>Türkiye’nin ekonomiye katkı sağlayan en büyük firmalarından birisiniz. IT süreçlerinizi nasıl yönetiyorsunuz?

Benim de bu organizasyona dahil olduğum 1 yıllık süreç içinde Petrol Ofisi’nin IT’sini yeniden yapılandırdık. Organizasyon şeması, yapısı, akışı, kısacası her şeyi değişti. Önceden olan yapıyla şu anki yapı birbirinden çok farklı. Biz buradaki tüm IT süreçlerini, tamamen kendimiz geliştirdiğimiz ve adına Poogle dediğimiz bir sistemin üzerinde yönetiyoruz. “Biz Petrol Ofisi’nin Google’ı olmak istiyoruz” dedik. Buradaki amacımız, bizde her aradıklarını bulabilsinler. Her soru sorduklarında onlara yol gösterelim, inovatif şeyler koyalım. Petrol Ofisi’nin süreçleriyle ilgili bir şey aradıklarında her şeyi önlerine koyabileceğimiz kadar know-how’ımız olsun. Kendimize böyle bir vizyon edindik. Poogle’ın kendine özel süreçleri var. Bütün IT prosesleri, süreçlerinden taleplerine, vakalarından proje yönetimine kadar her şey burada yönetiliyor. IT’nin haftalık raporu dahil buradan çıkıyor. Bütün IT’nin uçtan uca aklınıza gelebilecek her prosesi bunun üzerine şu anda. Biz buradan her hafta yönetimle beraber raporlar çıkarıyoruz, ekrana yansıtıyoruz ve analizini yapıyoruz. Hedeflerimizi tutturup tutturmadığımıza, projelerdeki gecikmelere, vakaların çözümü kalitesine, tekrar eden konular var mı onlara bakıyoruz.

> Petrol Ofisi’nin dijital dönüşüm süreci ne zaman başladı?

Aslında Petrol Ofisi dijital bir şirket. Yani akaryakıt dünyasının dijital olmaması gibi bir durum yok. Çünkü işin ucunda EPDK var. EPDK diyor ki, her yarım saatte bir bana terminallerden satışlarını, terminale giren yakıtlarını, istasyonlardaki satışlarını plaka bazlı göndereceksin. Ne geldi ne gitti bilmek istiyorlar. Otomasyon bizim vazgeçilmezimiz... Buradaki sıkıntı dijital dünyadaki olgunluk seviyesi ve dijital dünyadaki konsolidasyon. Her yer dijital fakat birbirine entegre mi? Bunların toparlanması gerekiyor. Siz yakıt aldığınızda bile pompa otomatik kesiyor. Bunu bir yazılım yönetiyor ve bu bir dijitalleşme aslında. Terminalden tanka yakıt dolduğu anda diyor ki doldu, kesebilirsin. Sizin aracınızdaki yakıtı verebilmek açısından dijital olmak zorundayız. 

> Operasyonel süreçlerde yapay zeka, makine öğrenimi gibi yeni teknolojilerden faydalanıyor musunuz?

Bu konuyla ilgilenmeye yeni başladık. Biraz geçmişe bakarsak, biz devletten gelme bir kurumuz. Arkasından gelen ortaklık ve sonrasında bir satın alma yaşandı. Bu süreye kadar Petrol Ofisi devlete ait bir kurum gibi hareket etmiş. Biraz bürokrasiyle yönetilmiş. Geçmiş dönemlerde teknolojiye çok büyük yatırımlar yapılmamış. Birçok ürün eski yapısıyla kalmış. 15-20 yaşında ürünler var içeride. Yeni teknolojiye göre geliştirilmemiş sıkıntılı ürünler bunlar. Baktığımızda artık bunların hayatı sürdürmekte yeterli olmadığını gördüğümüz için bütün bu ürünleri değiştiriyoruz. Bazı yazılımlar dağınık yapılara dağılmış. Bunları toparlıyoruz, birleştiriyoruz ve konsolide ediyoruz. Biz aslında bir temizlik süreci geçirdik diyebilirim. Benim göreve geldiğim bu 1 yıl içinde günümüz teknolojisine uygun olmayan mevcut data center taşındı. Tamamen outsource edilerek Turkcell veri merkezine gitti. Disaster kuruluyor. Bir taraftan genel müdürlük binamız Maslak’tan Ümraniye’ye taşındı. Bu binanın taşınmasında IT’nin çok emeği var. Üçüncüsü telefon altyapısı değişti. Altyapıları toparladık. Şimdi de yazılımlara el attık. Bütün yazılımları yeniden yapılandırıyoruz. Bazılarını yeniden yazıyoruz, bazılarını konsolide ediyoruz. Dağınık yapıdakileri tek ürün üzerinde toparlıyoruz. Bunun yanında makine öğrenme süreci ile ilgili bir şeyler yapmaya başladık. Şu anda yakıt satışını tahminliyoruz. Nesnelerin interneti ve özellikle saha tarafında da birtakım projelere bakıyorum. IT’de 21 ayrı konu başlığında proje yürütülüyor şu anda.

