USD

-
-%

EUR

-
-%

GBP

-
-%

ALTIN GR

-
-%

BIST 100

-
-%

Yaşam

09 Nisan 2015 13:44

PLAZALAR İÇİN ‘SÜPER KAHRAMAN’ İSTİHDAM ETME REHBERİ!

PLAZALAR İÇİN ‘SÜPER KAHRAMAN’ İSTİHDAM ETME REHBERİ!

PLAZALAR İÇİN ‘SÜPER KAHRAMAN’ İSTİHDAM ETME REHBERİ!
Norveç’te Dugnad, Arap Dünyası’nda Tatawa’a, Afrika’da Ubuntu… Kelimeler farklı olsa da gidilen yol ve ulaşılmak istenen hedef aynı… Gönüllülük… İçinde bulunduğun toplumu daha iyi koşullara taşımak için ‘gönülden’ çalışanlardan bahsediyoruz. Dünya büyük bir hızla değişirken, köklerimizde günümüz dünyasına taşıdığımız bu kavram iş dünyasıyla beraber yeniden şekilleniyor. ‘Kurumsal Gönüllülük’ artık şirketlerin ajandalarında daha çok yer alıyor.  Türkiye’de de bu uygulamalara her geçen gün yenileri ekleniyor. Kurumsal Gönüllülük Programları alanında çalışan ilk ve tek dernek ise Özel Sektör Gönüllüleri Derneği (ÖSGD). 2002’de kurulan derneğe, 200 bine yakın çalışanı olan yaklaşık 70 üye şirket var. Bunun anlamı şu, yaklaşık 9 binden fazla aktif gönüllü, Türkiye’nin dört bir tarafında değer yaratan projelere imza atıyor. 
ÖSGD’nin Başkanı Dr. Erhan Baş, “Bu konuda ülkemizde önemli adımlar atılmasına liderlik yaptık. Hem bu kavramın tanımlanması hem de gelişmesine katkı sağlamaya devam ediyoruz. Dolayısıyla bu alanda çalışmak isteyen kurumlara ve kişilere de adım adım yol alabilecekleri temel bilgilerin kaynağıyız” diyor.
 
DAHA YAŞANIR BİR DÜNYA İÇİN
“Kurumsal gönüllülük, gönüllülük çalışmalarının şirketlerin hamiliğinde, onların desteği ve yönlendirmesi ile gerçekleşmesidir” diyen Baş, şöyle devam ediyor: “Özel sektörde pek çok çalışan, seçtikleri sivil toplum kuruluşlarında ya da bağımsız olarak kendi inisiyatifleri ile gönüllülük faaliyetleri yapıyor. Kurumsal Gönüllülük çalışmalarında ise şirket, çalışanlarının hepsini kapsayarak gönüllülüğün sistemli şekilde yapılmasına olanak sağlıyor. Dünyayı daha iyi yaşanılır hale getirmek ve ekonomik gelişmeyi sürdürülebilmek için şirketlerin içinde yaşadıkları ve etkin oldukları topluma ilişkin bilgi ve ilgilerini geliştirmeleri gerekiyor. Bu nedenle günümüzde şirketler bu bilinçten hareketle çalışanlarını teşvik ediyor ve kolektif olarak belirli alanlarda faaliyetler göstermesini destekliyor. Özel sektör çalışanları, kurumsal hayatın beraberinde getirdiği özelliklere, bilgi, beceri ve deneyime sahip olduklarından, gerçekleştirdikleri gönüllülük faaliyetleri toplumda önemli farklar yaratıyor. Çalışanlar Kurumsal Gönüllülük faaliyetlerinin kendilerine sağladığı farkındalığı,  bilgi ve deneyim birikimini gelecek nesillere de aktararak bu çalışmaların yaygınlaşmasına ve sürekliliğine katkıda bulunuyorlar.”
 
LİDER MOTİVE ETMELİ
Peki, Kurumsal Gönüllülük Programları’na başlarken hangi ihtiyaçların dikkate alınması gerekiyor. Sorunun cevabı Dr. Erhan Baş’ta… “Çalışanların ihtiyaçları, şirketin ihtiyaçları ve toplumun ihtiyaçları. Bu doğrultuda öncelikle kurumun değerleriyle örtüşen bir kurumsal gönüllülük programı oluşturarak hedef ve misyon belirlenmeli, ikinci adımda ise çalışanların daha iyi bir toplum ve daha iyi bir çevre yaratılması için gönüllü olarak katkıda bulunmasını teşvik edecek önlemler alınmalı. Bu konuda kurumların üst düzey yöneticilerine büyük görevler düşüyor. Gönüllülük kavramının farkında olarak çalışanlarını motive etmeleri ve desteklemeleri gerekiyor. Onların desteği olmadan bu projelerin hayata geçirilmesi maalesef mümkün olmuyor.”    
 
