Cogito House Kurucusu, Strateji Tasarımcısı ve Uzmanı Aydın Adrian Bahar, şirketler için inovasyon kültürünün yol haritasını Platin Dergisi Aralık 2025 sayısında oluşturdu:
Küresel iş dünyası, tıpkı hayatın diğer alanları gibi, tarihin en radikal dönüşümlerinden birinin içinden geçiyor. Yapay zekanın hayatımıza hızlı şekilde dahil olması ile sanattan tarıma, sağlıktan iş dünyasına her alan derinden etkilendi. Ölçekleri farklı olsa da bu dönüşümü ilk defa yaşamadık. Daha önce IoT, bulut bilişim, açık inovasyon ve hatta internetin yaygınlaşması döneminde dahi birbirine benzer şekilde desenler gördük. Yeni beliren teknolojilerin hayal ettirdikleri ile paralel giden hamle belirsizliği içinde rekabet avantajı sağlama paniği yaşıyoruz. Daha önce olduğu gibi şimdi de böyle sisli anlarda ilk çağrılan kavram 'inovasyon' oluyor. Çünkü kendini yeni gösteren gelişmeler içerisinden geçmişin başarısızlıklarını bir nebze unutturacak ve yeni avantajlar sağlayabilecek 'yeni fikirler' imdada çağrılıyor. Şu ana kadar öğrendiklerimiz bize inovasyona dair açıklamaların uygulama için yeterli olmadığını gösteriyor.
İNOVASYON PARADOKSU: KONUŞULUYOR AMA YAPILAMIYOR
İnovasyonun kritik olduğu konusunda fikir birliği var, ancak konuşulan ile uygulanan arasındaki boşluk büyüyor. Küresel araştırmalar belirsiz ve rekabetçi iş dünyasında inovasyonun sürdürülebilir büyüme için vazgeçilmez olduğunu söylüyor. NTT DATA Innovation Index 2023'te yöneticilerin yüzde 96'sı inovasyonu büyümenin temel kaynağı olarak görüyor ancak sadece yüzde 21'i inovasyon hedeflerine ulaştığını söylüyor. BCG 2024 Most Innovative Companies raporuna göre şirketlerin yüzde 83'ü inovasyonu ilk üç öncelik arasında görüyor ancak sadece yüzde 3 'innovation ready' skoruna sahip. Peki buradaki temel durdurucu güç nedir?
KÜLTÜR KIRILIMI: KÜLTÜR EN BÜYÜK ENGELİ OLUŞTURUYOR
Türkiye ve benzeri pazarlarda inovasyonun önündeki en görünmez fakat en güçlü bariyer kültürün ta kendisi. Capgemini, firmaların inovasyon süreçlerindeki en büyük engeli yüzde 62 ile kültür başlığı ile tanımlıyor. Türkiye ve doğu bloklarına dair yapılan araştırmalarda inovasyon projelerinin başarısızlığa uğraması ya da hiç başlayamamasının sebepleri arasında ortalama yüzde 79 ile kültür konusu başı çekiyor. BCG'nin 2024 yayınlarına göre, inovasyon kültürüne sahip şirketler kriz dönemlerinde bile yüzde 30 daha hızlı toparlanıyor. Deloitte verileri, inovatif kültürün çalışan bağlılığını yüzde 45 oranında artırdığını gösteriyor. İnovasyon pratiği olan firmaların diğerlerine göre yüzde 60 daha yüksek gelire ulaştığının altını çiziyorlar.
TÜRKİYE'NİN TARİHSEL KODLARI İNOVASYONU ZORLUYOR
Türkiye'nin tarihsel ve sosyolojik kodları, inovasyonun bugün neden sistematik hale gelemediğine dair birçok ipucu barındırıyor. 1950 ve 1960'lı yıllarda Türkiye köylerden kentlere göçlerle beraber şehirleşme kültürüyle yeni tanışıyordu. Gecekondu tarzı evler, tasarım veya sistem yerine günü kurtaran pratik çözümlerin kültüre nasıl yerleştiğinin bir göstergesiydi. Bu yeni yaşam biçimleri iş hayatında da kendini gösterdi. Türk firmaları, geride kalmış olmanın baskısı ile organik gelişimlerden ziyade pragmatik ve hızlı kazanım yollarını tercih ettiler. 2024 tarihli 'Türkiye İnovasyon Raporu'na göre katılımcıların yüzde 70'i yeni ürün inovasyonunun öncelik olduğunu ve inovasyonu ürün ile ilişkilendirdiklerini belirtiyor. Bu, firmaların süreç inovasyonundan ya da kültürün önce inşa edilmesinden ziyade 'sihirli ürünü bulma' yarışında olduklarını gösteriyor.
