Günümüzde e-ticaretin artık kurumlar için bir satış kanalı değil, tüm organizasyonu dönüştüren bir strateji alanı olduğunu ifade eden DeFacto Online Genel Müdürü Önder Şenol, McKinsey'in 2024 verilerine göre global perakende e-ticaret pazarının 2027'ye kadar 8 trilyon dolara ulaşacağını belirtiyor. Aynı zamanda araştırma şirketi Statista'nın 2024-2029 yılları arasında Türkiye'nin dünyada e-ticaret hacmi en hızlı büyüyecek ülke olacağı öngörüsüne dikkat çeken Şenol, sektörün gelişim ivmesinin hız kesmeden devam ettiğini ifade ediyor.

"YETKİNLİK HARİTALARIMIZI KÖKTEN DEĞİŞTİRİYORUZ"

Şenol, McKinsey'in geçen yıl gerçekleştirdiği 'LLM to ROI: How to Scale Gen AI in Retail' adlı araştırmanın da yapay zekânın (AI) e-ticaretin geleceğine yön veren önemli bir güç olmaya devam edeceğini açıkça ortaya koyduğunu vurguluyor. Araştırmaya göre AI'nin perakende sektöründe 240 ila 390 milyar dolar arasında ekonomik değer yaratacağına işaret eden Şenol, "Doğru yapay zeka entegrasyonu tüm değer zincirini etkileyerek perakende sektörünün toplam kârlılığını yüzde 2'ye kadar; yapay zeka destekli karar sistemleri ise satışları yüzde 5'e kadar artıracak" diyor. Ürün keşfinden fiyatlamaya, kampanya kurgusundan müşteri sadakatine kadar e-ticaretin her halkasının daha akıllı, daha hızlı ve daha kişiselleştirilmiş bir yapıya kavuşacağını belirten Şenol, "DeFacto olarak geliştirdiğimiz makine öğrenmesi temelli sistemlerle omnichannel stratejimizin gelişiminde önemli rol oynayan DeFacto Teknoloji'nin desteği ile yapay zeka ile şekillenen bu yeni döneme yön veren marka olmak amacıyla iş yapış şekillerimizi ve yetkinlik haritalarımızı kökten değiştiriyoruz" diye ifade ediyor.

GELİŞMİŞ BİR OMNICHANNEL STRATEJİSİ

Şenol, günümüzde tüketicinin tek bir kanaldan alışveriş yapmadığını da belirterek, "Fiziksel mağazada beğendiği ürünü uygulamadan sipariş etmek, online verdiği siparişi mağazadan teslim almak istiyor. Bu nedenle DeFacto olarak omnichannel stratejimizi geliştirerek 'PayAtStore', 'Click&Collect' ve 'Ship From Store' gibi sistemlerle mağaza ve dijital kanallarımızı entegre ettik" diyor. Mağaza stoklarını online'a açarak hem verimliliği artırdıklarını hem de tüm satış kanallarında tutarlı bir deneyim sunduklarını aktaran Şenol, bu sayede müşteriye her noktada kesintisiz ve kaliteli hizmet verdiklerini vurguluyor.

DAHA HIZLI, DAHA GÜVENLİ

Pazarlama ekiplerinin artık içerik kurgularında veri odaklı karar sistemlerinden destek aldığını dile getiren Şenol, lojistik ekiplerin Solvoyo gibi AI destekli uygulamalarla stok ve sevkiyat planlamasını anlık verilerle optimize ettiğini söylüyor. Ayrıca, kategori yöneticilerinin makine öğrenmesine dayalı dinamik fiyatlama sistemleriyle çalışmaya başladığını, müşteri hizmetleri çalışanlarının ise her dilde gelen yorumları doğal dil işleme (NLP) tabanlı sistemlerle analiz etmeye başladığını belirtiyor. "Satış tahminleme, stok yönetimi, kişiselleştirilmiş kampanyalar ve müşteri segmentasyonu gibi onlarca süreci artık insan-makine iş birliğiyle yürütmeye başladık" diyen Şenol, yapay zeka destekli algoritmalarla çalışan akıllı depo altyapısı sayesinde gerçek zamanlı envanter takibi yaptıklarını ve siparişleri otomatik olarak sınıflandırdıklarını da ifade ediyor. Bu sayede operasyonel verimliliklerini ciddi oranda artırdıklarını, Türkiye'de ve 100'ün üzerinde ülkede e-ticaret operasyonlarında hız ve güvenilirliği birlikte sunduklarını aktarıyor.