> CRM verilerinizi nasıl muhafaza ediyorsunuz?

Biz şu anda Microsoft Dynamics kullanıyoruz. Ancak bunun bizim için yeterli olmadığını gördük ve yeniden yapılandırmak için CRM adı altında yeni bir proje başlatıyoruz. Bizim 2 tip müşterimiz var; hem son müşteri hem bayi. Bayi de bizim müşterimiz. Aynı zamanda biz devlet kurumlarına ve fabrikalara birçok yere yakıt satan bir kurumuz. Buralar da bizim müşterimiz. Polis teşkilatı da bizim müşterimiz olabilir, askeriye de bizim müşterimiz olabilir. Dağınık yapımızı Dynamics üzerinde yapılandırarak bunların hepsini çağrı merkezi ve web siteleriyle entegrasyonunu yapıp uçtan uca takip etmek istiyoruz. Akaryakıtı beğenmeyen müşteriler olabiliyor, motora zarar verdi diyor. Bu tip şikayetler için bizden bağımsız, direkt müşteriyle iletişim kuran, analizleri yapıp müşteriye bilgi veren laboratuvarlarla da çalışmaya başladık. Onlar da bu işin bir parçası oldular. CRM süreçlerine onları da dahil edip bu müşteri deneyimini birçok yerde tutmak istiyoruz. Gerekirse mobil uygulamanın üzerinden onlara bilgi vermek istiyoruz. Müşteri deneyimini artıracak bunun gibi projeler yapıyoruz. 

> 2019 yılına yönelik plan ve projeler neler?

2019 yılı için ilgilendiğimiz 21 tane proje var. Bunlar Petrol Ofisi’nin tamamen yeniden yapılandırılması için yapılan çalışmalar. Ben şirkete ilk geldiğimde McKinsey ile beraber bir değerlendirme çalışması yaptık. Onlardan bana IT’nin haritasını çıkarmalarını istedim. IT’nin eleman kalitesi ne durumda, ürün kalitesi, entegtasyonu, koordinasyonu, dijital dünyadaki olgunluk seviyesi ve güvenlikteki olgunluk seviyesi ne durumda? Haftalarca süren bir çalışma yaptılar ve tüm birimlerle görüşüldü. Ortaya bir tablo çıktı ve bu tablodan çıkan sonuçlara göre tekrar birçok konuyu ele alıp geleceği çıkarttık. Bu yıl bizim için yazılımların gözden geçirilmesi, düzenlenmesi ve yeniden yapılandırılması yılı. Önümüzdeki yıla adım atmak adına inovatif projelere de bu yılın ortasından itibaren bakmaya başlayacağız. 

> Uzun vadede Petrol Ofisi’ni nerede görmeyi hayal ediyorsunuz?

Petrol Ofisi aslında yakıt satıyor fakat Petrol Ofisi’nin yakıt satarken de başka birtakım işler yapabileceğini hayal ediyorum. İnsanlar yakıtlarını almaya gelirken başka ihtiyaçlarını çözebileceği bir yer olmasını diliyorum. Böyle bir ortamda da teknoloji anlamında bize çok proje çıkacağını düşünüyorum. Bizim CEO’muz şöyle der: “Akaryakıt altındır, biz altın satıyoruz.” Hiçbir insan yakıtı bitmeden yakıt almaktan hoşlanmaz çünkü cebinden para çıkışı olan bir iş bu. O deneyimi istasyonda artıracak bir yapı oluşturmak istiyorum. İnsanlar istasyona geldiklerinde bir sorununu daha çözsün.