Her geçen gün geliştirilen yeni teknolojiler farklı sektörler üzerinde devrimsel etkiler yaratmaya devam ediyor. Medya sektöründen tutun da seri üretim bantlarına dek pek çok devasa marka artık hem üretim hem de kullanıcı etkileşimi süreçlerini dijital altyapılar ile kurgulayarak süreçleri hem maddi hem de nitelik açısından çok daha avantajlı bir hale getiriyor. Dijitalleşme sürecinden önemli bir pay alan ve hatta bu alanda öncü sektörlerden biri de otomotiv sektörü. Otomotiv sektörü, dijital dünyanın gelişmesiyle birlikte büyük bir değişimden geçiyor. Yeni nesil teknolojiler, otomotiv sektörünün hem satış hem de kullanım şeklini kökten değiştiriyor. AR (artırılmış gerçeklik) ve VR (sanal gerçeklik) gibi teknolojiler, kullanıcıların otomotivleri daha yakından deneyimlemelerine olanak sağlarken yapay zeka (AI) ve makine öğrenimi (ML) gibi teknolojiler, otomotivlerin daha güvenli ve verimli olmasını sağlıyor. Konuyu daha iyi ele alabilmek adına konuyu üç farklı perspektiften incelemek daha faydalı olacaktır. Standart bir otomobilin yaşadığı en temel süreçleri hayal edin:

1-Üretim süreci,

2-Satış süreci

3-Müşteri deneyim süreci.

MAKİNALAR İLE ORTALAMA BİR PARÇANIN ÜRETİM SÜRESİ %80 KISALIYOR

Dijitalleşen dünya ile hayatımıza dahil olan teknolojiler tıpkı sanayi devriminde olduğu gibi toplumun bir kısmı tarafından tereddütle ve endişe ile takip edilse de üretim bantlarına devrimsel iyileştirmeler sunuyor. Örneğin, sektörün lider markaları kullandıkları yapay zeka altyapısına sahip teknolojiler sayesinde kullanıcı alışkanlıklarını daha iyi ve efektif bir şekilde analiz ederek optimum kalitede, üst düzey kullanıcı dostu tasarımlar üretebiliyor. Dahası gittikçe gelişen ve hata payı azalan makinalar sayesinde ortalama bir parçanın üretim bandından çıkma süresi yaklaşık yüzde 80 oranında kısalırken bir yandan da tüm bu sürecin bir parçası olan insan faktörününün kalifiyeliğini artırıyor. AR ve VR teknolojileri ile desteklenen eğitimler sayesinde üretim sürecinde görev alan çalışanlar olası acil durumları, hassas üretim anlarını ve daha pek çok detaylı işlemi sanal olmasına rağmen ultra gerçekçi bir şekilde yaratılan simülasyonlarda deneyimleyerek kısa sürede uzun bir eğitim programında öğreneceği bilgileri ve tecrübeleri edinebiliyor. Tüm bu faktörler de üretim ve dağıtım sürecinin çok daha az kusurlu ve hızlı bir şekilde gerçekleşmesine olanak tanıyor. Peki ya bu sürecin ardından hangi adım geliyor?

