Fotoğraflar: Mesude Bülbül

Türkiye'nin önemli oyun girişimlerinden ESA Esports, hedeflerine emin adımlarla ilerliyor. Sadece Türkiye'nin değil yakın coğrafyanın da en büyük Espor arenasına sahip olan ESA Esports, 42 Maslak'ta 3800 metrekarelik dev bir alanda espora gönül vermiş, oyun tutkunlarına hizmet veriyor. ESA Esports & Media - CEO ve Kurucu Ortağı Lale Ergin video oyunlarının büyük bir pazar olduğuna dikkat çekerek bu pazarın, tüm dünyada sinema ve müzik pazarının toplamının iki katından daha büyük bir pazar olduğunu söylüyor. ESA Esports & Media olarak yapmak istedikleri hakkında bilgiler veren Ergin sözlerini şu ifadelerle sürdürüyor: "Vizyonumuz, öncelikle Türkiye'de, daha sonra da uluslararası seviyede tanınan espor ve video oyunları temalı bir "yeni medya şirketi" olmak. Espor tarafında kendi turnuva markalarımızı ve liglerimizi yaratarak hem espor oyuncuları ve profesyonel takımlar için rekabetçi espor organizasyonları yaratmak istiyoruz, hem de izleyicilere keyifli, kaliteli içerikler sunmayı hedefliyoruz. Covid sonrasında ESA Espor Arenamızda seyircili ve interaktif bir espor deneyimi yaratmayı heyecanla bekliyoruz. Esporun yanı sıra video oyunları tutkunlarına yönelik talk show'lar, belgeseller, haber programları, yarışmalar gibi farklı eğlence içerikleri de üretiyor olacağız. İşin içerik kısmında da olmak ve oyun sevenleri, üretip yayınladığımız kaliteli turnuva ve eğlence içerikleri ile ESA'nın farklı platformlardaki kanalları etrafında toplamak istiyoruz. Yarattığımız turnuva markaları ile bir süre sonra uluslararası espor organizasyonları da düzenlemek ve İstanbul'un global bir espor merkezi haline gelmesine destek vermek de yine önemli hedeflerimiz arasında."

"LİGLER YARATIP TURNUVALAR DÜZENLEMEK İSTİYORUZ"

Türkiye'de şu an için espor organizasyonlarında bir sürekliliğin ve düzenin olmadığını kaydeden Ergin, "Bu nedenden dolayı takımlar ayakta kalmakta çok zorlanıyorlar. Takımlara para lazım, bunun için de sponsor lazım. Sponsorluk için ise sportif başarı lazım. Ancak düzenli organizasyonun olmadığı bir ortamda bu döngüyü sağlamak çok zor. O nedenle ESA gibi bağımsız, 3. parti organizasyon firmaları ve düzenli ve sürekli yapılan turnuvalar sayesinde ekosistemdeki tüm oyuncuların para kazanması ve monetizasyon mümkün olabilecek. ESA olarak Türk takımlarının ve oyuncularının dünya klasmanına çıkmalarına destek vermek istiyoruz. Aynı zamanda da espor ve video oyunları hedef tüketici kitlesine ulaşmak isteyen markaların da, kendi içeriklerimiz ve etkinliklerimiz sayesinde doğrudan bu kitleye ulaşmalarını sağlıyoruz. ESA Esports olarak hedeflediğimiz gibi uzun dönemli turnuvalar ve ligler yaratabilirsek, bunlara da sponsorlarımızdan destek bulabilirsek bu gelirler takımları ve profesyonel espor oyuncularını da ayakta tutmaya destek olacaktır. Ve dolayısıyla Türk takımları uluslararası turnuvalardaki başarılarını artırabilecektir." diye konuştu.

"OYUN SEVERLERE ÖZGÜN İÇERİKLER OLUŞTURACAĞIZ"

İçerik üretme tarafında da iddialı bir konumda yer almak istediklerini belirten Ergin, bunun için çok çalıştıklarını ve yakın bir zamanda özgün içerik ve programları espor severlere sunacaklarının müjdesini veriyor. Müzik kanalı MTV ve spor kanal ESPN örneğini veren Ergin şu ifadeleri kullanıyor: "Biz de espor ve video oyunları takipçilerini etrafında toplayacağımız bir platform üzerinde çalışıyoruz. Oyun severler çok yakında en sevdikleri takımları, influencerları, yayıncıları ESA kanallarında ve platformunda bulabilecekler."

"1 MİLYAR DOLARLIK PAZARIN YÜZDE 65'İ SPONSORLUK"

Espor gelişmeye açık ve her geçen gün büyüyen bir pazar. Bu pazarın tüm dünyada 1 milyar dolar civarı bir büyüklükte olduğu tahmin ediliyor. Espor pazarı ile ilgili olarak Ergin, "Video oyun pazarı hızla büyümeye devam ediyor. E-ticaret uzun yıllardır hep hayatımızda vardı. Penetrasyon bir türlü yüzde 5-10'ları geçmiyordu. Covid sonrası, davranış değişikliği çok ciddi bir şekilde geldi ve e ticaret penetrasyonu inanılmaz seviyelere geldi. Benim inancım, geleneksel spordan espora geçiş de benzer bir şekilde, hatta daha da kısa sürede gerçekleşecek. Çocuklar artık eskisi gibi toplarını alıp sokağa çıkıp top oynamıyor. Birbirlerine bağlanıp video oyunları oynayarak sosyalleşiyorlar. Böyle yetişmiş bir neslin geleneksel sporlara dönmesinin çok kolay olmadığını düşünüyorum. Bu çocuklar dijital bir dünyaya doğdukları için bu süre çok daha hızlı bir şekilde gelişecek" ifadelerini kullandı.

"MARKALAR YENİ NESLE ULAŞMAYA ÇALIŞIYOR"

Espor pazarında hem dünyada hem de Türkiye'de markalar için çok önemli bir fırsat olduğuna dikkat çeken Lale Ergin, "yeni nesil artık televizyon ve geleneksel meydayı takip etmiyor, sadece dijital platformlardaki içerikleri istedikleri zaman, istedikleri yerde tüketiyorlar. Espor turnuvaları ve eğlenceli dijital içerikler markaların bu genç kitleye ulaşması için çok önemli bir araç sağlıyor. Hızlı ve erken harekete geçen markaların gerek turnuva ve içerik sponsorlukları ile, gerekse de etkinliklerle bağlantılı yeni kullanıcı kazanımı kampanyaları ile bu segmentte sevilen bir marka olmaları ve bu kitleden önemli bir pay almaları çok mümkün. Bir dönem Hip-hop nasıl müziği, modayı, sanatı, kültürü etkilediyse video oyunları kültürü de yeni nesil tüketicileri benzer şekilde etkileyecek ve şekillendirecek." şeklinde konuştu.