USD

-
-%

EUR

-
-%

GBP

-
-%

ALTIN GR

-
-%

BIST 100

-
-%
Dr. Deniz  Gökçe

YAZARLAR

4.10.2016 16:13:00

Bazı işler kolay değil

Son günlerde çıkan çok ilginç petrol haberleri var. ABD ve İngiltere’nin Libya petrolünün piyasaya sürülmesi için organizasyon yaptıkları ve 21-22 Eylül tarihlerinde ilk petrol satışını yaptırdıkları konuşuluyor. Libya’dan çıkartılıp ihraç edilen petrol, günde 300 bin varil yerine üç misli olan potansiyeline gelirse, petrol fiyatları yine aniden düşebilir

Son günlerde çıkan çok ilginç petrol haberleri var. ABD ve İngiltere’nin Libya petrolünün piyasaya sürülmesi için organizasyon yaptıkları ve 21-22 Eylül tarihlerinde ilk petrol satışını yaptırdıkları konuşuluyor. Libya’dan çıkartılıp ihraç edilen petrol, günde 300 bin varil yerine üç misli olan potansiyeline gelirse, petrol fiyatları yine aniden düşebilir

 

Uzun zamandan beri petrol fiyatlarının biraz artmasını sağlamak isteyen, Suudi Arabistan ve İran başta olmak üzere ve bazı OPEC ülkeleri de anlaşmaya çalışıyorlardı. Financial Times ise neden anlaşamadıklarını aşağıdaki özet yazı ile anlatıyor. İran, Suudi Arabistan ile bir türlü anlaşma yapamıyordu. İran’ın enerji bakanı B.N. Zanganeh, ülkesinin üretiminin günde 4 milyon varilin üstüne çıkmasını görmeden üretimini kısmak istemediğini, anlaşmak için ön şart olarak gündeme getiriyordu. Bu da iki ülke arasında gerilim yaratıyordu. Suudi Arabistan ise günde bir milyon varil üretim azalması yapmaya, İran da katılırsa,  razı olmaktaydı. Bu anlaşmanın gerçekleşmesi için günde 4 milyon varilden fazla üretim yapmaya çalışan İran’ın üretiminin günde 3.6 milyon varil büyüklüğünün altında kalması gerekiyordu.

 

SUUDİ ARABİSTAN PETROL ÜRETİMİNİ KISMAYA İLK KEZ RAZI OLUYORDU

 

Hâlbuki bu azaltmaya esas gönüllü olan taraf yani Suudi Arabistan Krallığı ise kabaca 100 milyar dolar kadar bütçe açığı olan bir ülkeydi. Suudi Arabistan, tasarruf yapabilmek için bakanların maaşlarını ve de kamu sektörü ödemelerini yüzde 20 azaltmaya karar vermişti. Petrol üretimini kısmaya da ilk kez razı oluyordu. İran ise yıllardır Batı tarafından engellendiğinden üretim yapamamıştı ve bu nedenle de tüm OPEC üretiminin yüzde 13 kadarına gelmeden üretimi durduramayacağını gündeme getiriyordu. OPEC’in şu andaki toplam üretimine göre yüzde 13, kabaca 4.2 milyon varile geliyordu. Bu da İran’ın günde daha 600 bin varil ek petrol  üretmesi demekti. Bu nedenle de enerji bakanı B.N. Zanganeh, İran’ın bugünlerde anlaşma yapma niyetinde olmadığını vurguluyordu.

 

İKİ ÜLKENİN TUTUMU ÜRETİM  ARZINI ARTIRABİLİR

 

Tabii bu durum, petrol fiyatlarını aşağıya indirir. Çünkü iki ülkenin tutumu üretim arzını artıracak demek. Ham Brent petrolü ise bu durum ortaya çıkınca, derhal 1.78 dolar aşağıya inerek varil başına 45.67 dolara indi. Bu durumda ise petrol fiyatının yükselmesi yıl sonunun ötesine kalmaktaydı. Bu durumda Suudi Arabistan, büyük petrol ülkeleri ile anlaşma yapmaya başladı. Örneğin, Rusya ile anlaşma yapılmaya çalışıldı. Ama çok da kötümser olunmaması gerek. Çünkü petrol fiyatları konusunda fiyatı artırıcı bir karar, eğer İran razı edilebilirse, kasım ayındaki resmi toplantıda gündeme gelebilirdi. Bu nedenle de Suudi Arabistan Rusya’yı konuya dâhil etmeye çalışıyordu. Ancak son günlerde çıkan çok ilginç petrol haberleri de var. ABD ve İngiltere’nin Libya petrolünün piyasaya sürülmesi için organizasyon yaptıkları ve 21-22 Eylül tarihlerinde ilk petrol satışını yaptırdıkları konuşuluyor. Libya’dan çıkartılıp ihraç edilen petrol, günde 300 bin varil yerine üç misli olan potansiyeline gelirse, petrol fiyatları yine aniden düşebilir. Tabii Libya’da Kaddafi sonrasında işler karışmıştı. Ama önce İbrahim Jathran adlı biri devletten para isteyip alamayınca Libya’nın limanlarını kapattı. Petrol ihraç edilemedi. Daha sonra ise General Khalifa Haftar adlı kişi limanlara el koydu. Ancak ABD ve İngiltere duruma müdahale etti. Bu müdahale sonrası limanlar açıldı ve 21-22 Eylül tarihlerinde, ilk defa Libya 1.3 milyon varil ham petrol ihraç etti. Şimdi eğer Libya’nın ihracatı devam ederse ve günde 1 milyon varili aşarsa, İran ve Suudi Arabistan dâhil her ülke ‘üretimi kısmaya ve daha düşük fiyata razı olmaya mecbur olur’ deniyor.

DİĞER YAZILARI