USD

38.997
0.1%

EUR

44.2852
-0.29%

GBP

52.8476
-0.09%

ALTIN GR

4126.185
-1.43%

BIST 100

9273.74
-0.76%

Dünyanın rotasını çizen kadın Julia Simpson ile turizmin yeni çağı

Küresel turizmin pusulasını elinde tutan WTTC Başkanı & CEO'su Julia Simpson, Türkiye'nin oyunu değiştiren yükselişini ve sektörün yeni kodlarını açıklıyor: Sürdürülebilirlik, dijital dönüşüm ve krizlere direnç… Bu kodlar, rotayı geleceğe çeviriyor.

Dünyanın rotasını çizen kadın Julia Simpson ile turizmin yeni çağı

Küresel turizm sektörünün geleceğine yön veren isimlerden biri olan Dünya Seyahat ve Turizm Konseyi (WTTC) Başkanı & CEO'su Julia Simpson, Türkiye'ye yaptığı son ziyaretin ardından turizm sektörünün hem yerelde hem de küresel ölçekte nasıl dönüştüğünü, nasıl direnç kazandığını ve geleceğe hangi değerlerle yürüdüğünü tüm açıklığıyla ortaya koyuyor. Onun vizyonunda seyahat yalnızca bir endüstri değil; insanlığı birleştiren, ekonomileri dönüştüren ve gezegenin geleceğine yön veren bir güç. Julia Simpson, Türkiye'nin yükselişine ve sektörün dönüşümüne dair çarpıcı değerlendirmelerini paylaşıyor.

*Geçtiğimiz günlerde Türkiye'yi ziyaret ettiniz. Bu ziyaretin ardından, ülkemizin küresel turizmdeki mevcut konumunu nasıl değerlendiriyorsunuz? Sizi en çok etkileyen ne oldu?

Türkiye dikkat çekici bir yıl yaşıyor. Seyahat ve turizm sektörünün 2025 yılında ülke ekonomisine 5.2 trilyon TL'lik etkisi olması bekleniyor, bu da GSYİH'nın neredeyse yüzde 12'sine karşılık geliyor. Bu durum, Türkiye'yi küresel sahnede güçlü bir turizm merkezi konumuna yerleştiriyor. Beni en çok etkileyen şey, Türkiye'nin günümüz gezgininin aradığı her şeyi bir araya getiriyor oluşuydu. Türk Hava Yolları da bu konuda büyük bir rol oynuyor. Türkiye'yi, dünyadaki herhangi bir havayolundan daha fazla ülkeye bağlıyor ve bu bağlantı, turizm için hayati önem taşıyor.

*WTTC verilerine göre, pandemi sonrası küresel turizm sektörü yeniden büyümeye geçti. 2025 itibarıyla bu toparlanmayı nasıl yorumluyorsunuz? Hangi bölgeler öne çıkıyor?

Küresel olarak Seyahat ve Turizm sektörü, beklentilerin ötesinde bir performans sergilemeye devam ediyor. Sektörün 2025 yılında yüzde 6,7 oranında büyüyerek 11.7 trilyon dolar değere ulaşmasını bekliyoruz. Asya, yüzde 12,9'luk öngörülen büyüme oranıyla başı çekiyor. Asya'yı yüzde 7,4 ile Orta Doğu ve yüzde 6,5 ile Afrika izliyor. Avrupa da yüzde 5,1 ile iyi bir performans sergilerken, Amerika kıtası yüzde 1,5 ile daha ılımlı bir büyüme gösteriyor. Bu toparlanma, dünya genelinde seyahate duyulan güçlü iştahı yansıtıyor; gelişmekte olan pazarlar ise talebi yönlendirmede giderek daha merkezi bir rol üstleniyor.

*Türkiye'nin turizm sektöründe en fazla büyüme potansiyeli taşıyan alanları sizce hangileri? Ülkemizin küresel ölçekte rekabet gücünü artırması için hangi stratejik adımlar atılmalı?

