USD

40.5557
-0.48%

EUR

47.7046
-0.42%

GBP

54.5763
-0.89%

ALTIN GR

4352.196
-1.39%

BIST 100

10642.6
-0.43%

Dergi

08 Kasım 2019 12:26

Tarımda hedef yüksek verimlilik

Türkiye’nin sürdürülebilir büyümesine ve rekabetçi gücüne katkı sağlayan sektörlerin başında tarım geliyor. Verimlilik, katma değerli üretim ve ihracat odaklı inovatif stratejilerin teşvik edilmesi, tarım sektörünü ilerleyen dönemlerde çok daha önemli bir konuma taşıyacak

Tarımda hedef yüksek verimlilik

Ülkemizin rekabet gücünün artırılması ve kalkınma odaklı sanayi politikalarının hayata geçmesi için stratejik sektörlerin genel fotoğrafını çeken Türk Girişim Ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) ‘2026’ya Doğru Büyüme ve Tarım Sektörü’ raporunu yayınladı. Tarım sektörünün, ‘Gümrük Birliği Güncellenmesi’ sürecinde en kritik konuların başında geldiğini vurgulayan TÜRKONFED Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan; “Ülkemizin, ‘orta gelir tuzağı’ndan kurtuluşu, yüksek teknolojiyi, yüksek verimlilik esaslı kullanarak, yüksek katma değerli üretim ve ihracata odaklanmaktan geçiyor. Tarım, ülkemizin sürdürülebilir kalkınması ve rekabetçilik gücü açısından stratejik sektörlerden biri” diyor. TÜRKONFED Ekonomi Danışmanı Dr. Haluk Tükel'in hazırladığı rapor, Türkiye ekonomisinde hem sektörler arası kaynak transferi hem de sektör içi teknolojik yatırımlara dayalı verimlilik artışı sağlanması açısından, 10 yıllık uzun dönem senaryosunu yansıtıyor. 

BÜYÜME PERSPEKTİFİ

“Mevcut Gümrük Birliği anlaşmasının tarım ve hizmetler sektörlerini de içerecek şekilde genişletilmesi önem taşıyor. Hâlihazırda Gümrük Birliği kapsamında yer alan ürünler için kalan standart ve düzenlemelere uyum sağlanması da bir o kadar zorunluluk” diyen Turan, sözlerine şöyle devam ediyor: “Bu ödevlerin yerine getirilmesi, yapılan ekonomik etki analizlerine göre, Türkiye’nin GSYİH büyümesini 2015-2030 yılları arasında her yıl yaklaşık 0,98 puan artıracağı öngörülüyor. AB’yle ‘Genişletilmiş’ bir Gümrük Birliği’nin yol açtığı değişimin en büyük belirleyicisi gıda ve tarım ürünleri olacak. Kazanımların dörtte üçü, anlaşmanın bu ürünlere genişletilmesi ile gerçekleşecek. Ancak, kazanımlar ile uyum maliyetlerinin büyük bölümü de yine gıda ve tarım ürünlerinden kaynaklanıyor.” Verimliliği artırmak ve rekabet gücü yüksek bir refah ekonomisine ulaşabilmek için sermaye ve iş gücünü daha verimli kullanmak ve çalışan başına daha fazla katma değer üretmek mecburiyetinde olunduğunu dile getiren Turan, tarım sektörünün bu stratejik öneminden hareketle 2026’ya Doğru Büyüme ve Tarım Sektörü Raporu’nun konuya verimlilik ve büyüme perspektifi ile yaklaştığını vurguladı.

10 YILLIK PROJEKSİYON

Tarımda yaşanan verimlilik sorununa işaret eden TÜRKONFED Ekonomi Danışmanı ve rapor yazarı Dr. Haluk Tükel; tarım sektörüne yönelik 10 yıllık hedefin; Avrupa Birliği düzeyini yakalamak olması gerektiğini belirtiyor. “Tarım sektöründe reform ve verimlilik artışı, Türkiye’nin topyekûn kişi başı 15 bin dolar olarak tahmin edilen ‘Orta Gelir Tuzağı’ eşiğini aşmasını ve bu tuzaktan kurtulmasını sağlayabilecektir” diyen Tükel, sözlerine şöyle devam ediyor: “Türkiye, sabit 2010 dolar fiyatlarıyla çalışan başına 15 bin 308 dolar katma değer üretirken; Euro Bölgesi’nde 42 bin 462 dolar; AB’de 32 bin 7 dolar; ABD’de ise 79 bin 108 dolar katma değer üretiliyor. Bu düşük verimlilik düzeyinde tarım sektörünün rekabetçi olması oldukça zor gözüküyor. Bu nedenle önümüzdeki 10 yılda tarım sektörünün hedefi, AB-28 düzeyini yakalamak olmalıdır.” 

VERİMLİLİK ARTIŞI ŞART

TÜRKONFED, ‘2026’ya Doğru Büyüme ve Tarım Sektörü raporunun birinci bölümü; çalışan başına katma değer cinsinden büyümenin kaynaklarını teşkil eden ‘verimlilik ve iş gücü’ konularına eğiliyor. İkinci bölüm; sektörlerin 1998-2017 dönemi sabit dolar bazında çalışan başına katma değer ve istihdam serilerini, uzun dönem eğilimlerini kullanarak, 2026’ya kadar uzatıp veri deflatörler yoluyla cari dolar bazında değerlerini hesaplıyor. Çalışmanın üçüncü bölümü ise tarım kesimine odaklanıyor. 

FARKLI ÇÖZÜMLER ÜRETME ZAMANI

UNDP Türkiye tarafından desteklenen ve iklim krizi ile mücadelede ortak bir dil kurulmasını hedefleyen İklimce Sohbetler’in ‘Tarım ve Gıda’ başlıklı ikinci buluşması, 8 Ekim 2019’da gerçekleşti. Etkinlikte; Anadolu Meraları Eş-Kurucusu Durukan Dudu, Doğa Koruma Merkezi Toprak ve Su Koruma Programı Koordinatörü Melike Kuş ve Fazla Gıda CEO’su Olcay Silahlı konuşmacı olarak yer aldı. Etkinliğin moderatörlüğünü ise Mert Fırat üstlendi. Anadolu Meraları Eş-Kurucusu Durukan Dudu, “Binlerce yıldır sürdürdüğümüz tarım yöntemleriyle topraktaki karbonu atmosfere saldık. Eğer bunu toprağa geri verebilirsek, hem tarımı güçlendirebiliriz hem de iklim krizini ciddi ölçüde önleyebiliriz. Onarıcı tarım, herhangi bir yerde tarım yaparken, tarım yaptığınız toprağı her şeyiyle iyileştirmek demek. Artık yapmamız gereken iyileştirmek yani onarmak olmalı” yorumunda bulundu. Fazla Gıda CEO’su Olcay Silahlı ise 80 milyonluk Türkiye’nin Avrupa’nın en fazla gıda atığı üreten üçüncü ülkesi olduğunu söyleyerek, “ Türkiye’nin toprağa gömdüğü atık Almanya’nın 440 katı kadar. Bugün ektiğimiz 100 birimin 30’unu çöpe atıyoruz” açıklamasında bulundu. Doğa Koruma Merkezi Toprak ve Su Koruma Programı Koordinatörü Melike Kuş ise “İklim değişikliğine uyum sürecinde hiçbir yöntem mükemmel değil. Çözüm üretmemiz gerekiyor” diyerek, iklim krizi ile mücadelede ortak çözümler aramanın ve ortaklıklar kurmanın altını çizdi. 

EN ÇOK OKUNANLAR