Tarım makinelerinde otomasyona geçiş, işçilikten ve zamandan tasarruf sağlamakla birlikte akıllı tarım uygulamalarıyla verimliliği de artırıyor. Otomasyon sistemleri sayesinde tarım daha planlı, verimli ve düşük maliyetli hale gelirken çiftçilerin işini büyük ölçüde kolaylaştırıyor. Dünyada tarım, istihdam ve yatırım anlamında tüm ülkelerin önceliği. Dünya tarımı, ticari anlamda 9 trilyon dolarlık bir hacme sahip olup, bunun 4 trilyon dolarlık kısmı Türkiye ve Türkiye'ye dört saatlik uçuş mesafesinde olan ülkelerde. Tarım, sadece kendine yetebilirlik olarak değil, ticari olarak da öncelenmek zorunda. 2020'de başlayan ve etkisini halen hissettiğimiz pandemi süreci, Rusya- Ukrayna Savaşı ve Orta Doğu'daki kargaşa tüm dünyanın olduğu gibi Türkiye'nin de tarımsal ticaretini etkiledi. Önemli bir ticaret merkezimiz olan Orta Doğu da yaşanan gelişmeler Mısır ile Türkiye arasındaki tarımsal ticaret rekabetini de harladı. Bu süreçte Mısır, çöl alanlarını ıslah ederek devlet desteği ile tarımsal üretimdeki rolünü güçlendirdi. Yaşanan tüm bu süreçler dünyada ve Türkiye'de tarımın öneminin arttığını değil anlaşıldığını ortaya koyuyor. Çünkü tarım zaten hep önemliydi öyle de kalacak. Bizim birinci önceliğimiz insanımızı ve hayvanlarımızı gıda güvenilirliği önceliğinde besleyip komşu ülkeler başta olmak üzere tarımsal ticarete dahil olmak. Devletimizin alacağı destek kararlarıyla tarımsal desteklemelerin daha verimli ve sürdürülebilir bir sürece girmesini de temenni ediyoruz.

TARIM VE TEKNOLOJİ

Bildiğiniz üzere teknoloji ve tarım artık ayrılmaz bir bütün. Tarım makinelerinin artan kapasitesi ve fonksiyonelliği, sektörde teknolojiye dayalı yeni bir dönemin başlangıcına işaret ediyor. Tarımsal mekanizasyon araçları çok boyutlu bir yapıya eviriliyor. Bu dönüşüm, hassas tarım uygulamalarına geçişi hızlandırırken, akıllı tarım makineleri kullanımını da kaçınılmaz kılıyor. Tarım makinelerinde otomasyona geçiş, işçilikten ve zamandan tasarruf sağlanmakla birlikte akıllı tarım uygulamalarıyla verimliliği de artırıyor. Otomasyon sistemleri sayesinde tarım daha planlı, verimli ve düşük maliyetli hale geliyor ve çiftçilerin işini büyük ölçüde kolaylaşıyor. Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından uygulanan destekleme programlarının eksikliklerinin giderilerek güçlendirilmesi, milli gelirden aldığı payın artırılması gerekiyor.

GÜNDEM 'SU KANUNU' OLMALI

Dünyada yaşanan siyasi ve ekonomik çalkantılar maalesef ülkemize de sirayet etti. Bu durum ekonomik olarak bizleri de olumsuz etkiledi. Sıcak ve soğuk savaşların etkisi tarımsal ticaretin de olumsuz etkilenmesine neden olup, tüm dünyada fırsatçılara dar alanda geniş maniple imkanı sundu. Dünya ve ülkemizde oluşan girdi fiyat değişkenliği, maliyetlerde önümüzü görmemize adeta engel oldu. Bitkisel üretimde uygulanan desteklerle ilgili iki kararname yayımlandı. 29 Ağustos 2024 tarihli Resmi Gazete'de ise Cumhuriyet tarihinde ilk defa 2025-2027 dönemini kapsayan üç yıllık bitkisel üretim destekleri açıklandı. Bu destekler uygulamaya geçirilebildiği takdirde planlı üretim açısından çığır açacak bir süreç yaşanacak. Açıklanan üç yıllık bitkisel üretim desteklerinden su varlığına göre tarım yapılacağı hedefi anlaşılıyor. Kuraklığı derinden hissettiğimiz bu günlerde su varlığına göre tarım yapılma hedefi yerine tasarruflu su kullanma şartı ile tarıma göre su temini yollarına başvurmamız gerekiyor. Doğal olarak yağışların yetersizliği ve mevsim normallerinden farklı düşmesi Orta Anadolu başta olmak üzere ülke tarımını tehdit ediyor. Sulanabilir tarım alanlarının korunması ve artırılması için ülkemizde 'Milli Su Planı, Havza Bazında Su Yönetimi' uygulaması bir zaruret. Ülke havzaları arası su transferinin Devlet Projesi olarak acil ele alınması gerekiyor. 'Su Kanunu'nu Türkiye'nin en önemli gündem maddesi olmalı.

