Mustafa Gündoğdu / [email protected]

Otomatik Katılım’lı bireysel emeklilik sistemi 1 Ocak’tan itibaren hayata geçti. Bu çerçevede 45 yaşını doldurmamış çalışanlar için bireysel emeklilik sözleşmeleri açıldı. Ancak kademeli geçiş söz konusu olduğu için henüz bütün çalışanlar kapsamda değil. Otomatik Katılım’lı bireysel emeklilik sisteminin kapsamında ise 1 Temmuz itibariyle üçüncü dalga da başlamış oldu. Buna göre 100 ve daha fazla çalışanı bulunan işverenler de kapsama alınacak. 

14 Temmuz tarihli verilere göre Bireysel Emeklilik sektör geneline bakıldığında sistemde 6.8 milyon katılımcının olduğu görülüyor. Toplam katılımcı sayısı ise yıl başına göre yaklaşık 190 bin kişi arttı. Uzmanlar, sistemdeki katılımcı sayısının 2017 yıl sonunda yaklaşık 7 milyon seviyesine ulaşacağını öngörüyor

YENİ DALGADA 1.5 MİLYON KİŞİ

Ocak ve nisandaki katılımlara ilaveten, 1 Temmuz itibariyle 100 ve üzeri çalışanı olan özel sektör şirketlerinin Otomatik Katılım’a dahil olmaya başladığı üçüncü faz da start aldı. Bu fazda yaklaşık 1.5 milyon çalışanın sisteme dahil olması bekleniyor. 14 Temmuz tarihli en güncel Emeklilik Gözetim Merkezi (EGM) verilerine göre; 2 milyon 576 bin çalışanın sisteme dahil olduğu görülüyor. Yine aynı tarihli verilere göre çalışanların toplam fon büyüklüğü de 680 milyon TL’yi aştı. 

Anadolu Hayat Emeklilik Genel Müdürü M. Uğur Erkan, Otomatik Katılım’ın üçüncü fazı kapsamındaki geçişlerin tamamlanması sonrasında katılımcı sayısı ve fon büyüklüğündeki rakamların giderek artmasını beklediğini ifade ediyor. Erkan, “Daha önce tasarruf yapamayan milyonlarca çalışan, Otomatik Katılım vasıtasıyla tasarruf etmeye başladı. Bu gelişmeyi oldukça sevindirici buluyor ve yüzde 15 seviyesindeki yurt içi tasarruf oranımızın ülkemizin arz ettiği potansiyel doğrultusunda daha yüksek düzeylere ulaşacağına inanıyoruz” şeklinde konuşuyor.

TASARRUF ORANININ YÜKSELMESİ ŞART

Bireysel emeklilik sistemi tüm dünyada mevcut sosyal güvenlik sisteminin bir tamamlayıcısı olarak görülüyor. Türkiye’de böyle tamamlayıcı bir sosyal güvenlik sisteminin önemi büyük, zira birikim yapan kişilerin toplam brüt birikimlerinin GSMH’ye oranına bakıldığında dünya ortalaması yüzde 25’ken, Türkiye’de bu oran yüzde 15. Dolayısıyla aktif çalışma hayatı sonrasında vatandaşı rahatlatacak olan bu ek tasarruf imkanı devlet tarafından da yasal düzenlemelerle ve devlet katkısıyla mümkün mertebe destekleniyor.

Otomatik Katılım'ın ise aslında dünyanın hiçbir yerinde olmayan yüzde 25 devlet katkısı desteği ve yönetim gider kesintisi, giriş aidatı kesintisi muafiyeti ile tasarruf etmenin en avantajlı halini sunduğu bir gerçek. 

Böylesi bir düzlemde kısa zamanda Otomatik Katılım'ın ve devletin desteği ile sistemin kendini ikiye katlayacağı düşünülürken, yeni sistemle emeklilik şirketleri arasında en önemli ayırt edici özelliğin de hizmet kalitesi olacağı belirtiliyor.