Dergi
Sizin markanız nasıl kokuyor?
Bir ürünü satın alırken en çok neye dikkat ediyoruz? O ürünün sağlamlığına mı yoksa görüntüsüne mi? Peki ya kokusu? Aslında farkında olmadan yaptığımız ilk tepki, aldığımız şeyi burnumuza doğru götürmek… Son dönemde markalar da bunu fark etti ve imza kokularını yaratmaya başladı. Türkiye’de bu kavram henüz yeni olsa da, özellikle perakende alanında markalar, mağazalarında kendi özel kokularını kullanıyor. Bu bağlamda kokusal pazarlama ve kurumsal koku kavramı son dönemin en ilgi çekici konuları
Koku, duyularımız içinde en sadık olanı... Günde ortalama 23 bin defa alıp vermemize rağmen koku üzerine yapılmış çalışmalar ise çok fazla değil. Alınan kokuyu ifade ediş şekilleri bile insandan insana çeşitlilik gösteriyor. Üstelik, herhangi bir kokunun yarattığı etki, her insan için aynı değil. Öyle ki, bir kişinin çok sevdiği bir koku, bir diğeri için dayanılmaz derecede kötü olabiliyor…
Koku, böylesine çetrefilli bir varlığa sahip. Peki iş dünyası koku kavramını nasıl kullanıyor? Bahsini geçirdiğimiz şey, güzel kokmaktan ziyade markaların kurumsal kokusu. Yani o kurumun imza kokusu… Kokunun pazarlama üzerindeki etkisi çok fazla. Türkiye’de de şirketler, son dönemde bu konuya ağırlık vermeye başladı. Her ne kadar yılın belli dönemlerinde bazı markalar, farklı kokulara yönelse de, özellikle perakende şirketlerinin kokusal imza kullandıklarına şahit olmaya başladık. Türkiye’de henüz yeni olan bu sektörün ileriki dönemde daha fazla büyümesi beklenirken, kokusal pazarlama da tüketiciler üzerindeki satın alma alışkanlıklarını önemli ölçüde değiştirebiliyor…
