Kendinizden ve 2015'te yaşanan asimetrik ayrılmadan sonra Kimpur'un izlediği yol haritasından bahsedebilir misiniz?

1957 doğumluyum. Boğaziçi Üniversitesi, Kimya Mühendisliği Bölümü'nden mevzun oldum. 1983 yılında, önce kimya işinin ticaretine girdim. Kendi fabrikalarımızın kullandığı hammaddeleri getirip hem onlara hem de piyasaya satma imkanı elde ettik. 15 sene hızlı bir şekilde büyüdük. Sonrada üretimi işin içine kattık. Zaten ticaretini yapmakta olduğumuz poliüretan sistemlerin yani Kimpur'un temellerini attık. 2015 yılında ise farklı beklentilerle Kimteks'i beraber kurmuş olduğumuz ortağım ile; asimetrik bölünme ile ayrıldık. 2015 yılında büyük bir hedef koyduk: 5 yıl içerisinde ilk 500 sanayi şirketinde yer almayı amaçladık. 2017 senesinde bu hedefimize ulaştık. Sonrada hızlı bir şekilde yukarı tırmandık. Geçen seneyi 314'üncü sırada, 90 bin ton ile bitirdik. Bu sene 100 bin tonun üzerine çıkmayı planlıyoruz. Düzce yakınlarında bir üretim tesisi daha kuruyoruz. Letonya'da bir tesisi satın aldık. Bizim ortaklığımız ile bu ay sonu faaliyete geçecek.

"KİMYA TESİSLERİNDE KAPASİTE KADAR LOJİSTİK DE ÖNEMLİ"

* Düzce'deki yatırımda üretim kapasitesi ne olacak? Sürdürülebilirlik alanında ne gibi çalışmalar yapacaksınız? Şu anki mevcut yerimizde 129 bin ton kapasitemiz var. Bu sene 100 bin ton planlıyoruz. 2023 yılında buradaki kapasitenin sınırların gelmiş olacağız. Kimya tesislerinde kapasite kadar lojistik de önemli. Üretim kapasitesi olmuş olsa bile, artık bunun lojistiğini planlamada zorlanacağız. Dolayısıyla Gebze'de ful kapasiteye geçmeden Düzce'nin de faaliyete geçmesini planlıyoruz. Şu anda, Pekintaş A.Ş. ile anlaşmamızı yaptık. Hem tesisin kurulumu için hem de sürdürülebilirlikle bağlantılı olarak da güneş enerjisi panelleri için onlarla anlaştık. Öte yandan, güneş enerji panellerini Gebze'deki tesislerimize de koyuyoruz. Gebze'deki tüketimimizin yüzde 20'sini, Düzce'deki tüketimimizin ise yüzde 55'i seviyesindeki elektriğimizi kendimiz üretiyor olacağız. Düzce'yi sadece üretim tesisi olarak konumlandırmayı düşünüyoruz. Ar-Ge merkezimiz ise Gebze'de faaliyetlerini sürdürecek. Yıllık kapasitesi toplam 65 bin ton olacak Düzce Gümüşova OSB'deki yatırımın; 50 bin tonluk mevcut ürün grubu olan poliüretan sistemleri, 5 bin tonluk yeşil ürün gamı kapsamında pet artıklarından sentezlenerek üretilen geri dönüşüm tesisi ve polyester poliolü ile 10 bin tonluk ek 'eva granül hammadde' üretim kapasitesine 2022-2024 döneminde ulaşması hedefleniyor.

ŞU AN İÇİN 230 CİVARINDA ÇALIŞANIMIZ VAR. KADIN-ERKEK ÇALIŞAN SAYIMIZ BEYAZ YAKALARDA YAKLAŞIK YARI YARIYA. DÜZCE'DEKİ YENİ TESİSİMİZLE BERABER İSTİHDAM ARTACAK

"47 ÜLKEYE İHRACAT YAPIYORUZ"

* Kimpur olarak ihracat hedefiniz nedir?

