USD

-
-%

EUR

-
-%

GBP

-
-%

ALTIN GR

-
-%

BIST 100

-
-%

Sektörler

09 Kasım 2022 16:38

"Türkiye, Geberit için önemli bir pazar"

Sıhhi tesisat ve vitrifiye sektörüne değer katan Geberit, Türkiye'deki 20'nci yılını kutluyor. Platin olarak, Geberit Group CEO'su Christian Buhl ile bir araya gelerek hem sektöre yön veren trendleri hem de şirketin 150 yıllık hikayesini konuştuk.

"Türkiye, Geberit için önemli bir pazar"

Türkiye'nin Geberit için stratejik önemi nedir?

Türkiye, kıta Avrupası dışında nasıl büyümek istediğimizin güzel bir örneği. Burada, Avrupa'nın işimizin genel olarak yüzde 90'ını oluşturduğunu bilmek önemli. Almanya, İsviçre, İtalya ve Avusturya satışlarımızın yaklaşık yüzde 60'ını oluşturuyor. Yüzde 30 ise Avrupa'nın geri kalanından geliyor. Bu yüzden büyümek için Avrupa dışında, bölgeler veya ülkeler seçtik. Türkiye onlardan biri... Çin, Hindistan, Filipinler, Malezya, Avustralya, Güney Afrika, Orta Doğu, Kuzey Amerika bizim için önemli ülkeler ve bölgeler. Avrupa yolunda büyüme potansiyeline sahip olduğumuza inandığımız ülkeleri ve bölgeleri belirliyoruz. Bu noktada Türkiye, Geberit için önemli bir pazar.

"SIHHİ TESİSAT ENDÜSTRİSİ ÇOK BÖLGESEL VE YEREL BİR ENDÜSTRİ"

* Banyo alanında öne çıkan küresel trendler neler? Geberit bu trendleri nasıl takip ediyor?

Sıhhi tesisat endüstrisi çok bölgesel ve yerel bir endüstridir. Avrupa, ABD'den tamamen farklıdır. Bunun ana sebebi, inşaat endüstrisinin çok yerel olması. Faaliyet gösterdiğimiz sektör, alışkanlıklara ve geleneklere dayalı. Örneğin, ABD'deki tuvalet sistemi, Avrupa veya Türkiye'den tamamen farklı çünkü; onlar 20 yıl önce farklı teknolojiler geliştirdiler. Tüm coğrafyaların ortak noktası ise genel olarak standartların artması. Örneğin; kalite ve güvenilirlik açısından standartlar artıyor. Bir binadaki sıhhi ürünlerin, kalitesi ve güvenilirliği oldukça önemli... Duvarın arkasına su sistemi koyarsanız, ürününüzün hayatta kalabilmesi için yüksek kalite ve güvenilirliğe sahip olması gerekiyor. Ürünlerimizden örneğin bir gömme rezervuarı ele alırsak, duvar arkasına gittiği için 25-30 yıl çalışması gerekiyor. Tasarım ise dalgalarla ve belli trendlerle geliyor. Geberit olarak, tasarımda son kullanıcı için anlamlı özelliklere sahip ürünler üretmeye çalışıyoruz. Örneğin; yerden tasarruf, hijyen çözümleri, banyoda konfor konularımız arasında yer alıyor. Bu, özellikle Avrupa'da önemli bir trend. Biz de bu trende yön veriyoruz.

* Sürdürülebilirlik ile ilgili çalışmalarınızdan bahsedebilir misiniz?

Sürdürülebilirlik, Geberit için çok eski bir gelenek. Size bir his vermek için şunu söyleyebilirim; ilk sürdürülebilirlik stratejisini 1990'da geliştirildik ve yine bu yıl içerisinde ilk sürdürülebilirlik başkanını işe aldık. 30 yıllık sürdürülebilirlik geçmişimiz var. Su tüketimini azaltmak bizim temel işimiz. Rezervuarlar için gerekli olan su miktarını sürekli olarak düşürüyoruz. Daha kısa yıkama teknolojisi fikrini bulduk ve diğer tüm şirketler bu fikri takip etti. Her yıl, sadece, kısa yıkama teknolojisinin icadı sayesinde Almanya'daki evlerde toplam su tüketiminin yaklaşık yüzde 50'sinden tasarruf ediliyor. Evinizde günlük olarak kullandığınız suyun yüzde 25'i tuvalet için harcanıyor. Yani, oradaki su tüketimini düşürmek, su tasarrufunu sağlamada en büyük etken... Başka alanlarda da sürdürülebilirlik projesi yürütüyoruz. Tüm yeni ürün geliştirmelerinde bir ilkemiz var: Yeni ürünün ekolojik açıdan mevcut üründen daha iyi olması gerekiyor. Karbondioksit emisyonlarını sürekli olarak azaltıyoruz. 2015'ten bu yana karbondioksit yoğunluğumuzu yüzde 38 azalttık. Sürekli olarak yeni enerji teknolojilerine ve daha iyi ürünlere yatırım yapıyoruz. Daha az ürün israfı, su yönetimi, yeni ürün geliştirme ve karbondioksit emisyonunu azaltmak sürdürülebilirlik alanında yaptığımız çalışmaların başında geliyor.

EN ÇOK OKUNANLAR