Enerji Verimliliği ve Yönetimi Derneği (EYODER) Yönetim Kurulu Başkanı Onur Ünlü, yeni dünya düzeninde enerji verimliliğinin önemini Platin'e değerlendirirken enerji verimliliğinin kazandırdığı değerleri aktardı:

Uluslararası Enerji Ajansı, 2030'a kadar gerekli karbon azaltımının üçte birinden fazlasının enerji verimliliği ile sağlanabileceğini söylüyor. Bu sadece çevresel bir gereklilik değil, aynı zamanda ekonomik bir fırsat. Türk sanayisinde yapılan etütler, yalnızca verimlilik uygulamalarıyla %30'a varan tasarruf potansiyelini ortaya koyuyor. Enerji fiyatlarının artışı karşısında bu oranlar işletmenin nakit akışını doğrudan koruma altına alır.

VERİMLİLİK YATIRIMI GELECEĞE HAZIRLAR

Yatırımcılar ve iş insanları için bu şu anlama gelir: Bugün yapılacak verimlilik yatırımı hem maliyetleri düşürür hem de şirketi geleceğe hazırlar. Üstelik bu yatırımlar, Enerji Performans Sözleşmeleri (EPS) ile kendi kendini finanse edebilir. Yani işletmenin kasasından çıkmadan, sağlanan tasarrufla geri ödenen ve performans garantili bir iş modeliyle. Risk yok, taahhüt var. EPS modelinde, yatırımı yapan enerji hizmet şirketi (ESCO), sistemin çalışmasını ve tasarrufun gerçekleşmesini garanti eder. İşletme açısından yatırım yükü ve teknik risk ortadan kalkar. Bu model, Türkiye'de ve dünyada hızlı büyüyor; Avrupa'daki ESCO pazarı 2024 itibarıyla 30 milyar Euro'ya ulaştı.

ÇOKLU FAYDA

Enerji verimliliğinin kazandırdığı değer sadece finansal değil. Karbonsuzlaşma hedeflerine yaklaşmak, AB gibi ihracat pazarlarında Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması gibi düzenlemelerden etkilenmemek, döngüsel ekonomi prensiplerini desteklemek, ESG skorlarını iyileştirmek ve yatırımcı nezdinde cazibenizi artırmak da bu işin bir parçası.

Şirketini geleceğe taşıyacak her yatırımcı için enerji verimliliği, operasyonel mükemmelliğe açılan bir kaldıraçtır. Bugünün ekonomik gerçekleri, üretim kapasitesinin yanı sıra kaynak verimliliği, karbon ayak izi ve enerji yoğunluğu üzerinden şekilleniyor. Enerjisini doğru yöneten kazanır. Kaynağını verimli kullanan rekabet eder. Karbonunu azaltan pazarını büyütür.

Kısacası:

1. Durumunuzu tespit edin: Enerji etüdü ile kayıplarınızı görün.

2. Uygulama planı oluşturun: Yüksek verimli ekipman, atık ısı geri kazanımı, otomasyon ve dijital izleme çözümleriyle başlayın.

3. Finansmanı modele bırakın: EPS gibi performans garantili, kendi kendini ödeyen yöntemlerle riski sıfırlayın.

4. Kazanımlarınızı raporlayın: Karbon ayak izinizi, maliyet düşüşlerinizi, ESG katkınızı ölçün ve yatırımcılarla paylaşın.

Enerji verimliliği artık teknik bir tercih olmanın ötesinde, stratejik bir zorunluluk. Bu yol haritasını bugün uygulamaya başlayanlar, gelecekte sadece sürdürülebilir olmakla kalmayacak, aynı zamanda daha rekabetçi, daha kârlı ve daha dirençli olacak.