Biz ihracatta yüzde 40 seviyesinde ulaşmıştık. Ancak, Covid dönemi ile beraber yurt dışı pazarların daha hızlı kapanması ve daha geç kendine gelmesi yüzünden ihracatımız düşmemesine rağmen iç pazardaki büyümemiz daha yüksek olduğu için oranımız 30'lara geriledi. 47 ülkeye ihracat yapıyoruz. Her yıl değişik bir ya da iki ülkeyi ihracat portföyümüze katma çabamız var ve katabiliyoruz. İhracatta hedefimiz tekrar yüzde 40'lara hatta mümkünse yüzde 50 seviyesine gelmek. İhracattaki başarımızı; hem geniş kadromuza, arkadaşlarımızın çalışmasına ve araştırmalarına hem de bizim bu konuya verdiğimiz öneme bağlıyorum. İhracatın çok önemli olduğunu düşünüyoruz. İç pazar kadar ihracatta da önem veriyoruz. Ulaşabildiğimiz ülkelerde her zaman daha iyisini yapacağız.

"LETONYA YATIRIMIMIZ FİYATLAMA AVANTAJI YARATACAK"

* Avrupa'daki varlığınızı güçlendirmek adına nasıl bir yol haritası izliyorsunuz?

Letonya'da bir tesis satın aldık. Faaliyetlerine Kimpur bağlı ortaklığı olarak devam edecek şirket; yüzde 75 Kimpur ve yüzde 25 Adamantan ortaklığı ile kuruldu ve tescil işlemleri tamamlandı. Üretim ve lojistik açıdan çok önemli bir avantaj sunan SIA Kimpur Europe;25 bin tona çıkabilecek bir kapasiteye sahip. Letonya'nın yatırım için iyi bir yer olduğunu düşünüyoruz. Batı Avrupa'nın yüksek maliyetleri gibi değil. Ama, Batı Avrupa'dan uzak değil. Buranın vergi avantajlarına sahip... Letonya yatırımımız fiyatlama avantajı yaratacak. Hedef ülkelerimizin yakınında olduğu için 'just in time' ve teknik servis verme açısından avantajı olacak. Zaten, geniş bir ihracat kadromuz var. Letonya'nın devre girmesiyle pazarı iyi bilen Letonyalı ancak Rus asılı bir genel müdürümüz de olacak. Bunlar sayesinde Avrupa'daki varlığımızı güçlendireceğiz. Bugüne kadarki aktivitemiz Batı Avrupa dışında gelişti. Daha çok Avrupa'nın doğusunda... Örneğin; Bulgaristan, Romanya, Balkan ülkeleri, Polonya, Ukrayna gibi... Letonya'nın varlığıyla şu ana kadar çok aktif olmadığımız Baltık ülkeleri, belki İskandinav ülkeleri, Batı Avrupa'da aktif olamadığımız Çekya, Slovakya, Fransa, İtalya, İspanya gibi ülkelerde çok daha aktif olacağımızı düşünüyoruz.

"GELİŞMİŞ BİR AR-GE MERKEZİYİZ"

* Gebze'de bulunan Ar-Ge merkezinizden nasıl çalışmalar yürütüyorsunuz?

Kimpur olarak, gelişmiş bir Ar-Ge merkeziyiz. 4 kişilik ekibimizi 26 kişiye çıkardık. 'Poliüretan canlı bir şeydir' diyoruz. Bizim alanımızda, ürettim bitti diye bir şey yok. Hep bir gelişme gerekiyor. Örneğin ürünün daha hafif olması, daha hızlı çıkması ya da daha dayanıklı olması... Devamlı bir araştırma ve geliştirme içerisindeyiz. Ar-Ge merkezimiz ayrıca problem olmasa bile müşterilerimizi düzenli ziyaret edip müşterinin çalışma şartlarında daha iyi nasıl çalışabileceğini, hangi çalışma şekliyle daha iyi verim elde edebi- leceği konusunda destek veriyor.

* Sektörün gelişmesi için ne gibi adımlar atılmalı?

Poliüretanın bilinirliğini yaygınlaştırmak için çalışmaların yapılması gerekiyor. Bunun için bir Poliüretan Derneği kurduk. Henüz tüzük çalışması yapılıyor. Bu konularda dernek olarak daha aktif olup sesimizi duyurmak istiyoruz. Sektörün ihtiyacı olan şeyleri; teşvik, gümrükte yaşanabilecek sıkıntılar ya da yatırım konusunda ihtiyacımız olacakları belirleyip yetkililere tek ses olarak vermeyi planlıyoruz.