde hayatımıza girerse faydaları kadar psikolojik problemleri de beraberinde getireceğe benziyor. Bu kadar yoğun sanal gerçekliğe hazır mıyız? Bu konuda ciddi kuşkularım var. Her yeni teknolojide olduğu gibi adaptasyon ve yeni fikirler konusunda hızlı ve aynı zamanda dikkatli olmak zorundayız. Aynı şekilde gelecek teknolojilere direnmeden kendi menfaatlerimize göre yön vermeliyiz. Bol teknolojili aynı zamanda doğa ile temaslı günler dilerim