Türkiye, üst düzey bir destinasyon olarak konumunu şimdiden sağlamlaştırmış durumda. Şimdi ise fırsat, ziyaretçi deneyimini çeşitlendirmekte ve daha az bilinen bölgeleri öne çıkarmakta yatıyor. Bu yaklaşım, ekonomik faydaların daha geniş kesimlere yayılmasını sağlarken, en çok ziyaret edilen alanlardaki baskıyı da azaltıyor.

Altyapı yatırımları da bu noktada kilit öneme sahip, özellikle kara yolu ağları ve dijital bağlantılar açısından. Mesele sadece daha fazla yere ulaşmak değil; gezgin için kesintisiz bir yolculuk deneyimi yaratmak. Rekabet avantajı da önümüzdeki yıllarda buradan doğacak.

*Sürdürülebilir turizm, WTTC'nin en önemli öncelikleri arasında yer alıyor. Türkiye gibi gelişmekte olan destinasyonların sürdürülebilirlik ilkelerini etkin şekilde hayata geçirebilmesi için hangi adımlara öncelik vermesi gerekiyor?

Öncelik, sürdürülebilir büyümeyi temelden inşa etmek olmalı. Bu da düşük karbonlu altyapıya yatırım yapmayı, sürdürülebilir havacılık yakıtlarına erişimi artırmayı ve doğal ve kültürel değerleri korumayı gerektiriyor. Turizm akışlarını daha iyi veri kullanımıyla yönetmek ve ziyaretçileri daha az bilinen bölgelere yönlendirmek, popüler noktalardaki baskıyı hafifletmeye yardımcı olabilir. Bu destinasyonların ayrıca uzun vadeli stratejiler oluşturmak için kamu-özel sektör iş birliğini güçlü şekilde tesis etmesi gerekiyor. Bu stratejilerin yerel dinamiklerle şekillenmesi, aynı zamanda küresel hedeflerle de uyumlu olması şart. Sürdürülebilirlik, sektörün her alanına entegre edilmeli; bir ek unsur olarak değil, temel yapı taşı olarak ele alınmalı.

*WTTC'nin 'Net Sıfır Yol Haritası' gibi küresel sürdürülebilirlik hedefleri ışığında, turizm sektörünün karbon emisyonlarını azaltması için uygulanabilecek pratik stratejiler nelerdir?

Net Sıfır Yol Haritamız tamamen pratik eylemlere dayanıyor. Türkiye özelinde bu, yenilenebilir enerji kullanımının hızlandırılması, turizm işletmelerinde atık ve su yönetiminin iyileştirilmesi ve hükümetlerin sürdürülebilir havacılık yakıtlarının üretimini teşvik etmesi anlamına geliyor. Bu çözümleri hayata geçirebilmek için kamu-özel sektör iş birliği hayati önem taşıyor. Ve en önemlisi, küçük işletmeleri de bu sürece dahil etmeliyiz; çünkü bu sektörün bel kemiğini onlar oluşturuyor ve dönüşüme ayak uydurmaları için desteğe ihtiyaçları var.

*Yapay zeka, dijitalleşme ve veri analitiği gibi teknolojik gelişmeler turizm sektörünü nasıl dönüştürüyor? Türkiye gibi destinasyonlar bu değişimlerden nasıl faydalanabilir?

Teknoloji, turizmi her seviyede dönüştürüyor. Rezervasyon sistemlerindeki yapay zeka destekli sohbet robotlarından, kalabalık yönetimi için kullanılan veri analizlerine kadar yeni bir çağa giriyoruz. Türkiye burada önemli bir fırsata sahip. Dijitalleşmeye yatırım yaparak, destinasyonlar akışları daha iyi yönetebilir, ziyaretçi deneyimlerini iyileştirebilir ve daha kişiselleştirilmiş yolculuklar sunabilir. Bu aynı zamanda KOBİ'ler için de güçlü bir araç; onların küresel kitlelere ulaşmasını ve eşit şartlarda rekabet etmesini sağlıyor. Teknolojiyi benimsemek artık bir seçenek değil, bir zorunluluk.

