•Faaliyet gösterdiğiniz alanlar nelerdir?
2019'da faaliyetlerimizi üç marka altında yürütmeye başladık. Savunma alanındaki çalışmalarımızı Asisguard markasıyla, akıllı şehir teknolojilerine yönelik faaliyetlerimizi ise AsisCity markası altında sürdürüyoruz. Siber güvenlik alanındaki faaliyetlerimizi derinleştirmek üzere ise bu yıl dünya çapında güvenlik yazılımları geliştiren Zemana ile ortak olduk. Şehir popülasyonlarının artmasıyla ortaya çıkan sorunlara teknolojiyle çözüm üretmeye odaklandığımız 'akıllı şehirler' alanında 81 ilde hizmet veriyoruz. Ağırlıklı olarak belediyelere hizmet verdiğimiz bu alandaki hizmet yelpazemiz; akıllı ulaşım sistemleri, güvenli şehir çözümleri, akıllı bilet, elektronik ücret toplama sistemi, araç takip sistemleri, geçiş kontrol sistemleri, kişi sayma sistemleri gibi pek çok farklı otomasyon sisteminden oluşuyor. Asisguard’la ise savunma alanındaki projelerimize hız kesmeden devam ediyoruz. Askeri kara araçları için geliştirdiğimiz elektronik sistemlerin yanı sıra güvenlik operasyonlarında kullanılmak üzere geliştirdiğimiz drone ailemiz de öne çıkan ürünlerimiz arasında yer alıyor. Elektro-optik sistemlerimiz ile sınır güvenliği konusunda önemli projelerde çalışmalar yapıyoruz. Bir kısmı ülkemizde ilk olan milli sistem çözümlerimiz ile Türk Silahlı Kuvvetleri, Kolluk Kuvvetleri ve diğer dost ülke envanterlerine girmeyi hedefliyoruz.
• Sektörünüzde Türkiye’deki ve dünyadaki konumunuzu nasıl anlatırsınız?
Akıllı şehir teknolojilerine yönelik çözümlerimizi Türkiye’nin dört bir yanına ulaştırdık. Toplu taşıma elektronik ücret toplama sistemleri konusunda yüzde 40’lık payla bugün pazar lideriyiz. 16’sı büyük şehir olmak üzere toplam 63 bölgede hizmet veriyoruz. Yurt dışında ise ulaşım çözümlerimizle Yunanistan’dan Portekiz’e, Pakistan’dan Türkmenistan’a kadar farklı ülkelerde faaliyetlerimiz bulunuyor. Savunma alanındaki ürünlerimizde ise önceliğimiz ülke savunmasına katma değer yaratmak. Uluslararası ihracat politikası devletlerarası ilişki ve garantileri kapsamında ilerlediğinden öncelikli hedefimiz; TSK envanterinde ürünlerimizin yer alması. Halihazırda askeri kara araçlarında kullanılmak üzere geliştirdiğimiz elektronik sistemler şu anda, 2019 yılında entegrasyonu tamamlananlar dahil olmak üzere, 500 adede yakın kara aracı üzerinde envantere girdi ve aktif olarak kullanılıyor. 'Drone’larımızın envantere girilmesi yıl sonunda tamamlanacak. TSK envanterinde bulunan ve kullanılan ürünlerimizin ihracatları noktasında devletimizin desteği ile çalışmalarımız devam ediyor. Siber güvenlik alanında ise ürünlerimiz 135'in üstünde ülkede kullanılıyor. Özellikle antimalware alanında sunduğumuz çözümler, dünya tarafında kabul ediliyor ve kullanılıyor. Yapay zeka üzerine yaptığımız çalışmalarda büyük bir ses getireceğimize inanıyoruz. Faaliyet gösterdiğimiz bütün alanlarda, sektöre özgün ve ileri teknoloji ürünler sunuyor ve alanında öncü bir şirketler olma yolunda kararlı adımlarla ilerliyoruz.
• Fark yaratan ürünleriniz hakkında bilgi verir misiniz?
Hem akıllı şehirler hem de savunma alanında bugüne kadar öncü projelere imza attık. Akıllı şehirler alanında sadece Türkiye’de değil Avrupa ve dünyada ilk olma özelliği taşıyan projelerimiz bulunuyor. Toplu ulaşımda NFC kullanımı sağladığımız, yani ulaşımda mobil ödemeyi mümkün kılan sistemi Türkiye’de ilk kez Şanlıurfa’da biz hayata geçirdik. Samsun’da gerçekleştirdiğimiz ‘Toplu Ulaşımda Bonus Trink Kredi Kartı Entegrasyonu’ projemiz ise Avrupa çapında bir ilkti. ‘Ulaşım Araçlarına Engelsiz Erişim’ üzerine çalıştığımız TÜBİTAK projemiz de bu kapsamda saymamız gereken önemli çalışmalarımızdan. Aynı şekilde kişi sayma sistemlerimiz ve otobüslerde kullanılmak üzere araç içi güvenlik sistemi olarak geliştirdiğimiz ‘black box’ da sunduğumuz hizmetler arasında öne çıkıyor. Askeri kara araçları için geliştirdiğimiz elektronik sistemler; araç içi konuşma sistemi, sürücü bilgi sistemi, video yönetim sistemi ve 360 derece görüntüleme sistemi gibi ürünlerden oluşuyor. 360 derece görüntüleme sistemi içerisinde yer alan VNIR kamera, askeri kara araçlarında far ve benzeri herhangi bir aydınlatmaya gerek duymaksızın güvenli sürüş sağlıyor. Songar ve Salgur’dan oluşan bir drone ailemiz bulunuyor. Sahip olduğu özelliklerle Türkiye’de benzeri olamayan Songar, ilk milli silahlı drone sistemi... Yakın bir zamanda Türk Silahlı Kuvvetleri’nin envanterine girecek. Zemana ile son olarak, internet çağında ortaya çıkmış en büyük tehditlerinden olan 'deepfake' teknolojisine karşı bir yazılım geliştirdik. Yapay zeka teknolojisiyle manipüle edilen dijital içeriklerin ve sahte videoların tespit edilmesini sağlayan online yazılımımız dünyada bir ilk.
• 2020 ve sonrası için yeni yatırım alanlarınız neler olacak?
2019 yılı yeni stratejiler benimsediğimiz, bu kapsamda önemli adımlar atarak iş birlikleri geliştirdiğimiz ve yenilikçi ürünlerimizi pazara sunduğumuz hareketli ve verimli geçen bir yıl oldu. Önümüzdeki dönemde de çözüm odaklı hizmetlerimizle büyümeye devam edeceğiz. Halihazırda süren faaliyetlerimiz kapsamında daha da gelişmiş ürünler ortaya çıkarırken, birikimimizi değerlendirebileceğimiz farklı alanlara yönelme konusunda süreçler devam ediyor. Özellikle finans alanında yeni girişimlerimiz olacak. Bu konuda çalışmalara başladık.
• Şirketin ortaklık yapısı ve mali durumu hakkında söylemek istedikleriniz var mı?
2018’de 150 milyon TL olan ciromuzu bu yılın sonunda 300 milyon TL’ye çıkarmayı hedefliyoruz. Şu an yüzde 20 olan ihracat payımızı da 2020 yılında yüzde 50’ye yükseltmeyi planlıyoruz. Türkiye’deki konumuzu güçlendirirken, Kuzey Afrika, Arap Yarımadası, Hindistan ve Çin’e kadar geniş bir coğrafyaya yayı lan hedef pazarlarımızdaki faaliyetlerimizi artırmak da önceliklerimiz arasında yer alıyor.