USD

-
-%

EUR

-
-%

GBP

-
-%

ALTIN GR

-
-%

BIST 100

-
-%

Ekonomi Haberleri

21 Kasım 2018 16:33

TÜSİAD Başkanı: Türkiye'nin yeni kalkınma hikayesi, 'sanayinin dijital dönüşümü' ile olacak

Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Erol Bilecik, Türkiye'nin kaderinin sanayinin dijital dönüşümüyle değişeceğini belirterek, "Ülke olarak zorlu bir dönemden geçiyoruz ancak daha güçlü ve daha mutlu yarınlara ulaşmaktan asla vazgeçmemeliyiz." dedi.

TÜSİAD Başkanı: Türkiye'nin yeni kalkınma hikayesi, 'sanayinin dijital dönüşümü' ile olacak

"Dijital Ekonomi ve Ötesi" temasıyla Sheraton Ankara Oteli'nde "35. Ulusal Bilişim Kurultayı" düzenlendi.

Bilecik, burada yaptığı konuşmada, 4. Sanayi Devrimi'nin dünya gündemine gelmesinden itibaren Türkiye'de de bilişim sektörünün öneminin daha iyi anlaşılmaya başlandığını söyledi.

Sektörün altın çağını yaşadığına ve bu alandaki teknolojilerin sürekli değiştiğine dikkati çeken Bilecik, şöyle devam etti:

"Zamanı yakalamanın yolu, hayal gücü, yaratıcılık ve yenilikçi iş gücüne yatırım yapmaktan geçiyor. Böylesine hızlı bir değişim ortamında, rekabet denilince artık ülke sınırlarını değil, küresel büyük resmi gören bir sanayiyi geliştirmeliyiz. Biz, Türkiye'nin çağa uygun yeni kalkınma hikayesinin, 'sanayinin dijital dönüşümü' üzerinden yazılacağına inanıyoruz. Küresel rekabet gücünün en belirleyici faktörü dijital dönüşümdür. Dijital dönüşümle dünya ticaretinde köklü dönüşümler yaşanıyor."

Küresel ticaretin hamurunda artık teknolojinin olduğuna işaret eden Bilecik, pastanın değiştiğini, Türkiye'nin de bu pastadan alacağı payın değişmesi gerektiğini dile getirdi.

Bilecik, dijital dönüşümün hızlı ve sürdürülebilir büyüme için bir fırsat olduğunu, bundan yararlanmak için de dijital teknolojilerden faydalanacak şekilde hazırlık yapılması gerektiğini bildirdi.

Bu çağda, bilimsel düşünen, sorgulayan, araştıran ve yorumlama becerisi olan gençlere ihtiyaç duyulduğunu vurgulayan Bilecik, "Yarının Türkiye'si için ilerici, özgürlükçü, yaratıcı ve sosyal sorumluluk niteliklerine sahip bireyler yetiştirmemiz birincil önceliğimiz olmalı. Ülke olarak zorlu bir dönemden geçiyoruz ancak daha güçlü ve daha mutlu yarınlara ulaşmaktan asla vazgeçmemeliyiz. Türkiye'nin kaderi, sanayinin dijital dönüşümüyle değişecek." diye konuştu.

"Dijital dönüşüme öncülük edilmesi gerekiyor"

Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi Başkanı Ali Taha Koç da teknoloji ve dijital dönüşüm alanında ülkelerin gelişmişlik düzeyinde büyük sıçramalara vesile olabilecek fırsatlar bulunduğunu dile getirdi.

Türkiye'nin teknolojik altyapısının güçlendirilmesine ve dijital alanda hak ettiği rekabetçi konuma getirilebilmesine büyük önem verdiklerini ifade eden Koç, Dijital Dönüşüm Ofisinin doğrudan Cumhurbaşkanlığına bağlı olmasının hızlı ilerlemek için fırsat olduğunu bildirdi. 

Koç, tüm bakanlıklarla iş birliği halinde çalışan Ofisin en önemli sorumluluğunun kamu, özel sektör ve toplumsal hayatın her aşamasında dijitalleşmenin sağlanabilmesi olduğuna işaret ederek, "Bu sorumluluk kapsamında, hem dijital devlet hem de siber güvenlik alanında üst düzey bir koordinasyon ve planlamayla kamu hizmetlerinde dijital dönüşüme öncülük edilmesi gerekiyor." dedi.

Veri mahremiyetine büyük önem verilmesi gerektiğine dikkati çeken Koç, ulusal ağ ve bilgi güvenliğinin sağlanmasına dönük çalışmalar yaparak, kritik altyapılarının korunmasını sağlamak zorunda olduklarını söyledi.

Koç, ülkenin siber kapasitesini artırmaya, siber istihbarat alanlarında faaliyetlerde bulunmaya ve bu süreci kurumlar arasında paylaştıracak politikalar üretmeye çalışacaklarını belirterek, şöyle konuştu:

"Ürettiğimiz politikaların daha sağlıklı yürütülebilmesi adına veri standartlaştırılması ve kamu veri sözlüğünün hazırlanması gibi çalışmalara da başladık. Yakın zamanda Kamu Veri Sözlüğü 1.0'ı yayımlayacağız. Ülkemizin dijital dönüşüm alanında rekabetçi konuma gelmesi için tam bir seferberlik halinde yerli ve milli teknolojilerimizi geliştirmeye gayret edeceğiz. Bulut mimari ve açık kaynak yazılım kullanımını merkeze alan bir ekosistemi hayata geçirmek zorundayız. Bu ekosistemin en önemli unsurlarından olan büyük veri analizi ve yapay zeka konularının ulusal çapta gerekli altyapısını tesis etmek de görevlerimizdendir."

Bilgi ekonomisinin temelinin, verinin işlenerek bir değere dönüştürülmesinden geçtiğini belirten Koç, dijital çağda sadece veriye değil, değer üretmeye de odaklı bir yönetim anlayışı ortaya koymaları gerektiğini bildirdi.

Koç, dijital ekonomi ve ötesinden bahsedilirken insan kaynağı ve yönetim anlayışının yanı sıra bilişim hukuku konusunda özgün çalışmalara ihtiyaç duyulacağını anlattı.

 

EN ÇOK OKUNANLAR