USD

-
-%

EUR

-
-%

GBP

-
-%

ALTIN GR

-
-%

BIST 100

-
-%
Zeynep  Arhon

YAZARLAR

7.09.2016 16:22:00

Tarım Okulları

Karamsar gelecek senaryoları bir yana, şehirli insanın doğa ile buluşma arzusu, bu tür eğitim programlarının ve tarımı bünyesine gerçek anlamda entegre eden okulların yaygınlaşmasını sağlayacak.

 

Aşırı iklim olaylarının küresel çapta gıda krizine yol açacağı tahmin ediliyordu. Tahminler doğru çıktı. 2016 yılında, yüzyılın en sert kuraklığını yaşayan Afrika ülkeleri birbiri ardına ulusal felaket ilan etti. Venezuela’da açlığın ulaştığı boyut halkı protesto yürüyüşlerine, hatta hayvanat bahçelerindeki hayvanları çalmaya yönlendirdi. Gelişmiş ekonomilerde ise (sürekli yükselen gıda fiyatlarına rağmen) tarımsal mahsulün en az üçte biri, dev süpermarket zincirlerinin 'estetik' beklentisini karşılamadığı ve yeterince 'mükemmel' görünmediği için çöpe gitmeye devam ediyor. Dengesi bozulan iklim ve su döngüsü, çoraklaşan toprak, büyüyen insan nüfusu, verimsiz dağıtım ağları ve israf... Gerçekleri yan yana koymak ve gıda krizinin normalleşeceği sonucuna varmak zor değil. Gıda krizinin şekillendireceği gelecekte bir avuç toprakta tarım yapabilmek son derece makbul bir yetkinlik olacak. Kendi kendine yetebilen mahallelerde, modern gıda ağlarına bağımlılığı devam eden mahallelere göre daha fazla huzur, daha yüksek yaşam kalitesi bulunacak. Bu vizyonun eğitim sistemindeki yansımaları görülmeye başlandı. Çin’den sonra Birleşik Devletler’de çocukları tarım alanında eğitecek okullar tasarlanıyor. San Francisco’da açılacak Golden Bridges ilköğretim okulunun mimari planı geçtiğimiz ay paylaşıldı. Plana göre okulun damının tamamı tarıma uygun bahçe şeklinde düzenlenecek. Yapıyı çevreleyen geniş bahçe de eklendiğinde okul yeşil alanı andıracak. Öyle ki gökyüzünden bakıldığında yapıyı görmek neredeyse mümkün olmayacak. Okulun tasarımı sürdürülebilir mimari alanında adı sıkça geçen Natoma Architects tarafından yapıldı. Öğrenciler Golden Bridges okulundan mezun olduklarında aileleri için sebze-meyve bahçesi tasarlayacak, ekip biçecek ve tarım faaliyetinin sürekliliğini sağlayacak seviyede bilgiye ve deneyime sahip olacak. Golden Bridges okulunun öncü ekibi yaklaşık iki yıldır projenin hayata geçirileceği alanda çocuklar ile buluşuyor ve alanı ekim-dikim faaliyeti için kullanıyor. Okulun eğitim programı ekipten ve çocuklardan alından geribildirim ile son haline getiriliyor. Türkiye’de büyük şehirlerin ilköğretim okullarında ve yuvalarında da tarım bahçeciklerine sık sık rastlıyoruz. Ama bu seviyede eğitim dünyada bir ilk. Karamsar gelecek senaryoları bir yana, şehirli insanın doğa ile buluşma arzusu, bu tür eğitim programlarının ve tarımı bünyesine gerçek anlamda entegre eden okulların yaygınlaşmasını sağlayacak. Çocuklar söz konusu olduğunda arzunun ötesinde, gereklilikten bahsedilebilir. Boş saatlerini dışarıda oynamak yerine dijital ekranların başında geçiren şehirli yeni nesil dikkat eksikliği ve hiperaktivite problemleri ile cebelleşiyor. Doğa içinde zaman geçirmenin bu problemleri çözmeye yardımcı olduğu bilimsel olarak kanıtlandı. Bulgulardan haberdar olan ebeveynler için tarım okullarının sunduğu fayda çocuklara gıda bağımsızlığı kazandırmanın ötesinde.

 

San Francisco’nun en sevdiğim mahallelerinden olan Mission’da açılacak okulu görmeyi sabırsızlıkla bekliyorum. Böyle bir okulun dünyanın en yenilikçi şehirlerinden birinde, o şehrin de en liberal mahallesinde konumlanmasına şaşırmıyorum. Benzer projeler hiç şüphesiz, uzun vadeli geleceği düşünebilen şehirlerde tekrarlanacak.

DİĞER YAZILARI