USD

40.1704
0.22%

EUR

47.0707
0.08%

GBP

54.2166
-0.36%

ALTIN GR

4335.044
1.2%

BIST 100

10358.46
0.26%

Dergi

24 Aralık 2019 18:10

Yaşamında olduğu gibi giyiminde de detayları önemsiyor

Mezun olduktan sonra Roma’da Fendi markası adına çalışan Onur Cevahiroğlu, bu süre zarfında İtalyanca ve lüks marka yönetimi üzerine eğitim alıyor. T.C. Cumhurbaşkanlığı himayesinde gerçekleşen Yeditepe Bienali nedeni ile İstanbul’a dönen Cevahiroğlu, gayrimenkul sektörü için yenilikçi bir iş modeli olan ofis binaları ve kulüp alanları geliştirme ve işletme markası olan Assembly Buildings’de kurumsal iletişim sorumlusu görevini yürütüyor.

Yaşamında olduğu gibi giyiminde de detayları önemsiyor

“GENÇ KUŞAK İÇİN DENEYİM ÖNEMLİ”

Gençlerin lüks takıntılarının olmadığını düşünen Cevahiroğlu, “Yeni nesil lüks anlayışı, bu gençlerin kalite arayışıyla çok iyi noktalara gidiyor. Bir de gençlerdeki ‘yeterli’ anlayışı, onları daha da mantıklı hareket etmeye itiyor. İhtiyaç haritalarını doğru yönettiklerini düşünüyorum. Abartıdan ve gösterişten uzak hayatları, onlara gerçek lüksü sağlıyor. Kusursuz bir ofis yerine ihtiyaçlarına yetecek kadar ortak çalışma ve yaşam alanlarına yöneliyorlar. Yeni jenerasyonda marka bağlılığının da olduğunu düşünmüyorum. Yüzeysel de olsa bağlılık gösterdikleri markalar, onların ihtiyaç ve yeterlilik kriterlerine uyan markalar oluyor. Ayrıca alt ve kendi jenerasyonum için deneyim, son derece önemli. Deneyim alanları yaratan markalar, bu jenerasyonlar için hep bir adım önde oluyor. Gençler, istedikleri ve aradıkları her şeye internetten ulaşabiliyor. Markalar, mağaza sayılarını azaltırken internette ‘deneyim’i artırarak e-ticaretin gücünü dengelemeye çalışıyor. Açıkçası bu durum, benim de son derece hoşuma gidiyor” diyor.

“MAVİYE ZAAFIM VAR”

Giyim stilini ‘smart casual’ olarak etiketlendiren Onur Cevahiroğlu, bu tarzın insana hep daha temiz ve canlı bir görünüm kattığı kanaatinde... Giydiği kıyafetlerde çok hareket ve/veya grafik olmasını tercih etmezken yaşamında olduğu gibi giyiminde de detayları önemsiyor. “Bence kıyafetleri tamamlayan kesinlikle kattığınız detaylardır” diyen Cevahiroğlu, sözlerine şöyle devam ediyor: “Bu detaylar; saat, bileklik, kemer veya çorap olabilir. Unutulmaması gereken bir diğer detay ise parfüm. O kombine ait bir parfümle kullanılmazsa bana göre ‘noktası konulmamış bir cümle’ gibi olur. Ceket giydiysem, o kombinin en önemli detayı da mendildir. Simsiyah giyinmiş olsam bile, bordo gibi koyu tonlarla kombinimi renklendiririm. Maviyi zaafım olan bir renk olarak tanımlayabilirim; sanırım dolabımda mavinin her tonundan bir parça görebilirsiniz. Lacivert, asilliğin ve saf lüksün tanımı gibi geliyor. Farklı bir kombin yapmak istersem; özellikle toprak tonu renkleriyle hem sportif hem de klasik bir stil yaratabiliyorum.” Onur Cevahiroğlu, kendi deyimi ile ‘saygı duyduğu’ dört kumaş tipi olduğunu belirtiyor: Moxon, scuba, örgü ve non-iron. 

YAŞAM KONUSUNDA BABASINDAN İLHAM ALIYOR

Cevahiroğlu; David Beckham ve David Gandy’nin giyimini şık buluyor ve “Giyimlerinde çok hareket yok, kocaman marka logoları yok, gözleri yoran grafikler yok. Sade giyimin hem erkek hem de kadınlarda daha asil olduğuna inanan biri olarak, bu isimlerden ilham alıyorum. Kadınlardan örnek verecek olursam; Kate Middleton kesinlikle ilk cevap vereceğim isimdir. Ülkemizden ise Yasemin Özilhan... Yaşam konusunda örnek aldığım tek kişi ise babamdır. Belki çok klişe bir cevap ama gerçekten doğduğumdan bu yana her anını, konuşmasını, beden dilini, mimiklerini, çevresine karşı gösterdiği ve gördüğü saygı beni küçük yaştan itibaren babamın her hareketini gözlemlemeye itti” yorumunda bulunuyor. Pal Zileri, Eleventy, Allsaints, Brunello Cucinelli, Prada, Lanvin ve Sandro gibi markaları tercih eden Cevahiroğlu; COS, Massimo Dutti, Damat, Network ve Academia’yı da takip ediyor. Teşvikiye’deki Özer Butik'i ise aradığını bulduğu bir adres olarak gösteriyor.

EN ÇOK OKUNANLAR