Spor, artık yalnızca fiziksel bir aktivite değil; insanın kendini keşfetme biçimlerinden biri. Bugün markalar sadece ürün değil, değer, aidiyet ve yaşam tarzı da sunuyor. Bu dönüşümün Türkiye'deki güçlü örneklerinden biri SPX. Yıllar içinde doğayla kurduğu bağ, markanın kimliğini şekillendirmiş. Şehirde yaşayan insanlara doğanın özgürlüğünü hissettiren bu çizgi, markanın bütün hikayesinin özünü oluşturuyor. SPX CEO'su Barış Andırınlı, markanın 35 yılı aşkın yolculuğunu, spor kültürünün Türkiye'deki gelişimini ve yeni dönemin beklentilerine nasıl yanıt verdiklerini anlatırken, "Bizim ilhamımız doğanın kendisi" diyerek hem geçmişe hem geleceğe ışık tutuyor.

DOĞADAN İLHAM ALAN BİR MARKA KİMLİĞİ

SPX'in Türkiye spor perakendesindeki konumunu değerlendiren Barış Andırınlı, markanın 35 yılı aşan tecrübesiyle sektörün gelişimini birebir gözlemlediğini ifade ediyor. "Tüketim alışkanlıklarının, yeni kuşak tüketicilerin ve inovatif ürün anlayışlarının endüstriye etkilerini eş zamanlı gördük" diyen Andırınlı, SPX'in bu süreçte farklı tüketici gruplarına ulaşabilme esnekliğine sahip olduğunu belirtiyor. SPX'in her zaman kitlesini dışarıya çağıran, onlara yeni deneyimler vadeden ve doğaya bağlılığını koruyan bir marka olduğunu vurgulayan Andırınlı, yerel ve ulusal açık hava etkinliklerinde hedef kitleyle sık sık bir araya geldiklerini söylüyor. "Kalıcı başarıya ulaşmak isteyen her markanın bir ilham perisi olmalı. SPX'in esin kaynağı ise doğanın kendisi" sözleriyle Andırınlı, doğayı ve özgürlük hissini işlerinin merkezine koyduklarını belirtiyor. Sporun özündeki amatör ruhu kaybetmeden profesyonel bir yaklaşım sergilemenin markayı farklı kıldığını paylaşıyor.

ÇOK MARKALI YAPI, ÇOK SESLİ DENEYİM

Çok markalı bir perakende yapısının büyük sorumluluk getirdiğini belirten Andırınlı, çok sayıda markayı sunmanın, çok sayıda insanı memnun etmekten geçtiğini anlatıyor. Bunun yolunun da müşteriyi anlamaktan, güvenlerini kazanmaktan ve geri bildirimlere açık olmaktan geçtiğini söylüyor.

Her mağazayı bir deneyim alanı olarak tanımlayan Andırınlı, ürün ve marka çeşitliliğinin bu deneyimin merkezinde olduğunu ifade ediyor. Bugün SPX mağazalarında; kış sporlarının efsanesi Rossignol, su sporlarının ikonik markası Billabong, outdoor performansın güçlü temsilcisi Jack Wolfskin, genç-outdoor tarzını yansıtan Quiksilver ve günlük yaşam stilinin temsilcisi Routefield gibi markaların yer aldığını vurguluyor.

Kadın odaklı Roxy, EMU Australia ve Sweaty Betty gibi markalarla ürün gamını çeşitlendirdiklerini; doğa sporlarında performans arayan tüketicilerin ise Merrell ve Saucony için SPX mağazalarında buluştuğunu aktarıyor. Andırınlı, "Aynı zamanda Puma, Adidas, Skechers ve Asics gibi ana akım markaları da sunarak tüketiciye hem yenilik hem güven alanı yaratıyoruz" diyor.

Tüketiciye en büyük katkılarının, onların ihtiyaçlarını tam karşılayan ama aynı zamanda yeni markalarla tanıştıran bir seçki sunmak olduğunu belirtiyor.

