USD

-
-%

EUR

-
-%

GBP

-
-%

ALTIN GR

-
-%

BIST 100

-
-%

Şirketler

05 Ağustos 2023 10:55

“Yaptığımız her işin odağına sürdürülebilirliği koyuyoruz”

ABB'nin inovasyon kültürünün her sanayi devriminde kendini yenilemesi ve değiştirmesi olarak geçmişte karşımıza çıktığını kaydeden ABB Yönetim Kurulu Başkanı Başar Vural, “Kuruluşumuzdan bugüne yaptığımız her işin odağına sürdürülebilirliği koyuyoruz” diyor.

“Yaptığımız her işin odağına sürdürülebilirliği koyuyoruz”

Türkiye'de 40 yılı aşkın süredir tutkuyla hizmet veren ABB Türkiye, yaklaşık 750 çalışanı, 2 üretim tesisi, 4 servis atölyesi ve Anadolu'daki satış ofisleri ile 80 ülkeye ihracat gerçekleştiriyor. Şirketin ana faaliyet alanları arasında ise elektrifikasyon, proses otomasyonu, elektrik motor ve sürücüleri, robotik imalat ve otomasyonu bulunuyor. ABB'nin 130 yıl önce bir mühendislik şirketi olarak kurulmuş ve 100'ü aşkın ülkede 105 bin çalışanı ile DNA'sındaki inovasyon hedefiyle faaliyet gösteren bir şirket olduğunu belirten ABB Yönetim Kurulu Başkanı Başar Vural ile şirketin 2030 sürdürebilirlik stratejileri ve hedefleri hakkında konuştuk...

> Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?

2007 yılından bugüne ABB Grubu'nda çalışıyorum. Hem Türkiye'de hem İsviçre'de birçok farklı rol ve projeler de yer aldım. 2019 yılında ABB Türkiye'nin CFO'luğu ardından 2022 yılında ABB Türkiye'nin Yönetim Kurulu Başkanı ve Ülke Holding Yöneticiliği pozisyonuna atandım. Ekonomi ve Finans eğitimine sahibim, şu an üstlendiğim görevime kadar da kariyerimde iş odaklı finans ve risk yönetimi ağırlıklı çalıştım. Organizasyonel geliştirmeler, müşteri ve piyasa risklerinin yönetimi, iç ve dış projeler keyifle çalıştığım alanlar diyebilirim. En keyif aldığım ise tüm bunları yaparken yanımda olan özverili çalışma arkadaşlarımın yüzündeki huzuru ve mutluluğu görmek.

> ABB bakış açınızdan sürdürülebilirliği nasıl tanımlıyorsunuz?

ABB'nin inovasyon kültürü, her sanayi devriminde kendini yenilemesi ve değiştirmesi olarak geçmişte karşımıza çıkıyor ve çıkmaya da devam edecek. ABB, 130 yıldır bu DNA ile hareket ederken odak noktası hep insanlık için daha iyi bir dünya ve doğayı korumak olmuştur. Faaliyet gösterdiği sektör enerji ve endüstri olunca da gerçekten fark yaratan bir şirket olmuştur. Özetle ABB için daha iyi bir dünyada sürdürülebilirlik son 3-5 yılda telaffuz edilemeye başlanan bir kavram değil; varoluşunun temeli! Diğer bir deyişle biz, ilk kuruluşumuzdan bugüne yaptığımız her işin odağına sürdürülebilirliği koyuyoruz.

ABB olarak sürdürülebilirliğe tutkuyla bağlıyız ve bu kavrama dört açıdan yaklaşıyoruz:

1- Düşük karbonlu bir toplumu hedefliyoruz ve bunu mümkün kılıyoruz

2- Tüm faaliyetlerimizde kaynakları korumayı hedefliyoruz

3- Toplumsal ilerlemeyi ve kapsayıcılığı teşvik ediyoruz

4- Tüm bunları yaparken şirket olarak şeffaflığı ve dürüstlüğü ilke ediniyoruz.

"2030 SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK STRATEJİMİZİ AÇIKLADIK"

ABB Grubu olarak 2030 sürdürebilirlik stratejimizi ve hedeflerimizi 2021 yılında açıkladık. Bu hedeflere kararlılıkla ulaşacağımızı da her fırsatta dile getiriyoruz. Bu hedefler ise kısaca Avrupa Birliği'nin açıkladığı kriterlere uyan ilk şirketlerden olmak, karbon salımını ürünleri ve çözümleriyle müşterileri için azaltmak, tesislerinde ve kullandığı taşıtlarda karbon emisyonunu en aza indirmek. Hiç şüphem yok ki, ABB koyduğu bu hedeflere ulaşacak ve dünya hem bizler hem de müşterilerimiz çok daha iyi bir yer olacak. Elektrikli araç şarj aletlerindeki teknoloji liderliğimiz, elektrik motor ve sürücülerindeki verimliliğimiz, yüksek teknoloji ürünü otomasyon sistemlerimiz ve insanlığın hizmetine sunduğumuz endüstriyel robotlarımız bunların en başlıca örnekleri. Ve tabi tüm bunları birlikte yaptığımız çeşitli ve zengin insan kaynağımıza verdiğimiz önem...

