Teknolojinin gelişmesi bugün pek çok sektörü olumlu yönde etkiliyor. Bulut bilişim sayesinde verilerimizi her yerden ulaşılabilir kılıyoruz, nesnelerin interneti bizim her daim bağlı kalmamızı sağlıyor. Kurumsal tarafta da iş süreçleri dijital bir ortama aktarılarak daha verimli bir ortam yaratılıyor. Fabrikalarda robotlar insan yükünü hafifletiyor, otomasyon sistemleri iş akışının çok daha kolay yürütülebilmesine olanak sağlıyor. Aslında bunların hepsini dijital dönüşüm başlığı altında adlandırıyoruz. Bugün şirketlerin rekabette geri kalmaması için yapması gereken en büyük yatırım dijital dönüşüm. SAP’nin yaptığı bir araştırmaya göre sektör lideri şirketlerin yüzde 80’i dijital dönüşümle kârlılığını artırdı. Bu oranın oldukça yüksek olması dijital dönüşümün aslında ne kadar gerekli bir adım olduğunu gözler önüne seriyor. Biz de farklı sektörlerden büyük markaların dijital dönüşüm yolculuğunu araştırdık ve onların dijital karnesini ortaya çıkardık…

SEKTÖRÜN İLK MOBİL UYGULAMASI

Teknolojik gelişmeleri yakından takip eden Kastamonu Entegre, özellikle son yıllarda bu alanda çok yönlü yatırımları hayata geçirdi. Değişen teknolojiye göre iş yapış şekillerini geliştirdiklerini ifade eden Kastamonu Entegre CEO’su Haluk Yıldız, dijitalleşme yatırımları hakkında şunları söylüyor: “Türkiye’de sektörün ilk mobil uygulaması olan ‘IDS 3D - Interior Design Studio’ ile ürün ve dekorlarımızı dijital platforma aktardık. Uygulamanın 3D kartela bölümünde, parke, tezgah, levha ve kapı yüzeyi başlıkları altında 400’ün üzerinde renk ve doku çeşidi üç boyutlu olarak yer alıyor. İstenilen ölçüde ekrana yansıtılabilen ürün ve dekorlar, uygulamanın dokunmatik özelliği sayesinde 360 derece döndürülerek kullanıcıya sunuluyor. Sanal showroom bölümü ise, seçilen mobilya, yüzey ve zeminlerde farklı ürünlerin denenebileceği, farklı kombinasyonların yaratılacağı mekanlar içeriyor.

Bu bölüm, kullanıcıların 3D kartela deneyimi sırasında seçtikleri ürünlerin, dekore edilmiş mekanlarda nasıl duracağını görmelerine ve istedikleri kombinasyonları yapabilmelerine olanak tanıyor. KEOPS programı (Kastamonu Entegre Optimum Planlama Sistemi) ile lojistik ve sevkiyat, üretim, satın alma, pazarlama, operasyon ve hizmet sunumu, sipariş ve talepleri karşılama konularında daha planlı, etkin ve sürdürülebilir bir sürecin oluşmasını amaçlıyoruz. Önümüzdeki süreçte hayata geçirmeyi planladığımız farklı projelerimiz de var. Örneğin, laboratuvarlarda gerçekleştirilen test sonuçlarının çalışanlarımız tarafından manuel olarak değil, otomatik olarak sisteme eklenmesini hedefliyoruz. Çalışmalarını sürdürdüğümüz bir diğer proje, otomatik kağıt ölçüm sistemini oluşturmaya odaklanıyor. Otomatik ölçüm ile oluşabilecek kayıpları ortadan kaldırmayı hedefliyoruz.”

