Açık Holding bünyesinde faaliyet gösteren Mikrolink, 2000'den bugüne telekomünikasyon ve bilişim sektöründe faaliyet gösteren global bir sistem entegratörü olarak konumlanıyor. İlk kurulduğu yıllarda baz istasyonlarında kurulumu ve kullanılan ürünlerin tedarikini sağlamış olsa da kısa sürede büyüdü ve son yıllarda uluslararası alanda yaptığı telekomünikasyon altyapıları ve veri merkezi alanında yaptığı çalışmalarla adını duyurdu. Şirket kısa sürede yapılan işi mühendislikle birleştirerek anahtar teslim hizmet anlayışını benimsedi ve dünyanın en büyük pazar payına sahip şirketlerinin çözümlerini Türkiye'ye getirerek, ilkleri gerçekleştirdi. Mikrolink Türkiye Genel Müdürü Taşkın Öktem "Anahtar teslim telekomünikasyon çözümleri sunan bir şirket olarak başlayan hikayemiz bugün dünyanın üç farklı kıtası ve 20'den fazla ülkesinde Telekomünikasyon, Veri Merkezi, Bilgi Teknolojileri ve Akıllı Sistem çözümleri üreten bir şirket olarak devam ediyor" diyor. Tüm dünyada 4.5 milyar kişi tarafından takip edilen FİFA 2022 Dünya Kupası'nda resmi telekomünikasyon partneri olarak profesyonel faaliyetlerini dünyanın hizmetine sunan Mikrolink, Türkiye'nin global markaları arasında önemli bir yere sahip. Mikrolink'in Türkiye Genel Müdürü Taşkın Öktem ile global büyüme yolculuğunu ve şirketteki son gelişmeleri konuştuk...

* Markalaşma yolculuğundaki kilometre taşlarını anlatabilir misiniz?

Türkiye'de telekomünikasyon sektöründeki ihtiyacı görüp o alanda geliştirdiği projelerle sektörde tanınmış ve büyümüş bir şirketiz. Türkiye'nin dört bir yanındaki uzman ekibimizle lider GSM şirketleriyle çalıştık ve işimizi çeşitlendirdik. Profesyonelleşme sürecimizi tamamladıktan sonra işimizi sınırların ötesine taşıyabileceğimizi gördük ve 2006'da telekomünikasyon sektöründe servis ürün sağlayıcılığı ve yurt dışı ürün tedarikine başladık. Kalitemizi başta Avrupa olmak üzere birçok ülkeye taşıdık ve global pazarda varlığımızı gösterdik. 2011'de aynı anda anahtar teslim projelere başladık. Yurt dışı pazarlara giriş yaparak, başta Kazakistan ve Azerbaycan olmak üzere CIS ülkelerinde çalışmalar yaptık. 2015'te yurt dışı operasyonlarımızın entegrasyonunu tamamladık. 2017'de İngiltere'de Mikrolink UK'in hayata geçmesi başlıca kilometre taşlarımızdan biri oldu. 2018'de dijital dünyadaki büyümenin bir getirisi olarak siber güvenlik sektöründe yatırım kararı alarak tamamen üstün bir mühendislik kullanan ve teknolojisi ile sektöründe fark yaratan sayTec AG'yi bünyemize kattık. Bir yıl sonra Mikrolink Wireless WLL şirketini kurduk ve bu sefer Orta Doğu'da yükselen Katar'da operasyonlarımızı aktif hale getirdik. 2020'de Almanya'da telekomünikasyon çalışmalarına başladık ve böylece dünyanın dört bir yanında projeler gerçekleştiren bir marka olma hedefiyle çıktığımız yolda önemli bir yol katetmiş olduk. Geçen yıl ise sürdürülebilir büyüme stratejimiz kapsamında, tüketici elektroniği kategorisinde kaliteli ve ulaşılabilir fiyatlarla hem üretici hem de perakende sektöründe uzun yıllardır yer alan merkezi ABD Kaliforniya'da bulunan Shaxon Industry'i bünyemize kattık. Ayrıca Mikrolink veri merkezi sektöründe sahip olduğu tecrübe ve profesyonel kadrosuyla, Mikrolink Design & Consultancy markası altında katma değeri yüksek projelerin tasarım ve danışmanlık işlerini üstleniyor. Değer üreten bir şirket olmanın sadece cirosal büyüme veya pazar payı artışıyla sınırlı olmadığını bilinciyle hareket ediyoruz. Kurumsallaşma süreçlerimizi faaliyet gösterdiğimiz tüm ülkelerde eş zamanlı uygulayarak kısa, orta ve uzun vadede karar alma süreçlerimizi hızlandırdık. Kaynakların verimli kullanılmasını sağlayarak, güçlü insan kaynağımızla sağlıklı işleyen bir yapı kurarak, yolumuza devam ediyoruz.