YENİ KUŞAK, KİŞİSELLEŞTİRİLMİŞ DENEYİM ARIYOR

Türkiye'deki müşteri beklentilerinin artık global eğilimlerle paralel ilerlediğini söyleyen Andırınlı, "Tüketiciler kişiselleştirilmiş ürünler ve çok yönlü kullanım arıyor" ifadesini kullanıyor.

Bu noktada athleisure kavramının önemine dikkat çeken Andırınlı, "Artık insanlar 'herkese değil, bana özel ürün öner' diyor. Markaların tasarımdan üretime kadar bireysel tercihleri anlaması gerekiyor" diyor. Sürdürülebilirlik boyutunun da giderek belirleyici hale geldi. Bu bağlamda Andırınlı, Z kuşağının ürünleri uzun ömürlü ve verimli kullanmak istediğine dikkat çekiyor. "Bugün artık spor salonu ile iş yerinde aynı ayakkabıyı giymek normalleşti. Bu bile önemli bir dönüşüm. Buna geri dönüştürülmüş materyallerle üretilen özel koleksiyonları da eklemek gerekiyor" diyerek, artık insanların tüketime değil, sürdürülebilirliğe öncelik verdiğini ifade ediyor.

DİJİTAL VE FİZİKSEL KANALLAR BİR BÜTÜN

Dijital satış kanalları ile fiziksel mağazaların birbirini tamamladığını söyleyen Andırınlı, "Müşterilerimiz hem spx.com.tr'de hem de mağazalarımızda aynı ürün çeşitliliğine ve marka deneyimine ulaşabiliyor" diyor. Ayrıca online satın alınan bir ürünün mağazadan teslim alınabildiğini, dijital altyapı sayesinde müşterilerin anlık stok bilgisine erişebildiğini belirtiyor. Andırınlı, "İyi tasarlanmış bir entegrasyon, hem marka hem müşteri açısından birçok kolaylık sağlıyor" sözlerinin yanı sıra; fiziksel ve dijital alışveriş deneyimlerini entegre biçimde ele aldıklarını, böylece tutarlı, hızlı ve güvenilir bir müşteri deneyimi sunduklarını da vurguluyor.

YENİ TREND: DOĞAYA DÖNÜŞ VE HİBRİT DENEYİMLER

Spor perakendesinde öne çıkan yeni trendleri değerlendiren Andırınlı, fiziksel aktivitelerin dijital olanaklarla entegrasyonunun giderek önem kazandığını söylüyor. "Giyilebilir teknolojilerin sportif aktivitelerle bütünleşmesi dikkate değer" diyen Andırınlı, özellikle pandemi sonrası dönemde insanların doğaya dönme isteğinin güçlü şekilde sürdüğünü belirtiyor. Andırınlı, "Spor perakendeciliğinde bu amaçla tasarlanan ürünlerin ağırlığı artıyor. Yapay zeka destekli uygulamalar da yeni dönemin belirleyici araçlarından biri haline geliyor" derken bu durumun hibrit etkinlikleri de öne çıkardığını paylaşıyor.

YENİ PAZARLARA AÇILAN GÜÇLÜ BİR BÜYÜME PLANI

SPX'in 60'ın üzerinde mağazası bulunduğunu belirten Andırınlı, bu sayıyı 2026 sonunda 100'e çıkarmayı hedeflediklerini söylüyor. "Daha fazla mağaza ve etkinlikle daha geniş bir kitleye ulaşmak istiyoruz" sözleriyle Andırınlı, yıl boyunca düzenlenen Merrell Belgrad Ultra, Troya Yarı Maratonu ve SPX Pickleball Cup gibi organizasyonlarla aktif yaşam kültürünü desteklediklerini vurguluyor.

Bu etkinliklerin her yaştan insanı harekete geçirdiğini, yeni spor dallarıyla tanıştırdığını ve eğlenceli rekabet ortamı yarattığını belirtiyor. SPX'in uluslararası alandaki ilk adımlarını Gürcistan ve Kazakistan'da attıklarını hatırlatan Andırınlı, "Yeni hedefimiz, Yakın Doğu ve Orta Doğu'daki pazarlara açılmak. Bu bölgelerin de yolculuğumuzun bir parçası olmasını istiyoruz" sözleriyle markanın gelecek vizyonunu paylaşıyor.