TEKNOLOJİYLE GÜÇLENDİRİLMİŞ İŞ DÖNÜŞÜMÜ

Anadolu Grubu dijital dönüşümü, ‘teknolojiyle güçlendirilmiş bir iş dönüşümü’ olarak tanımlıyor. İş süreçlerinde dijital teknolojileri kullanarak yaptıkları verimlilik çalışmalarında pek çok önemli sonuç elde ettiklerini söyleyen Anadolu Grubu Bilgi Teknolojileri Koordinatörü Serkant Paker, bu yıla yönelik dijitalleşme yatırımlarını şöyle anlatıyor: “2019 yılında piyasa koşullarına yönelik verimliliği, etkinliği artıracak ve hızlı kazanımlar sağlayacağımız projelere öncelik vereceğiz. Bununla birlikte veriyi daha etkin kullanarak iş sonuçlarımıza etki edecek yetkinliklerimizi geliştirmeyi hedefliyoruz. Dijital teknolojilerin imkanlarını kullanarak kendi ürettiğimiz verileri dışardan elde ettiğimiz veriler ile zenginleştirme projelerine odaklanıyoruz. Müşterimizi 360 derece değerlendirerek değişen ihtiyaçlarını anlama ve bu sayede katma değerli ürün ve servisleri sunabilmek adına yeni teknoloji çözümlerini hayata geçireceğiz. İş dönüşüm çalışmalarının temel bileşeni olan bilgi teknolojileri altyapımızı hem platform hem tedarikçi bağımsız ve esnek bir yapıya dönüştürme amacıyla IBM ile stratejik iş birliği yaptık. Sonrasında başlattığımız teknoloji dönüşümü çalışmalarımız ile tüm altyapı mimarimizi sanallaştırma ve bulut teknoloji imkanları başta olmak üzere yeni teknolojileri kullanarak daha çevik bir hale dönüştürüyoruz. Dönüşüm çalışmalarımızı ve projeleri etkin olarak gerçekleştirebilmemiz için BT’nin bir şirket gibi yönetilmesi – (Run IT as a Business) ajandamızda yer alan önemli başlıklarımızdan biri.  Bu yönde BT organizasyonumuzun yetkinliklerini artırırken, BT yönetişim platformlarını hayata geçiriyoruz. Yine dönüşüm çalışmalarımıza büyük değer katacağına inandığımız dijital ekosistemimizi geliştirmek istiyoruz. Bu sebeple Türkiye’nin önde gelen üniversite ve teknokentlerinin yanı sıra girişim sermayeleri ve start-uplar ile iş birliktelikleri ve ortak çalışma modellerini de kurguluyoruz.”

DİJİTAL KUŞAK BANKACILIK

Son teknolojileri kullandıkları inovatif yaklaşımla sektöre yön veren projelere imza attıklarını belirten DenizBank Genel Müdür Yardımcısı Umut Özdoğan, dijitalleşmenin de çok uzun süredir bu stratejinin vazgeçilmez bir parçası olduğunu söylüyor. Özdoğan, dijital bankacılık yaklaşımlarıyla ilgili şu bilgileri veriyor: “Dijitalleşmenin en önemli göstergelerinden biri 2012 yılında kurulan ‘dijital kuşak bankacılık’ birimimiz. Günümüzde bu ekip dijital pazarlama, iş geliştirme, dijital ödeme sistemleri, fintech bankacılığı, inovasyon yönetimi, ekosistem bankacılığı ve en yeni ekibimiz robotik ve yapay zeka uygulama merkezi birimlerini bünyesinde barındırıyor. Son yıllarda odaklandığımız mobile-first stratejimiz doğrultusunda, 2018 yılında bankacılık uygulamamız MobilDeniz’i yeniledik. Yakın zamanda uygulamamız ticari müşterilerimize de hizmet vermeye başladı. Dünyanın ilk handsfree ödeme imkanı sunan, Türkiye'de ilk defa banka hesabı bulunmayan kullanıcılara cep telefonundan para gönderme imkanı sağladığı fastPay 7 yaşında. Bu yıl Belbim ile gerçekleştirdiğimiz iş birliğimiz ile fastPay kullanıcıları hiçbir masraf ödemeden, diledikleri zaman diledikleri yerde sadece kartlarını telefona dokundurarak istanbulkart yüklemelerini kolayca yapabiliyorlar. Yakında 17 ilde daha bu kolaylığı hayata geçireceğiz. Robotlardaki son gelişmeleri yakından takip ederek bankacılık alanında dijital işgücünü bünyemize dahil etmek üzerine projelerimizi hayata geçirmeye başladık. Robotik süreç otomasyonu ile birlikte operasyonlarımızda tekrar eden işleri robotlara vererek süreçlerimizi daha güvenli, daha hızlı ve etkili yürütüyoruz. Blockchain’den sanal asistanlara, nesnelerin internetinden 5G’ye ve yapay zekaya, oyunlaştırılmış mobil uygulamalardan VR ve AR uygulamalarına yönelik gelişimlerin çığır açar nitelikte olacağını öngörüyoruz.”

