USD

-
-%

EUR

-
-%

GBP

-
-%

ALTIN GR

-
-%

BIST 100

-
-%

Sektörler

11 Kasım 2025 15:37

Magnasand, doğanın gücünü giyilebilir sağlık teknolojisine dönüştürüyor

Türkiye merkezli sağlık teknolojileri girişimi Magnasand, doğal kaynaklardan elde ettiği manyetik siyah kumu modern üretim teknikleriyle birleştirerek medikal destek ürünlerinde dünyada bir ilke imza atıyor.

Magnasand, doğanın gücünü giyilebilir sağlık teknolojisine dönüştürüyor

2019 yılında 5 milyon dolarlık yatırım sermayesiyle kurulan Magnasand, kısa sürede sağlık teknolojileri alanında dikkat çekici bir konuma ulaştı. Cirosunun yüzde 15'ini Ar-Ge'ye ayıran şirket, kas ve eklem sağlığını koruyan, ödem kaynaklı ağrıları ve uyuşmaları azaltan medikal destek ürünleriyle öne çıkıyor. Marka, 2026 yılı sonuna kadar Türkiye genelinde bin satış noktasına ulaşmayı ve 10 ülkeye ihracat gerçekleştirmeyi hedefliyor.

BİLİM VE DOĞANIN KESİŞİMİNDE BİR YENİLİK: MAGNASAND

Magnasand, sağlık ve konforu bir araya getiren yenilikçi yaklaşımını bilimsel temeller üzerine kuruyor. Doğal kaynaklardan elde edilen manyetik siyah kum, modern üretim teknolojileriyle birleşerek insan vücuduna uygun giyilebilir ürünlere dönüşüyor.

İçeriğinde bulunan magnetit ve zengin mineraller sayesinde vücudun manyetik dengesini desteklemeyi amaçlayan marka, şu anda Türkiye'de satışta olmasının yanı sıra Yunanistan'da distribütörlüğe de sahip. 2026 yılına kadar Avrupa başta olmak üzere farklı pazarlarda konumlanmayı planlayan Magnasand, yaşam kalitesini artırmayı merkeze alan bir ürün ailesiyle büyümesini sürdürüyor.

BİLİMSEL TEMELLİ DOĞAL TERAPİ ÜRÜNLERİ

Ergonomik tasarıma sahip dizlik, dirseklik, omuzluk, sırtlık, boyunluk, eldiven, bileklik, bellik, bandana, topukluk ve çorap gibi ürünleriyle Magnasand, kullanıcılara doğal ve konforlu bir rahatlama sunuyor. Günlük yaşamda kolayca uygulanabilen bu ürünler, uzun süreli Ar-Ge çalışmaları sonucunda geliştirildi.

Bilimsel analizler, sertifikalar ve klinik testler; Magnasand'ın kas-iskelet sistemi ağrıları, romatizmal rahatsızlıklar, dolaşım bozuklukları ve ödem kaynaklı ağrılar gibi pek çok konuda doğal destek sağladığını ortaya koyuyor.

"DOĞADAN ALDIĞIMIZ ŞİFAYI TEKNOLOJİYLE ERİŞİLEBİLİR HALE GETİRİYORUZ"

Magnasand Genel Müdürü Emre Gökmen, markanın çıkış noktasını anlatırken "Binlerce yıllık geçmişe sahip manyetik siyah kumun mineral zenginliği bizim için yalnızca bir ilham kaynağı değil; aynı zamanda bilimsel bir keşfin başlangıcı oldu. Magnasand olarak bu doğal mucizeyi modern üretim teknolojileriyle birleştirerek herkesin günlük yaşamında kolayca faydalanabileceği medikal destek ürünleri geliştirdik" ifadelerini kullandı.

Bu vizyonun yalnızca ürün geliştirme değil, yaşam kalitesini yükseltme hedefi taşıdığını vurgulayan Gökmen, her ürünün insan anatomisine uygun tasarımı ve yüksek mühendislik gücüyle hem konforu hem de sağlığı bir arada sunduğunu belirterek, "Biz doğadan aldığımız şifayı teknolojiyle erişilebilir hale getiriyoruz ve giyilebilir sağlık ürünleri üreterek yaşam kalitesini artırmak istiyoruz" sözleriyle açıklamasını tamamladı.