"ARAÇ FİLOMUZU ELEKTRİKLİHALE GETİRMEYİ HEDEFLİYORUZ"

2019 yılında başlattığımız 'Mission to Zero' programımız sadece ABB markamızı değil aynı zamanda müşterilerimizi ve tedarikçilerimizi de düşük karbonlu bir topluma katkıda bulunmaya teşvik ediyor. Biz, özellikle müşterilerimize sağladığımız çözümlerimiz ile yıllık CO2 emisyonlarını 2030 yılına kadar 100 megatondan fazla azaltmalarına yardımcı oluyoruz. Bu da 30 milyon içten yanmalı arabanın yıllık emisyonuna eşdeğer bir rakam. Bu program kapsamında global hedeflerimizden biri de 2030 yılına kadar 10 binden fazla araçtan oluşan araç filomuzu elektrikli hale getirmek. ABB Grubu olarak referans yılımız 2019'dan bu yana dünya çapındaki üretim ve servis operasyonlarımızda CO2 emisyonlarımızı yüzde 39 azalttığımızı bu sorunuz vesilesi ile vurgulamak isterim.

"İZMİR'DE TÜKETTİĞİMİZDEN FAZLA ENERJİ ÜRETMEYE BAŞLIYORUZ"

Türkiye'de ise enerji verimliliğini ve çalışanlarımızın konforunu bina otomasyonu ile ön plana çıkardığımız akıllı ofislerimiz, tesislerimizdeki 0 karbon salımı hedefimiz, elektriklendirmeye başladığımız araç filomuz ve çalışana verdiğimiz değer bunun en güzel kanıtları diyebilirim. Biraz detay vermem gerekirse ABB İzmir Motor Servis atölyemizin yer aldığı tesisimizde operasyonlarımız için gerekli enerji ihtiyacını temiz, yenilenebilir kaynaklardan elde edeceğiz. Bu tesisimizde tükettiğimizden fazla enerji üretmeye birkaç ay içerisinde başlıyoruz. Bu proje ile yıllık yaklaşık 600 bin kWh lik enerji üretimi olacak ve yaklaşık 360 bin kg CO2 emisyonu azalacak. Bu sayede yıllık 29.950 ağaç kesilmekten kurtarılacak.

Son olarak da sürdürülebilirlik konusuna bütünsel bakış açısıyla bakmamız gerektiğine inanıyoruz. Bu nedenle yalnızca karbon emisyonlarını değil, aynı zamanda daha döngüsel bir ekonomik modele nasıl geçebileceğimizi ve toplumsal ilerlemeyi nasıl teşvik edebileceğimize odaklanıyoruz. İnsanların ve toplulukların güçlendirilmesi, şeffaf ve etik biçimde faaliyet göstermek de başlıca hedeflerimizden.

"ÇEŞİTLİLİK İÇEREN BİR ÇALIŞMA ORTAMI YARATIYORUZ"

> Birleşmiş Milletler'in (BM) Kadının Güçlenmesi Prensipleri'ni benimsediğinizi biliyoruz. Bu konuda bizi daha detaylı şekilde bilgilendirebilir misiniz?

Biz ABB olarak çeşitliliği bir güç olarak görüyoruz. Çeşitlilik içeren ve kapsayıcılığın hakim olduğu bir çalışma ortamı yaratıyoruz. İnsanlara saygı duymak, cinsiyet kimlikleri, etnik kökenleri, cinsel yönelimleri, kültürleri, dinleri, yetenekleri, yaşları her ne olursa olsun kabul edildiklerini hissettirmek bizim için çok önemli. Cinsiyet eşitliği, '2030 Küresel Çeşitlilik ve Kapsayıcılık Stratejisi'nin ana hedeflerinden birisi ve biz ABB olarak bu strateji çerçevesinde sektörümüzdeki en iyi yeteneklerden oluşan ekipleri bir araya getirme, her çalışan için aynı gelişim ve kariyer fırsatlarını sağlama konusunda oldukça özenli hareket ediyor ve planlamalarımızı bu çerçevede yapıyoruz.

Özetleyecek olursak, ABB olarak çağımızın küresel zorluklarından birçoğunu tutkuyla çözmeye kararlıyız. Çeşitlilik, kapsayıcılık ve fırsat eşitliği kültürü iş başarımız için en önemli unsurumuz. Biz zenginlik olarak adlandırdığımız bireysel farklılıkların sadece memnuniyetle karşılandığı değil kutlandığı bir kültür için çabalıyoruz.

Sözün özü, benim için sürdürülebilirlik; merkezinde insan, doğa ve inovasyonun birlikte ahenk içinde yaşayarak daha güzel bir dünya demek. Hem bugün bizler hem de gelecek nesiller için...

EN ÇOK OKUNANLAR