Londra'daki TTM'nin sadece seramik, doğaltaş, mimari tasarım ofisleri ve yapı malzemeleri sektöründe faaliyet gösteren firmaların oluşturduğu bir merkez olduğuna işaret eden Çetinkaya, başarının en önemli nedenlerinden birinin de menfaatleri ve hedef kitleleri ortak olan şirketleri bir araya getirmek olduğunu belirtti.

Londra'daki TTM'de mimari tasarım ofislerinden parkeye, doğaltaştan, seramik ve vitrifiyeye kadar yapı malzemeleri sektöründen 14 firma olduğunu söyleyen Çetinkaya, ilk adımı doğru bir lokasyon seçerek attıklarını kaydetti. TTM'nin bulunduğu Clerkenwell'i özellikle seçtiklerini ve İngiltere'ye göre dünyada metrekare başına en fazla mimarın düştüğü bölge olduğuna işaret eden Çetinkaya, 60 tane de büyük yapı malzemesi olduğunu anlattı. Çetinkaya, şöyle devam etti:

Londra'daki tasarım haftasından sonra şehirdeki en büyük tasarım etkinliği olan ve sadece mimari tasarım ve inşaat malzemeleri tasarımına yönelik olarak düzenlenen Clerkenwell Design Week'e de ana sponsor olduklarını kaydeden Çetinkaya, "Clerkenwell Design Week herkesin bir etkinlik düzenlediği ve konuyla ilgili insanları semtte buluşturan önemli haftaydı. Bu sponsorluk bizim bilinirliğimizi ciddi şekilde artırdı. Gelenlere kendi karolarını tasarlama fırsatı verdiğimiz etkinliğimiz de büyük ilgi gördü. İngilizler bu etkinliği çok sevdi" dedi.

 TTM’ye girmek için firmalar sırada bekliyor

TTM'de yer alan tüm firmaların memnun olduğunu ve yeni firmaların da girmek için sırada beklediğini kaydetti. Çetinkaya, mevcut yeri genişletebilmeleri halinde yeni firmalara da kapılarını açacaklarını söyledi. TTM'lerde yer almanın prestij açısından da çok önemli olduğunu belirten Çetinkaya, "İhracat yapan bir firmanın kartvizitinde Londra veya diğer büyük merkezlerin adının yazılı olması firmanın algısını yükseltiyor. Ayrıca TTM'lerde 150 bin dolarlık firma başına tanıtım desteği veriliyor ve bu çok önemli bir fırsat. Ancak TTM'lerde firma olarak başarılı olmak için personel istihdam etmek çok önemli.

 Çin'deki yapıların çoğunda Türk mermeri kullanılıyor

İstanbul Maden İhracatçıları Birliği'nde (İMİB) Başkan Yardımcısı olarak da görev yapan Çetinkaya, madencilik ve doğaltaş sektörünün ihracatının son durumu ile ilgili de bilgi verdi. Çetinkaya'nın verdiği bilgiye göre Türkiye madende ihracat miktarı artmasına karşın ilk 6 ayda 2.13 milyar dolarla geçen yılın yüzde 6 gerisinde bulunurken, doğaltaşta da yüzde 8.3'lük kayıpla 867 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdi.   

Maden ve doğaltaşta en büyük alıcının Çin olduğunu ve doğaltaşta Çin'e bağlı olarak geçen seneden bu yana bir gerileme yaşandığını söyleyen Çetinkaya, "Türkiye'nin ihracatının yüzde 40'ı Çin'e. Dolayısıyla oradaki bir daralma bizi direkt olarak etkiliyor. Bunun yanında ikinci büyük pazarımız olan ABD'de de küçük bir düşüş var. Biz Trump'ın gelmesi ile ABD inşaat pazarının hareketleneceğini düşünmüştük ama tahmin ettiğimiz gibi gelişmedi. Bu iki ülkedeki düşüşe karşın son dönemde Suudi Arabistan ve Hindistan tarafında ciddi artışlar görüyoruz. Özellikle Hindistan'ın doğaltaş hacminin büyüklüğünü ve 2030 öngörülerine göre Çin'e yaklaşacağını düşündüğümüzde buraya yaptığımız doğaltaş satışının artması bizi çok umutlandırıyor." dedi.

 Türk mermerinin ihracattaki sorunu fiyata dayalı rekabet

Çetinkaya, Türkiye'nin doğaltaş ihracatının nasıl artırılabileceği ile ilgili olarak da şunları anlattı: "Elbette yeni pazar arayışlarımız sürekli devam ediyor. En fazla ithalat yapan marketler arasında ilk üçteyiz. Bizim sorunumuz fiyatımız. Türk mermeri son derece kaliteli bir mermer olmasına ve en iyi teknoloji ile üretilmesine karşın sunduğu fiyatı ile rekabet etmesi lazım. İtalyanlar bizim fiyatımızın iki katına satış yapabiliyor. Türk mermeri algısını daha da yukarılara taşımak için birlik olarak çalışmalar yapıyoruz. İMİB olarak fuarların ötesine geçip tüm dünyada tasarımla ilgili olan etkinliklere katılacağız. Mimari festivaller, dizayn bianelleri ve her türlü tasarım etkinliklerinde yer alıp Türk taşını anlatacağız, tasarım odaklı çalışmalar yapacağız."