Tarım teknolojilerinin geleceğine dikkat çeken ION Academy Kurucusu Ali Rıza Ersoy, önemli bir çağrıda bulunuyor: "Dünyanın tarım üzerinde çalışan dijital göçebe gençlerini ülkemize, özellikle Urla Yarımadası'na çekebiliriz. Uygun şartları sağlarsak hangi Güney Afrikalı ya da Finlandiyalı genç gelmek istemez ki? Tarımın bir Silikon Vadisi neden olmasın? Köylü, inek, tezek diye küçümsüyoruz ama gerçek şu: Yakında dünyanın en prestijli mesleği çiftçilik olacak. Türkiye'de çiftçilerin yaş ortalaması 57. 3-5 yıl sonra çiftçi bulamayacağız. Peki ne yiyeceğiz?" Ersoy, tarımın dönüşümünü şöyle özetliyor: "Gıda güvenliği, iklim değişikliği ve artan nüfus gibi dev sorunlara yapay zeka artık hızlı ve verimli çözümler sunuyor. Akıllı tarım ya da tarım 4.0 dediğimiz bu dönüşüm, geleneksel yöntemlerin çok ötesine geçti. Toprak analizi, iklim, bitki sağlığı, ürün rotasyonu... Tüm bu değişkenleri bir arada değerlendirip çiftçiye doğru zamanda doğru kararı sunuyoruz."
"BİTKİ HASTALIKLARI ERKEN TEŞHİS EDİLİYOR"
Yapay zeka tabanlı görüntü işleme teknolojilerinin sahadaki kritik rolünü anlatan Ersoy şöyle devam ediyor: "Drone ve kameralarla alınan görüntüler bir yapay zekadan geçiyor ve hastalık daha ortaya çıkmadan tespit edilebiliyor. Bu sayede ekonomik kayıplar azalıyor, kimyasal ilaç kullanımı düşüyor. Hava durumu tahminleri ve toprak nem analizleri, sulama zamanlarını optimize ediyor. Su, artık kıt bir kaynak. Onu boşa harcayacak lüksümüz yok." Geleceğin tarım araçlarına gelince... Ersoy, bu noktada şu yorumda bulunuyor: "GPS ve yapay zeka destekli traktörler artık insansız bir şekilde tarlayı süpürüyor, ekiyor ve hasat yapıyor. Bu sadece büyük çiftlikler için değil, küçük üreticiler için de devrim. Mobil uygulamalar açısından bakacak olduğumuzda ise çiftçi artık cep telefonundan tüm analizlerini, önerilerini ve uyarılarını alabiliyor." Ersoy, yapay zekanın zinciri baştan sona dönüştürdüğünü belirtiyor: "Talep tahminleri, tüketim zamanları, lojistik akışları... Yapay zeka algoritmaları sayesinde artık ürünler ne zaman, nerede ve ne kadar tüketilecek biliyoruz." Ersoy, bu sistemin israfı azalttığını ve ürünlerin pazara 'en taze şekilde' ulaşmasını sağladığını söylüyor.