*WTTC'nin daha kapsayıcı ve dirençli bir seyahat vizyonu doğrultusunda, kamu-özel sektör iş birlikleri nasıl daha da güçlendirilebilir?

Türkiye'de kamu ve özel sektör arasında güçlü bir uyum olduğunu gördük. Bu da sürdürülebilir büyümenin en önemli nedenlerinden biri. İleriye dönük olarak bu iş birlikleri, yatırımı kolaylaştırma, beceri geliştirme ve sürdürülebilirliği hızlandırma konularına odaklanmalı. Politikalarda istikrar ve tutarlılık da çok önemli. Bu durum yatırımcı güvenini artırır ve sektörün uzun vadeli plan yapmasını kolaylaştırır.

*Pandemi, iklim olayları ve jeopolitik gerilimler gibi küresel krizler karşısında, ülkeler turizm sektörlerinin dayanıklılığını artırmak için hangi yapısal reformlara odaklanmalı?

Dayanıklılık, uyum sağlama becerisine bağlıdır. Hükümetler dijital araçlara, veri sistemlerine ve acil durum hazırlıklarına yatırım yapmalı. Kaynak pazarların ve ziyaretçi deneyimlerinin çeşitlendirilmesi, destinasyonları kesintilere karşı daha az kırılgan hale getirir. Türkiye güçlü bir dayanıklılık örneği sergiledi. Belirsiz dönemlerde bile cazibesini korudu. Ancak sektörün her zaman hazırlıklı olması gerekir; ister iklim değişikliği olsun, ister jeopolitik riskler... Uzun vadeli istikrar için bu şart.

*WTTC'nin 2025 ve sonrasına yönelik öncelikli gündem maddeleri nelerdir? Küresel seyahat ve turizmin geleceği için nasıl bir yol haritası öngörüyorsunuz?

Gündemimiz üç temel sütuna dayanıyor: Sürdürülebilir büyüme, dijital dönüşüm ve kapsayıcı istihdam yaratma... Seyahat ve turizm sektörünün 2025'te dünya genelinde 370 milyonun üzerinde kişiyi istihdam etmesi bekleniyor. Bu, geçen yıla göre yüzde 4'lük bir artış anlamına geliyor. Büyürken emisyonları azaltmayı, dijital uçurumu kapatmayı ve yeni nesil seyahat liderlerini güçlendirmeyi amaçlıyoruz. Sektör, küresel ekonomiden daha hızlı büyüyor. Bu da bize, sürdürülebilirlik ve ekonomik kapsayıcılık alanlarında öncülük etme fırsatı sunuyor.

*Son olarak Türkiye'deki turizm profesyonellerine, girişimcilere ve karar vericilere iletmek istediğiniz temel mesajlarınız neler olurdu?

Türkiye'nin küresel bir turizm lideri olmasındaki itici güç sizlersiniz. Sayılar zaten her şeyi söylüyor. Ancak her bir trilyon liranın, her bir işin, her bir ziyaretçinin arkasında tutku, yenilikçilik ve sıkı çalışma var. Mesajım basit: Devam edin. Yatırım yapmaya, yenilik üretmeye ve liderlik etmeye devam edin. Türkiye, dünyaya özgün ve unutulmaz deneyimlerin nasıl sunulacağını gösterdi. WTTC'nin Türk üyeleri -TÜRSAB'tan Coral Travel Group'a, Tura Turizm'e kadar- Seyahat ve turizmin gücünü ve iş birliği ruhunu yansıtıyor. Doğru strateji ve iş birliğiyle, önümüzdeki on yıl çok daha dönüştürücü olacak.

EN ÇOK OKUNANLAR