ALICILAR, İNOVATİF OTOMOBİL TASARIMLARINI DİJİTAL ORTAMDA İNCELEYEBİLİYOR

Üretilen otomobillerin kullanıcılar ile buluşturulması aslında temel düzeyde baktığımızda dijitalleşme sürecinden oldukça fazla pay kapmış durumda. Zira hem global hem de lokal olarak gözlemlediğimizde özellikle 2. el otomotiv satışları son 10-15 yıllık süreçte neredeyse tamamen dijital ortamlarda gerçekleşiyor ya da potansiyel alıcılar satıcıları ile internet siteleri üzerinden etkileşime geçiyor. Bugüne baktığımızda artık yalnızca 2 boyutlu internet sitelerinin değil, VR ve AR teknolojilerinin kullanıldığı inovatif deneyimlerin de satış süreçlerinde önemli bir yer tuttuğunu gözlemleyebiliriz. Örnek verecek olursak, Türkiye'nin seri üretilen ilk yerli otomobil markası olan Togg, ürettikleri modern tasarımların dünyanın farklı noktalarındaki potansiyel müşterilerine tanıtılması konusunda bu teknolojileri aktif olarak kullanıyor. Atlas Space'in Togg markası için ortaya koyduğu projelerin de bu konuya önemli örneklerden olduğu söylenebilir. Fiziksel olarak Gemlik'in Bilişim Vadisi bölgesinde konumlanan Togg Marka showroomları, Atlas Space ekibi tarafından dijitalleştirildi. Bu sayede potansiyel alıcılar yalnızca sanal gerçeklik gözlükleri kullanarak Togg markasının inovatif otomobil tasarımlarını dijital ortamda inceleyebiliyor ve Togg'un üretim sürecini deneyimleyebiliyor. Bu proje sayesinde dünyanın dört bir tarafında yaşayan potansiyel müşteriler bu projeyi inceleyebiliyor ve bu da elbette hem kullanıcıların markaya güvenini hem de ilgisini önemli bir ölçekte artırıyor. Togg gibi pek çok global dev marka bu ve bunun benzeri teknolojileri kullanarak müşteri etkileşimlerini artırarak kullanıcılı niceliğini önemli oranda artırma şansı yakaladı ve bunun ekonomik getirileri yadsınamayacak kadar önemli bir noktada ve artmaya devam edeceğine hiç şüphe yok.

Yapay zeka gibi avantajlar araçları artık yalnızca 'A noktasından B noktasına daha konforlu ve hızlı bir şekilde gitmenize olanak sağlayan makine' olarak değil de günlük hayatınızın önemli bir parçası, bir yardımcı, bir asistan haline getiriyor

OTOMOBİLLER BİR BİLGİSAYAR GİBİ GELİŞMİŞ İŞLETİM SİSTEMLERİ İLE ÜRETİLİYOR

Artık sürecin son adımındayız, kullanıcı otomobili ile buluştu ve artık tamamen cihaz ile kişisel bağının kurulacağı, deneyimin test edileceği ve dolayısıyla kullanıcının marka ile sadık bir bağ kurulucağı sürecin ise ilk aşamalarındayız. Kabullenmemiz gereken bir gerçek var ki, nasıl ki cep telefonları hayatımıza ilk girdiğinde yalnızca basit bir haberleşme cihazı olarak görülürken günümüzde geldiği noktada adeta bir bilgisayar olarak kullanılabiliyor ve bazı meslekler yalnızca mobil cihazlar üzerinden kurgulanabilir bir noktaya geldiyse otomobiller de benzer bir sürecin eşiğinde. Son yıllarda hem medyatik hem de ekonomik olarak adından söz ettiren Tesla markası bu sürecin hızlanmasına neden olan teknolojileri dünyaya tanıtarak geleceğe dair bir fikrimiz oluşmasını kolaylaştırdı. Artık otomobiller adeta bir bilgisayar gibi gelişmiş işletim sistemleri ile üretiliyor ve bu sistemlerde otomobili kullanan otomatik pilotlardan günlük işlerinizi yalnızca birkaç cümle ile halletmenize olanak sağlayan kişisel asistanlar barınıyor. Tüm bu eklentiler de daha sürdürülebilir ve nitelikli olması adına yapay zeka teknolojisi ile kurgulanıyor. Öyle ki yapay zeka tabanlı asistanlar sayesinde artık otomobilinizin galeri ekranına bakarak evinizdeki ışıkları söndürebiliyor, kahve siparişi verebiliyor hatta oto-pilot aracınızı kullanırken en sevdiğiniz dizileri izleyebiliyorsunuz. Bu avantajlar da araçları artık yalnızca 'A noktasından B noktasına daha konforlu ve hızlı bir şekilde gitmenize olanak sağlayan makina' olarak değil de günlük hayatınızın önemli bir parçası, bir yardımcı, bir asistan haline getiriyor. Elbette bu durum toplumsal olarak araçlara olan ilgiyi ve dolayısıyla bu sektörde var olan ekonomik akışın artmasına fırsat tanıyor.