STK’YLA İŞ BİRLİĞİ ÖNEMLİ 
Her şirkette gönüllülük konusuna yatkın özellikteki kişiler, İK ve kurumsal iletişim departmanlarının işbirliğinde programı yönetebiliyor. Bu kişilerden oluşan bir ekip kurulması da bir diğer önemli adım. Kurumsal Gönüllülük bir proje gibi değil sağlam bir ekip ile bir kurum kültürü yaratmak için kuruluyor. “Yani gelip geçici bir proje değil. Sürdürülebilir olması çok önemli. Bu nedenle de Kurumsal Gönüllülük Programı’nı yönetecek bir organizasyon şeması oluşturulmalı” vurgusu yapıyor Dr. Erhan Baş. Bir diğer konu da iş birliği yapılan kurumlar. Belirlenen alanlarda çalışabilmek için mutlaka sivil toplum kuruluşları ile iş birliği yapılması gerekiyor. Doğru iş birliği kurmak ortak proje yürütmek hem sizin programınızın gelişmesine hem de onların sahadaki uzmanlığı ile toplumsal sorunların çözümüne katkı sağlıyor. Bu arada atlamayalım, proje tarafı da çok önemli. “Doğru projeyi seçmeliyiz” diyen Baş, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Özellikle ilk kez başlarken, ilk olarak nasıl bir proje ile yola çıkmak istediğiniz önemlidir. Proje fikirleri ekipten ya da yönetimden gelebilir; ancak çok basit veya çok zor olmamalı, iletişimi kolay olmalı ve çoğunluğun ilgi alanıyla uyumlu olmalıdır. Ayrıca programın iç iletişiminin de iyi yapılması, kurum içerisinde çeşitli yöntemler kullanılarak farkındalığın ve motivasyonun artırılması, programın sürekliliğini sağlamak için proje sonrasında gönüllülerin ödüllendirilmesi de hayati konuların başında geliyor. Değerlendirme ise her alanda olduğu gibi önemli; her proje için veri toplamak, geri bildirimler almak, bu veriler doğrultusunda projeleri geliştirmek ve nasıl ilerlemek sağlandığına bakmak gerekiyor.”
 
EKİP RUHU BAĞLILIĞI BESLİYOR
Dr. Erhan Baş’a göre, Kurumsal Gönüllülük toplumda çalışanların yaratacağı değer açısından büyük önem taşıyor. Toplumun beklentileriyle uyumlu olan, onun sorunlarına ilgi gösteren kurumların toplumda yarattığı mutluluk, onların daha mutlu çalışanlara, daha mutlu müşterilere ve dolayısıyla daha mutlu hissedarlara sahip olmaları sonucunu getiriyor.
“Rekabete dayalı günümüz çalışma ortamında, çalışanlardan sadece, biçimsel iş tanımlarında yer alan görevleri yerine getirmeleri, şirketlerin ayakta kalabilmeleri için yeterli olmuyor” diyen Baş, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Şirketlerin başarıya ulaşmaları, büyük ölçüde,  çalışanların biçimsel rol tanımlarına ek olarak gönüllük esasına dayanan davranışlar sergilemelerine bağlıdır. Ülkemizde birçok konuda toplumsal gereksinimlerin karşılanmasında gönüllülüğün önemi, şirketler tarafından her geçen gün daha çok anlaşılıyor. İş dışında ortak bir amaca yönelik gönüllü çalışmalar, çalışanlar arasında ekip ruhunu geliştirirken şirketlere bağlılığı da artırıyor.”
Bu arada hemen ekleyelim. Türkiye’de gönüllülük projeleri en çok eğitim ve çocuk üzerine odaklanıyor. Kurumsal Gönüllülük hem çalışanın hem toplumun mutluluğu için bir katalizörse, ‘gönülden’ bir destek için siz ne bekliyorsunuz?
EN ÇOK OKUNANLAR