KUTUP YILDIZI YÜZDE 100 DİJİTAL GELECEK

Bir bankanın dijitalleşmeye direnç göstermesinin günümüzde mümkün olmadığını söyleyen QNB Finansbank Genel Müdür Yardımcısı Mehmed Kürşad Demirkol, bu yıl hayata geçirecekleri dijital yatırımlarla ilgili şu bilgileri veriyor: “Çok yakında organizasyonumuz içinde yeni fikir ve teknolojilerin sürdürülebilir iş modellerine dönüşmesine destek olmayı kendine misyon edinmiş, farklı disiplinlerden insanların bir araya geldiği inovasyon odaklı bir ekip kurduk. Bu oluşumla birlikte, sektöre yeni ürün ve uygulamalarla girmek üzere çalışıyoruz. Ek olarak, Türkiye ve dünyadaki fintech ekosistemlerinde varlığını göstermeye başlayan girişimlerle birlikte çalışarak hem onların büyümesine yardımcı olmayı hem de bizimle farklı şekillerde iş birliği yapacak yolları bulmayı hedefliyoruz. Gelişen teknolojinin bir yansıması olarak yapay zeka, büyük veri, akan veri analitiği gibi teknolojileri yoğun olarak kullandığımız ve yakın zamanda lansmanlarını yapacağımız çok önem verdiğimiz yenilikçi projelerimiz var. Bu projelerimiz, hem mevcut müşterilerimizin bankacılık deneyimlerini daha fazla dijitale taşıyacak; hem de yöntemi, kapsamı itibariyle sektörde ses getirecek ve yine bir ilk olacak. Bu projelerimizin geçmişte olduğu gibi müşterilerimizi mutlu eden, hayatını kolaylaştıran uygulamalar olmasını sağlamak da öncelikli hedeflerimiz arasında yer alıyor. Yakın zamanda müşterilerimizin hayatına girecek olan Q, bu projelerden biri. Q, bankaların müşteriler ile iletişim şeklini kökünden değiştirecek bir finansal zeka uygulaması. Q sayesinde müşterilerimiz bankacılık işlemlerini hatırlamak zorunda kalmayacak, Q onların yerine takip edip hatırlatacak. Kutup yıldızımız olan yüzde 100 dijital gelecek için çalışıyoruz.”

10 YIL ÖNCE BAŞLAYAN DİJİTAL YOLCULUK

Bankanın dijital yolculuğunun yaklaşık 10 yıl önce başladığını söyleyen Kuveyt Türk Genel Müdür Yardımcısı Aslan Demir, 

dijitalleşme ile ilgili odaklandıkları konuları şu şekilde aktarıyor: “Bu dönem için odaklandığımız konulardan birini kişiselleştirilmiş bankacılık deneyimleri oluşturuyor. Müşteri güvenliğinin her zamankinden daha önemli olduğunu göz önünde bulundurarak kişiye özel biyometrik çözümleri bankacılık süreçlerimize kazandırmak üzere çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bunun yanı sıra chatbot ve ses teknolojileri gibi teknolojik çözümlere yönelik değer üretmeyi önceliklerimizden biri olarak belirledik. KOBİ ve kurumsal müşterilerimizin dijital kanallarımızda yaşadıkları tüm deneyimleri artırmak için de özellikle internet şubemizde çeşitli yenilikler yapmayı planlıyoruz. Diğer taraftan, ‘kağıtsız bankacılık’ ile ilgili gelişmeler, önümüzdeki dönemlerde dijital bankacılığın öneminin artmasına sebebiyet verecek. Biz de bu süreçte, kullanıcılarımızın çok daha rahat bir dijital bankacılık deneyimi yaşaması için elimizden gelen tüm teknolojik gayreti gösteriyoruz. Dijital dönüşüm programımız kapsamında çalışmalarını sürdürdüğümüz Robotik Süreç Otomasyonu ise robot teknolojilerle olan çalışmalarımızın bir örneğidir. Bu proje kapsamında ilk etapta özellikle manuel, birbirinin tekrarı ve öngörülebilen işleri yazılım robotlarına yaptırıyoruz. Bu çalışmaların bize zaman, maliyet, iş gücü ve süreç kalitesi anlamında kazanımlar sağlayacağını öngörüyoruz. Kuveyt Türk olarak bugüne kadar pek çok ilke imza attık. Bunlardan biri de kısa bir süre önce hayata geçirdiğimiz Açık Kaynak Kodlu Bankacılık projesidir. Projeyle birlikte kodlarımızın bir kısmını fintech ve start-up ekosistemine açtık. İlk etapta 30 kaynak kod açtık. Bu sayı giderek artıyor. Böylece dünyanın herhangi bir yerinden bu kaynak kodlara erişilebilecek, yazılımcılar açık kaynak kodlarımızı inceleyip test edebilecek, geliştirip katkıda bulunabilecek. Kısacası projemize ait bir topluluğa sahip olabileceğiz.”