* 2023 Mikrolink için nasıl geçiyor? Bu yıl yaptığınız projelerden bahsedebilir misiniz?

2023, gelecek planlarımıza dair önemli adımları attığımız ve başarılı bir yıl olarak devam ediyor. Birçok hedefimize neredeyse şimdiden ulaştık diyebilirim. Türkiye'de ve dünyada eş zamanlı olarak varlığımızı büyütüyor, hizmet ağımızı genişletiyoruz. Bu yıl Avrupa'nın en titiz ve kalite odaklı ülkelerinden biri olan İngiltere'de 80'in üzerinde farklı ülkeden uluslararası öğrenciye ev sahipliği yapan Leicester Üniversitesi'yle 'Network Upgrade' projesini imzaladık. Yapacağımız çalışmalarla kapsama alanını artırarak, öğrencilerin iletişim ihtiyaçlarına cevap vereceğiz.

Türkiye'de ise teknolojinin, inovasyonun, sürdürülebilir enerji yönetiminin ve lojistik imkanların bir arada olmasıyla dikkat çeken TEKNOSAB'la özel bir projeye de imza attık. Yaptığımız anlaşma kapsamında yeni nesil sanayi bölgesi TEKNOSAB'ın bölgedeki veri merkezi dahil en kritik işlerini üstlendik.

Ayrıca haberleşme alanında stratejik bir iş birliği daha yaparak, önem verdiğimiz bir projeye başladık ve Bursa Demirtaş Organize Sanayi Bölgesi (DOSAB) ile yeni yapılacak haberleşme projesi için anlaşma yaptık. İş birliğimiz kapsamında DOSAB'ın özel fiber optik altyapısını kuracak, telekomünikasyon, siber güvenlik hizmetleri ve veri merkezi projelerini gerçekleştireceğiz.

* Cumhuriyetimizin 100'üncü yılı için neler düşünüyorsunuz? Bu yıl için özel olarak yaptığınız bir çalışma var mı?

Cumhuriyetimizin 100. yılını kutladığımız bu yıl da gururla ve mutlulukla çalışmalarımıza devam ediyoruz. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'e ve bizlere emanet ettiği Cumhuriyete duyduğumuz minnet ve saygının bir göstergesi olarak; 'Cumhuriyetin Öncü Kadınları' ismini verdiğimiz projemiz kapsamında Atatürk'ün ön- görülü ve vizyoner bakış açısı ile desteklediği ve yönlendirdiği, büyük başarılara imza atmış olan kadınlarımızın hikayelerine ışık tutacağız. Fiziki ve dijital sergileri de içeren organizasyonlarımızla; geçmişten günümüze ilham veren hikayeleri gün yüzüne çıkartarak, Cumhuriyetle elde ettiğimiz imkanların başta kadınlarımız olmak üzere hepimize açtığı yolu göstermeyi ve günümüze ilham vermeyi amaçlıyoruz. Cumhuriyetin ve Atatürk'ün bizlere bıraktığı değerli mirasın koruyucusu olarak son derece heyecan duyduğumuz projemizle, ikinci yüzyılın da ülkemize daha nice başarı hikayeleri bırakmasını diliyoruz.

SÜRDÜRÜLEBİLİR MARKA DEĞERİ İÇİN DİNAMİK İNSAN KAYNAĞI GEREKİYOR

> Sürdürülebilir marka değeri oluşturan kuruluşlar için çevresel, ekonomik ve toplumsal etkiler çok önemlidir. İnsan ise bu etkilerin temel kaynağıdır. Mikrolink markası Açık Holding'in ilk ve lokomotif şirketi olarak, insan ve gelecek odaklı kurum kültüründen geliyor. Bizim için insan kaynağı, gücümüzün ve başarımızın en önemli ve vazgeçilmez unsuru.

> Bünyemizde bulunan çalışma arkadaşlarımızın her birinin bugün elde ettiğimiz büyümede önemli bir payı var. Faaliyet gösterdiğimiz sektör ve tutarlı büyümemiz sebebiyle sürekli yeni çalışma arkadaşlarına ihtiyaç duyuyoruz. Bizimle aynı heyecan ve tutkuyu paylaşan kişileri tercih ediyor ve aidiyet kültürünü önemsiyoruz.

> Dinamik ve güçlü insan kaynağının bizi yeni başarılara götüreceğinin bilincinde hareket ederek, adaletli ve şeffaf bir yönetim anlayışını benimsiyoruz. Sürdürülebilir marka değerimizi korurken bütüncül yaklaşımla hareket ediyor ve insana değer vererek, geleceğe değer yaratmak üzerine odaklanıyoruz. İyi bir çalışma ortamının, fikirlere, gelişime ve yeniliklere açık yönetim anlayışının bizi verimlilik hedefimize ulaştıracağının bilincindeyiz.