İNOVASYON KÜLTÜRÜNÜN ÜÇ EKSENİ
Liderlik, süreç ve insan... Her biri inovasyonun kaderini belirleyen üç kritik yapı taşı.
1. Liderlik
İnovasyon uzun bir süredir kavram erozyonu altında bulunuyor. Pek çok CEO inovasyonu kurumlarının önceliği olarak belirtse de yatırımlar giderek eğitime kayıyor. Böylece inovasyon bir İK konusu haline geliyor ve yönetim kurulu seviyesinde ağırlığını kaybediyor. Anketlere göre üst düzey yöneticiler inovasyonun maliyeti ve kültürel zorlukları ile baş etmekten kaçınıyor. Öte yandan inovasyon sorumluluğunu alan liderlerin iş yapma biçimleri şirket stratejisinden uzak kalıyor. BCG araştırmalarına göre çoğu inovasyon süreci belirsiz stratejiler ve fazla geniş yönergeler nedeniyle raydan çıkıyor.
2. Süreç
Türkiye gibi üretim odaklı ekonomilerde inovasyon hâlâ Ar-Ge ile ilişkilendiriliyor. Oysa inovasyon temelinde bir strateji biçimidir, kurum stratejisinden uzaklaştığında işlevsiz hale gelir. BCG'nin analizine göre şirketlerin sadece yüzde 12'si inovasyon stratejisi ile iş stratejisi arasında güçlü bir uyum olduğunu söylüyor. 3M'in yüzde 15, Google'ın yüzde 20 zaman ayırma modeli Türkiye'de yaygın değil. Türk firmalarında inovasyon hala 'proje' olarak tanımlanıyor. Bu durum zombi süreçlere yol açıyor: Kağıt üzerinde tasarlanıp hayata geçmeyen yapılar.
3. İnsan
McKinsey'ye göre yöneticilerin yüzde 85'i korkunun inovasyonu engellediğini söylüyor. Çalışanların başarısız olma ve cezalandırılma korkusu sürdükçe inisiyatif almaları mümkün olmuyor.
Türkiye'de prekarya benzeri güvencesizlik duygusu, silolu yapılar, şeffaf olmayan bilgi akışı ve stratejik kopukluk inovasyonun önündeki en güçlü insani bariyeri oluşturuyor. Bilgiye ulaşamayan, şirkete hizalanamayan çalışan yaratıcı değil, tekrar eden bir yapıda kalıyor.
NET SORULARLA İLERLENMELİ
İnovasyon tek seferlik bir koşu değil; ritmik, stratejiyle uyumlu ve insan davranışını merkeze alan bir çalışma biçimidir. Türkiye'de çoğu firma inovasyonu tekil projelerden büyük çıktılar bekleyerek ele alıyor. Ekipler çoğu zaman kurum stratejisinden uzak tutuluyor ve yeterli inovasyon liderliğiyle desteklenmiyor. Bu nedenle ortaya çıkan sonuçlar klişe, fazla genel ve etkisiz oluyor. Her inovasyon projesi için 'hangi stratejik hedefi, hangi metriği nasıl etkiliyor?' sorusu net olmalı. İnovasyon portföyünün belli bir yüzdesi öğrenme amaçlı deney olarak görülmeli ve başarısızlık kariyer riski değil, zorunlu çıktı olarak kabul edilmeli. Deloitte (2024), şirketlerin inovasyon yatırımlarını yüzde 54 artıracağını ve firmaların yüzde 70'inin inovasyon operasyon modeline yatırım yapacağını belirtiyor. Yaratıcılığı ortaya çıkaracak iş yapma modelinin inşası, Türk firmaları için en önemli rekabet fırsatlarından biri.
(Cogito House Kurucusu, Strateji Tasarımcısı ve Uzmanı Aydın Adrian Bahar)