BÜTÜNÜYLE DİJİTALLEŞEN BANKA STRATEJİSİ

Stratejilerini bankanın bütünüyle dijitalleşmesi üzerine kurduklarını söyleyen Albaraka Türk Genel Müdür Yardımcısı Hasan Altundağ, dijitalleşme çalışmalarını şöyle anlatıyor: “Satış pazarlamamadan operasyonel faaliyetlere, insan kıymetlerinden kültürel değişime varıncaya kadar birçok alanı içeren konularda dijital dönüşüm programı yürütüyoruz. Çalışmalarımızdan özetle bahsedersek, dijital kanallarımızda yürüttüğümüz birçok proje var. Mobil şubemizi bir platform olarak yeniledik. İçerisinde chatbot, sesli işlem, biyometri gibi birçok yenilik mevcut. Bu kapsamda iş birliklerine önem veriyoruz. PTT ile yaptığımız anlaşma ile müşterilerimiz, 3 bin 500’ün üzerindeki PTT ATM’lerinden para çekme, para yatırma gibi işlemlerini ücretsiz olarak gerçekleştirebiliyor. Fintechlerle iş birliği içerisindeyiz. Yakın zamanda dijital kanallarımızdan 7x24 EFT hizmetini müşterilerimize sunma konusunda son aşamaya geldik. Bankamız bünyesinde girişimcileri desteklemek üzere Albaraka Garaj’ı kurduk. Burada özellikle dijital alanda birçok proje yürüyor. Ayrıca yurt dışında yaşayan müşteriler için geliştirdiğimiz bir dijital bankacılık uygulamamız var. Adı Insha. Bu kapsamda yeni çalışmalarımız devam ediyor. Bazı operasyonel süreçlerimizde robotları kullanmaya başladık. Bu konu ile ilgili olarak da çalışmalarımız devam edecek. Banka olarak stratejimiz bütünüyle dijital bir banka olmak. Dijitalleşmeyi kendi başına bankadan bağımsız yürüyen ayrı bir kulvar olarak görmüyoruz. İş yapma biçiminden, süreçlerine kadar organizasyonunun dijitalleştiği bir yapıya geçmeyi hedefliyoruz.”

3 ÖNEMLİ BAŞARI ÖYKÜSÜ

Geçtiğimiz yıl dijitalde yaptıkları işlerle offline ve online platformların birliktelik gücünü gösteren 3 önemli başarı öyküsüne imza attıklarını söyleyen Koçtaş Pazarlama Direktörü Efe Çapar, projeleri şu şekilde açıklıyor: “Kasım-Aralık 2018’de yaptığımız Facebook kampanyalarımız ile etkileşime geçen müşterilerimiz ve aynı tarihlerde dijitalden ve mağazadan alışveriş yapan Koçtaş kartlı müşterilerimizi analiz ettik. Ortak paydada buluşan kişilerin online ve offline platformlardaki hareketlerini inceledik. 
Sonuçlara baktığımızda, yaptığımız reklam yatırımının tam 60 katı ciro elde ettiğimizi gördük. Bu kampanyamızla, Facebook’un dünya çapında Türkiye’den yayınlanan ilk ve tek başarı hikayesi olduk. Facebook’a çok benzer bir çalışmayı Google ile de gerçekleştirdik. Dijital reklamımızı gören veya tıklayanlar arasından herhangi bir Koçtaş mağazasına yakın bir koordinatta bulunanların alışveriş hareketlerinin analizini gerçekleştirdik. Bu başarımızı Google’ın, dünya çapında birçok sunumunda başarılı örnekleri arasında gösterdiğini biliyoruz. Ekim 2018’de geleneksel İndirimin Kralı kampanyamız kapsamında yaptığımız iletişimle etkileşime geçen kullanıcıları, Oracle ile yaptığımız iş birliği sayesinde Facebook ve Instagram’da farklı görsellerle tekrar hedefledik. Sonuç olarak reklam yatırımımızın 19 katı gelir elde ettik. Kullanıcıların her seferinde farklı görsellerle karşılaşarak kurgulanan bu uygulama, dünyada ilk kez denendi.”

YENİ NESİL PERAKENDE TEKNOLOJİLERİ

Koçtaş IT ve Ar-Ge Direktörü Uğur Serkan Taşkın ise dijitalleşme yatırımları hakkında şu bilgileri veriyor: “Analitik altyapılara dayalı yapay zeka ve makine öğrenmesi, yatırım yaptığımız konular arasında olacak. Bu projeleri hayata geçirebileceğimiz bulut altyapılara geçiş, siber güvenlik ve sürekli erişilebilir bir altyapı ise yatırımlarımızı yoğunlaştıracağımız diğer alanlar olacak. Bu yatırımlarımızın yanı sıra Ar-Ge merkezimizde devam eden yeni nesil perakende teknolojilerinin geliştirilmesine yönelik yatırımlarımız devam edecek. Robot teknolojileri, sensörler, dijital etiket, ses ve görüntü işleme bu teknolojiler arasında öne çıkıyor.”