USD

-
-%

EUR

-
-%

GBP

-
-%

ALTIN GR

-
-%

BIST 100

-
-%

Dergi

08 Haziran 2022 15:41

OTONOM ARAÇLAR, PARXLAB İLE PARK EDECEK

Akıllı şehircilikte cadde üstü otoparkların yapay zekâ ve IoT destekli sistem ile daha verimli yönetilmesini sağlayan Parxlab'IN gelecek hedefi; otonom araçların park yeri bulma ve ücret ödeme noktasında en çok tercih ettikleri uygulama olabilmek

OTONOM ARAÇLAR, PARXLAB İLE PARK EDECEK

Sürücülerin park yeri problemini çözme fikriyle yola çıkan Parxlab, 2017'den bu yana önemli bir yol katetti. Her girişimin farklı bir hikâyesi var. Parxlab Kurucu Ortağı Berk Şahin, bu girişim hikâyesinin nasıl doğduğunu ise şöyle anlatıyor: "Parxlab, 2017 yılında otoparkta yaşadığımız bir problem ve öncesinde çalışma yaptığımız bir teknolojinin kesişimi ile doğdu. Bir otoparkta park yeri bulma problemini bizzat yaşayıp, bu süreç öncesinde Low Power Wide Area (LPWAN) teknolojileri üzerine bir firmanın bizden istediği teknolojiyi geliştirirken; 'Acaba bu teknoloji ile otopark problemini çözebilir miyiz?' sorusu, işin başlangıcı oldu. İlk yatırımcımız ise TÜBİTAK'tı. TÜBİTAK 1512 desteği ile ürün geliştirme sürecini başlattık. Sonrasında Türkiye'de ve Almanya'da satışa geçip; gelecek vaat ettiğini gördüğümüzde inşaat-enerji odaklı faaliyetleriyle dikkat çeken bir holdingden 2019 yılında Türkiye operasyonları için 4 milyon TL, Almanya için de100 bin Euro bir yatırım aldık. Ciromuzu ise son bir yılda üç kat artırdık."

OTOPARK VE OTONOM ARAÇLARIN ENTEGRASYONU ÜZERİNDE ÇALIŞILIYOR

Parxlab girişiminin altyapı çalışmalara bir yıl devam ettikten sonra 2018 yılında Ankara'da şirket kurarak bu süreci hızlandırdıklarına dikkat çeken Şahin; "Asıl amacımız sürücülerin park yeri problemini çözmek olsa da süreç içinde aslında problemin boyutunun çok daha derin olduğunu gördük. Akıllı şehir planlamasından otoparklar ile otonom araçların entegrasyonuna kadar olan boyutu kapsamak üzere yola çıktık. Gelecekte otonom araçların park yeri bulma ve ücreti ödeme noktasında otonom araçların ekranlarında bir uygulama olma hedefimiz var" diyor.

TÜRKİYE'DEN DÜNYAYA AÇILDI

Parxlab'ın 2018'den bu yana önemli ilklere imza attığı dikkat çekiyor. Türkiye'de ilk LPWAN Akıllı Şehirler için otopark sensörü ve sistemi geliştirildi. Ardından ilk şehir bazında kurulum ve kampüs bazında kurulum gerçekleştirildi. Berk Şahin global açılım hakkında ise şu bilgileri veriyor: "Daha sonra Almanya'ya açılıp German Service Group partnerliğinde REWE alışveriş merkezlerinin otopark yönetimlerini sistemlerimiz ile yönetmeye başladık. Dünyada ilk olarak DuisPort Limanında tır otopark yönetimi ve BASF Kimya Fabrikasında kampüs içi akıllı ulaşım sistemi geliştirip otoparklar ile entegrasyon sağladık."

PARXLAB KURUCU ORTAĞI BERK ŞAHİN

DİJİTAL DÖNÜŞÜME UYGUN HİBRİT BİR YAPI KURULDU

Akıllı şehir konseptinde akıllı otopark yönetim sistemlerinin daha önce de olduğunu belirten Şahin, bu noktada nasıl bir fark yarattıklarını ise şöyle özetliyor: "Dünyanın gelişmiş ülkelerinde kullanılan otopark yönetimi ile gelişmekte olan ülkelerin kullandığı otopark yönetimi farklılık gösteriyordu. Bizi farklı kılan ise bu tür personel kullanımı olan ülkeler için dijital dönüşüme uygun hibrit bir yapı kurmuş olmamızdı. Sonrasında bu yapıyı makine öğrenmesi ve yapay zekâ kullanımı ile destekleyip sistem içinde öngörü ve analiz noktalarını belirledik. Bu süreç içinde start-up olmanın verdiği bir esnek yapı ile ürün geliştirmede çeviklik gösterip, müşteriyi dinleyerek ihtiyacı tam karşılayan sistemler geliştirebildik."

"PLANLI VE STRATEJİK ÇALIŞMAK ŞART"

Üç kişiyle başlayan yolculuğun, Türkiye'de 20'nin üzerinde, Almanya'da ise 10'un üzerinde bir ekiple devam ettiğinin altını çizen Berk Şahin, 2022 projeksiyonları hakkında ise şu bilgileri veriyor: "2022 için bağlantılı olduğumuz alanlar üzerine farklı ürünler geliştirmeyi ve piyasaya sunmayı hedefliyoruz. Özellikle yurt dışı pazarını efektif kullanıp ihracat odaklı büyümeyi planlıyoruz." Türkiye'de girişimcilik ekosisteminin son derece aktif olduğunu belirten Şahin; girişimcilere önemli tavsiyeler vermeyi de ihmal etmiyor: "Özellikle yatırım noktasında son dönemde çok fazla çeşitlilik gözüküyor. Bir fikir ile başlayan olayı ürün geliştirmeye taşımak için güzel devlet destekleri bulunuyor. Mühendislik açısından yeterli ve kalifiye insan kaynağına da sahibiz. Donanım geliştirmek açısından dezavantajlı konumda olsak da globalleşen dünya sistemini efektif kullanarak tüm ülkeler ile bağlantı kurulabilir. Başka ülke kaynaklarını iş geliştirmek için kullanmak da mümkün. Girişimci arkadaşlar için en büyük tuzak ise sabırsız olmak. Çünkü yeterince çalışılan her iş, sonunda mutlaka meyve veriyor. Bu nedenle işin en önemli noktası; planlı ve stratejik ilerlemeyi sürdürebilmek."

EN ÇOK OKUNANLAR