VERİMİ ARTIRMAK İÇİN ÇALIŞIYORUZ

PANKOBİRLİK, 1951'de kurulan ilk Pancar Ekicileri Kooperatiflerinden günümüze kadar sayıları 31'e ulaşan Kooperatifleri ile ortaklarının tarımsal faaliyetlerinin teknolojik gelişmelerle uyumlu olarak ilerlemesinde önemli bir rol oynadı. 1 milyon ortağına ülkemizin 53 il, 256 ilçesinde bulunan toplam 332 satış mağazası ile hizmet eden PANKOBİRLİK, ortaklarının tarım teknolojilerindeki yeniliklerden haberdar olmasına ve bunlara ulaşmasına katkı sağlıyor. Bu doğrultuda hem yurt içi hem de yurt dışında tarım teknolojileri ile ilgili gelişmeleri takip ediyor, ilgili çalıştay, seminer ve fuarlara katılım sağlıyoruz. Çiftçilerimizin bitkisel üretimlerinde toprak hazırlığından hasada kadar iş gücü ile girdi maliyetlerinin azaltılmasına ve birim alandan maksimum verimin alınmasına katkı sağlayacak tarım teknolojilerindeki uygulamalarla gelir ve refah düzeylerini artırmak birincil hedeflerimiz arasında yer alıyor. Çiftçilerimizin hayvansal üretimlerindeki birim başına verimin artırılması ve üretim maliyetlerinin düşürülmesi için de çalışmalarımız devam ediyor.

İLERİ SULAMA TEKNİKLERİ KULLANILMALI

Ülkemizin genelinde kurak ve yarı kurak iklimin olmasından dolayı tarımda en önemli sorun sulamadır. Bu kapsamda damlama sulama sistemleri, akıllı sulama sistemleri ve buharlaşmanın verdiği çok büyük su kayıplarını her aşamada önleyecek isale hatlarından başlayıp tarlada da uygulanabilecek tamamen kapalı yer altından bitkinin beslendiği ileri sulama tekniklerinin entegrasyonun planlanıp hızlıca hayata geçirilmesi hayati önem taşıyor. Bitkinin ihtiyacı kadar suyun zamanında verilerek hem su israfının azalması hem de verim artışının sağlanması, tarımsal mekanizasyondaki gelişmeler sayesinde tarla hazırlığı, çapalama, gübreleme, ilaçlama ve hasadın daha hızlı ve daha az insan gücü ile yapılması, uydu ve drone kullanımları ile hastalık ve zararlıların erken teşhisi, daha geniş alanların analizlerinin yapılması, genetik ve biyoteknolojik gelişmelerle üretilen tohumların daha verimli ve hastalıklara dirençli olması teknolojinin tarım alanında getirdiği değişiklikler arasında yer alıyor.

TEKNOLOJİ İÇİN EĞİTİM VERİYORUZ

Üreticilerin yeni teknolojilerin kendilerine sağlayacağı faydaları hakkında bilgi sahibi olarak geçiş yapmaları, uyum sağlamaları konusunda önemli bir etken. Bunun için de eğitim seminerleri ve çeşitli organizasyonlarla üreticilerin haberdar edilmesi ve bilinç düzeylerinin artırılması gerekiyor. Bizler PANKOBİRLİK ailesi olarak verdiğimiz düzenli seminer ve eğitimlerle çiftçilerimizi destekliyor ve son teknolojiden haberdar olmalarını sağlıyoruz. Tarımın sürdürülebilirliği sadece teknolojiyle değil, aynı zamanda güçlü bir iş birliği ile de mümkün. Bu noktada köylerdeki kooperatifler, muhtarlıklar, birlikler ve dernekler üzerinden ortak çalışma anlayışı benimsenmeli ve 'birlikten kuvvet doğar' anlayışı şiar edinilmeli. Örneğin, her çiftçinin ayrı ayrı büyük tarım makineleri almasına gerek yok. Birkaç köye hizmet edecek otomasyonlu büyük makineler, ortak kullanım ile çok daha verimli hale gelebilir. İş birliği ile çiftçilerimizin, gelişen teknolojiye çok rahat ulaşarak adapte olacağını düşünüyorum.

Ayrıca tarım sektörüne yönelik veri tabanının güncelliği ve doğruluğu titizlikle takip edilmesi gerekiyor. Kendisini sürekli güncelleyen bir tarım envanteri sistemi oldukça önemli. En küçük tarımsal işletmelerin bile işletme analizi, üretim analizi ve yatırım analizi yapılması konusunda Tarım ve Orman Bakanlığı denetiminde üniversitelerimiz, tarımsal kurum ve kuruluşlarımızın aktif sorumluluk alması sağlanmalı. Türkiye'nin en büyük tarımsal kooperatifi olarak atılacak adımlara tüm samimiyetimizle destek vereceğimizin bilinmesini isterim. Ülkelerin ve geleceğin eskimeyen tek mesleği tarımdır. Çalışarak üretiriz, üreterek güçleniriz.