Novo Nordisk, 97 yıldır alanında lider global bir sağlık şirketidir. Bu tecrübemizle diyabet, obezite, hemofili, büyüme hormonu eksikliği ve hormon replasman tedavisi konularında insanlara yardımcı oluyoruz. Şirketimiz, İskandinavya’nın en büyük ve pazar değeri olarak dünyanın 6’ncı büyük ilaç firması. En büyük hissedarımız Novo Nordisk Vakfı’nın, dünyanın en büyük vakfı olmasıyla gurur duymaktayız. Bir vakıf şirketine ait olmak, insani ve bilimsel amaçlı çalışmalara geniş kapsamda destek vermemizi sağlıyor. Dünyada Ar-Ge çalışmalarına en çok bütçe ayıran firmalar arasında yer alıyoruz. Ar-Ge’ye ayırdığımız pay her yıl bütçenin %12’sine ulaşıyor. Bu misyonla, öncelikle Tip 1 diyabeti kök hücre tedavisi ile tamamen yok etmek, akıllı tabletlerle Tip 2 diyabeti tedavi etmek ve çağımızın en yaygın sağlık sorunlarından biri olan obezitenin hızlı ilerleyişini yavaşlatmak için çalışıyoruz. Diğer yandan, Türkiye’yi bölgesel üretim, ihracat, lojistik, yönetim ve klinik araştırmalar üssü haline getirme stratejisine odaklandık. Yatırım projemiz için global onayımızı aldık. İlgili devlet kurumlarıyla görüşmelerimiz ise devam ediyor.

YATIRIMI TÜRKİYE’YE ÇEKMEK İSTİYORUZ

Birçok ülke, dünyanın lider insülin üreticisi Novo Nordisk’in üretiminin bir bölümünü kendi ülkelerine getirmek istiyor. Biz de bu zor dönemde Novo Nordisk Türkiye olarak bir adım öne çıkmak, yatırımı kendi ülkemize çekmek için çalışıyoruz. 2018 yılından beri bu uğurda devletimizin değişik organlarıyla görüşmelerimiz devam ediyor. Bu yarışta Türkiye olarak diğer ülkelerin önüne geçebilmek ve projeyi bir an önce hayata geçirebilmek hayali ile çalışıyoruz. Koronavirüs dolayısıyla ötelenen sürecin bir an önce sonuçlanması ve bu fırsatı kaçırmamak için her gayreti gösteriyoruz.

DİJİTAL ÇÖZÜMLERİMİZ VE SALGINLA MÜCADELEMİZ DEVAM EDECEK 

Biyoteknolojik ürünlerimiz ve geleceğe yön veren tedavilerimizle, günümüzün en büyük sağlık sorunlarından olan diyabeti yenmek ve obeziteyi değiştirmek misyonuyla çalışıyoruz. Dünyada Tip 2 diyabeti olan 30 milyondan fazla insan her gün insülin kullanıyor. Tip 1 diyabetliler ise ömür boyu yaklaşık 65 bin kez enjeksiyon yapıyor. Akıllı insülin kalemleriyle başladığımız bu yolda yeni dijital çözümler geliştiriyoruz. Haftada 1 kez uygulanan insülinler ile ilgili çalışmalarımız güzel sonuçlar veriyor. Yakın gelecekte hastaların kullanımına sunmayı hedefliyoruz. Periferik damar hastalıkları, non-alkolik yağlı karaciğer hastalığı (NASH), orak hücreli anemi ve Alzheimer gibi yeni tedavi alanlarında geçmişten gelen yoğun peptit hormon bilgi ve tecrübemizi kullanarak geniş bir klinik araştırma programını tüm dünyada yürütmekteyiz. Novo Nordisk Vakfı salgınla mücadele çalışmalarına dünyada 57 milyon TL’den fazla katkıda bulundu ve diyabet hastaları için uluslararası yardım kuruluşlarına ücretsiz insülin bağışladı. 2020 sonuna kadar geçerli bu program bağışı toplamda 26 milyon TL’ye ulaşıyor. Türkiye’de ise Araştırmacı İlaç Firmaları Derneği (AİFD) ve Sağlık Bakanlığı’na nakit ve ihtiyacı olan hastanelere de medikal malzeme bağışları olarak toplamda 1 milyon TL kaynak aktardık