"TOPRAKLARIMIZIN ŞİFALI GÜCÜNÜ DÜNYAYLA PAYLAŞMAK İSTEDİK"

Magnasand Yönetim Kurulu Başkanı Ali Çetmen, markanın kuruluş hikayesini kişisel bir deneyim üzerinden paylaşarak, "Uzun süredir üzerinde çalıştığımız bu ürünler Ar-Ge ve mühendislik ekiplerimizin yoğun emeğiyle hayata geçirildi. Ben her ürünün en iyi kullanıcısıyım. Vücudumda yıllarca süren ağrılardan Magnasand sayesinde kurtuldum; aradığım şifa aslında kendi topraklarımızdaymış" dedi.

Bu deneyimden yola çıkarak markayı hayata geçirdiklerini ifade eden Çetmen, her bir ürünün ergonomik formu, özel kumaş yapısı ve insan anatomisine uygun tasarımıyla hem konforu hem de verimliliği ön planda tuttuğunu vurguladı. Magnasand'ın yalnızca bir medikal destek markası olmadığını dile getiren Çetmen, "Topraklarımızın şifalı gücünü tüm insanlığa sunan ulaşılabilir bir ürün ortaya koyduk" diyerek sözlerini sürdürdü.

"İNANMADAN YER ALMAM, MAGNASAND İNSANLIĞA HİZMET EDİYOR"

Markanın kurucu ortaklarından sanatçı Hülya Avşar, projedeki motivasyonunu anlatırken "İnanmadığım hiçbir projenin içinde olmam. Ancak bu ürünün hem rakipsiz oluşu hem de insanlığa hizmet etmesi ve doğanın gücünü taşınabilir hale getirmesi beni etkiledi" açıklamasını yaptı.

Magnasand'ın insan odaklı yaklaşımını kendi yaşam felsefesiyle örtüştürdüğünü belirten Avşar, "Spor hayatımın ayrılmaz bir parçası. Bedenine özen göstermek, insanın kendine verebileceği en güzel hediyelerden biri. Magnasand da bu anlayışla örtüşen bir yapıyla hareket ediyor. Ayağını burkan bir çocuktan siyatik ağrısı çeken bir yetişkine kadar herkesin evinde bu doğal terapiden faydalanabilmesini istiyoruz" diyen sanatçı, bu yaklaşımın markanın temel felsefesini oluşturduğunu ifade etti.

BİLİMSEL OLARAK KANITLANMIŞ DOĞAL DESTEK

Magnasand ürünlerinin etkileri, İstanbul Medipol Üniversitesi iş birliğiyle gerçekleştirilen çift kör, plasebo kontrollü klinik çalışma ile bilimsel olarak kanıtlandı. 200'den fazla kişiyle yapılan araştırmada, manyetik siyah kum uygulaması yapılan grupta diz, bel, el ve eklem ağrılarında anlamlı iyileşmeler gözlendi.

Tedavi öncesi ağrı skorlarının 7-8 seviyelerinden 4 seviyesine kadar gerilediği, romatizmal ağrılar, karpal tünel sendromu ve migren şikayetlerinde de benzer azalmalar olduğu belirlendi. Bu sonuçlar, Magnasand'ın yalnızca mekanik destek değil, içerdiği mineraller sayesinde hücresel düzeyde etki gösterdiğini ortaya koyuyor.

"ÜNYE'NİN MANYETİK KUMU, GELENEKSEL BİLGİYLE BİLİMİ BULUŞTURUYOR"

İstanbul Medipol Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Mahmut Tokaç, araştırma sonuçlarını değerlendirerek, "Gerçekleştirdiğimiz çalışmalar, halk arasında uzun yıllardır rahatlatıcı etkisiyle bilinen Ünye siyah manyetik kumunun bu ününü destekler nitelikte. Bu doğal materyalin kullanıldığı ürünlerle yapılan klinik deneyler, uyku kalitesinde ve stres seviyelerinde anlamlı iyileşmeler sağladı" dedi.

Tokaç, doğanın sunduğu zenginliklerin bilimsel yöntemlerle işlendiğinde insan yaşamına büyük katkılar sunduğunu vurgularken, Magnasand'ın bu açıdan özgün bir örnek oluşturduğunu belirtti.

2026'YA GİDERKEN HEDEF: 1.000 SATIŞ NOKTASI VE 10 ÜLKE

Magnasand, 2026 sonuna kadar Türkiye'nin tüm bölgelerinde 1.000 satış noktasına ulaşmayı ve Avrupa başta olmak üzere en az 10 ülkeye ihracat gerçekleştirmeyi planlıyor. Marka, bu hedef doğrultusunda hem Ar-Ge yatırımlarını hem de uluslararası iş birliklerini artırmayı sürdürüyor.

Doğanın gücünü bilimle birleştiren yaklaşımıyla Magnasand, medikal destek ürünlerinde yerel kaynaklı bir inovasyon hikayesi yazıyor.

EN ÇOK OKUNANLAR