USD

-
-%

EUR

-
-%

GBP

-
-%

ALTIN GR

-
-%

BIST 100

-
-%

Yaşam

09 Ekim 2012 09:42

BIG Data

BIG Data

BIG Data


Bilgi çağından siber çağa geçiyoruz, şahane! Artık yeniçağdayız, dijitalleşiyoruz, harika!  Derken aslında bir taraftan da “yeni dertlerimiz var, eyvah!” demiş oluyoruz... Web’deki interaktivite ve sosyal ağlarla ölçülemez bir artışla çoğalan bilgi ve onun paylaşım trafiğine kısaca BIG Data deniyor. Yani koskocaman bilgi… Her şeyimiz, kişisel+kurumsal tüm gizli, önemli, kıymetli özel, bilgi; dijital sinyallerle gürül gürül, oradan oraya, BIG Data olarak, başıbozuk akıp gidiyor. Onca değerli detay ya yok oluyor ya da siber korsanların, haydutların eline düşüyor! Bu da iki alanda zorluk+tehdit ve güç+fırsat yaratıyor:

1- Bilgi madenciliği: Pazarlama, satış, iş geliştirme, Ar-Ge vb. için son derece değerli bilgilerin BIG Data’dan bulunması, ayıklanması,  işlenmesi ve gerçek data’ya dönüştürülmesi önümüzdeki zamanlarda şirketlerin en önemli meselesi olacak. Sosyal medyadaki her bir post, tweet, anket, beğeni, yorum, paylaşım, takipçi, vb. iş geliştirmek için müthiş bilgiler içermesine rağmen, henüz iş zekası entegrasyonları, Social-CRM uygulamaları yetersiz hatta yok denecek seviyelerde.
Şirketlerin sadece sosyal medyada kampanya yapmaya değil, ‘dijitalleşme stratejilerini’ oluşturmaya da odaklanması, kaynak ayırması gerek…

2- Bilginin korunması, saklanması: Otoriteler, hemen her ülkede ve bizimkinde, izleme kameraları, GPS gibi teknolojilerin, yöntemlerin kişisel suçlarda önemli azalmalara sebep olduğunu açıklıyor. Ancak siber suçların da ters orantı ile hızlanarak ve çeşitlenerek arttığı belirtiliyor. Bundan sonraki en önemli sıkıntılarımız hiç kuşku yok ki ‘siber tehlikeler, siber suçlar’ alanlarında olacak… Tıpkı bina güvenliğini sağlayan özel, kiralık ekipler gibi özel siber güvenlik ekipleri kurulacak. Her şirket ‘güvenlik açıklarını’ IT departmanından daha profesyonel ve işi bu olan kurumlarla  saptamalı.  Bu alanın önemli firmalarından Symantec’in  ‘Honeystick Projesi - http://goo.gl/Gv8k8‘ çok ilginç. İçinde önemli şirket bilgilerinin de olduğu 50 cep telefonu kasten kaybediliyor, bir yerlerde unutuluyor. Özel bir sistemle bulanların ne yapacaklarını saptamak üzere telefonlar izleniyor. Bulunduklarında, haber verenlerin oranı %50. Ancak bulanların %96 sı mutlaka kurcalıyor. Sosyal medya ve e-mail mesajlarını okuyor. Kurumsal bilgilerin özellikle insan kaynakları, maaş vb. ayırt edici başlıklı olanlarını ise hiç kaçırmıyor.

# HASHTAG KÜLTÜRÜ VE BİR DE $ CASHTAG
Hashtag’lemek, kelimelerin önüne pound işaret olan # sembolünün konulması. Twitter’da yaygınlaştı. Önüne # konmuş kelimeler arandığında o konudaki tüm tweet’lerin, söylenenlerin bir seferde listelenmesi yepyeni bir iletişim disiplini yarattı. Reklam, pazarlama, araştırma, anket, eğlence, toplumsal ya da belli konularda buzz yaratmak, kışkırtmak, ‘TT = Trend Topic’ olmak gibi pek çok konuda en pratik yöntemlerden biri oldu. Bu yüzdendir ki TV programlarının alt ekranlarında sürekli #hashtaglenmis kelimeler görmektesiniz. Hiç kuşku yok # kültürü başka alanlarda da “bak buna dikkat et” demenin standart işareti haline gelecek. #lemek kurumlar ve markalar için stratejik iletişim inceliklerinden biri olacak. Bu yazımda http://goo.gl/5YBVJ anlattığım gibi; Twitter, borsaya bağlı şirketleri takip etmek isteyenler için geliştirilen hashtage (#) benzer ‘Cashtag’ isimli yeni bir özelliği  kullanıma  açtı. Başında  $  işareti bulunan şirket sembolüne tıkladıkları zaman kullanıcılar, aynı hashtagde (#) olduğu gibi, cashtagledikleri şirket hakkındaki tüm yazışmalara ulaşabiliyorlar. Örneğin  bir  tweet´te  $AAPL’a  tıkladığınızda,  doğrudan  Apple  hakkındaki  tüm  yazışmalara  ve mentionlara yönlendiriliyorsunuz. Hashtaglerinize dikkat edin… Dijital dünyada, search/arama sonuçlarında etkisi artıyor, artacak…

EN ÇOK OKUNANLAR