Finans

12 Aralık 2025 12:51

Sürdürülebilir Finans Forumu'nda Türkiye'nin yeşil dönüşümü için yatırım fırsatları ele alındı

İş Dünyası ve Sürdürülebilir Kalkınma Derneği (SKD Türkiye) ile UN Global Compact Türkiye'nin iş birliğiyle Sürdürülebilir Finans Forumu'nun 11'incisi, 11 Aralık'ta İstanbul Finans Merkezi'nde gerçekleştirildi. Finans sektöründe sürdürülebilirlik uygulamalarının ekonomi, çevre ve toplum üzerindeki etkilerinin değerlendirildiği Forum'un bu yılki teması 'İklim ve Kalkınma Hedeflerine Uyumlu Finans' oldu.

İş Dünyası ve Sürdürülebilir Kalkınma Derneği (SKD Türkiye) ile UN Global Compact Türkiye'nin iş birliğiyle düzenlenen Sürdürülebilir Finans Forumu'nun 11'incisi 11 Aralık'ta İstanbul Finans Merkezi'nde gerçekleştirildi. Bu yıl "İklim ve Kalkınma Hedeflerine Uyumlu Finans" temasıyla düzenlenen Forumda, sürdürülebilir finansın geleceğini şekillendirmek üzere finans ve reel sektörün önde gelen başlıca temsilcileri bir araya geldi.

Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası, QNB Türkiye, Şekerbank, Türkiye İş Bankası ve Türkiye Sınai Kalkınma Bankası'nın ana sponsorluğunda ve İstanbul Finans Merkezi ev sahipliğinde gerçekleştirilen Forum, 2013'ten bu yana finans sektöründe sürdürülebilirlik uygulamalarının ekonomi, çevre ve toplum üzerindeki etkilerinin tartışıldığı en kapsamlı platformlardan biri olmayı sürdürüyor.

AÇILIŞ KONUŞMALARINDA ORTAK MESAJ: "DÖNÜŞÜMÜN TEMELİ SÜRDÜRÜLEBİLİR FİNANS"

Forum;Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Osman Çelik,UN Global Compact Türkiye Yönetim Kurulu Üyesi Haluk Kayabaşı, SKD Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Ediz Günsel'in açılış konuşmalarıyla başladı.

Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Osman Çelik yaptığı konuşmada, Türkiye'nin adil ve kapsayıcı bir yeşil finans ekosistemine sahip olması için yürütülen çalışmaları aktararak, şunları söyledi: "

"Küresel finansal mimari, iklim dostu yatırımları önceleyen yeni bir döneme girdi. Türkiye de bu dönüşümün aktif bir parçası. Uluslararası finans kuruluşlarıyla yakın iş birliği içinde, ülkemizin kalkınma önceliklerine hizmet eden finans modellerini hayata geçiriyoruz. Bu yıl uluslararası finansal kuruluşlardan sağlanan dış finansman tutarı 15 milyar doları aştı. Yenilenebilir enerji, enerji verimliliği, sulama modernizasyonu, iklime dayanıklı tarım, düşük karbonlu ulaşım ve şehirlerin iklim risklerine karşı güçlendirilmesi gibi alanlarda projeleri destekliyoruz. Yayınladığımız Sürdürülebilir Finansman Çerçeve Dokümanı ile özel sektörün dönüşümüne de rehberlik ediyoruz. Ayrıca Ulusal Yeşil Finans Stratejisi ve Eylem Planımızla, 2053 net sıfır emisyon hedefimiz doğrultusunda adil, kapsayıcı ve yenilikçi bir yeşil finans ekosistemi inşa ediyoruz."

UN Global Compact Türkiye Yönetim Kurulu Üyesi Haluk Kayabaşı, konuşmasında "Sermayenin hızını ve yönünü doğru belirlemek, iklim eylemine yönelik hedeflerin başarısı için kritik. Mevcut gidişatla ilgili hiçbir şey yapmasaydık, bugün dünya 4 derecenin üzerinde bir ısınma patikasında olacaktı. Yani Paris Anlaşması işliyor ama yeterince hızlı değil. Geçici bir aşım neredeyse kaçınılmaz; fakat aşımın derinliği ve süresini bugünkü kararlar belirleyecek. Yıllık 1,3 trilyon dolar iklim finansmanı hedefine ulaşmak için bugünkü seviyenin en az beş katına çıkılması gerekiyor. Artık eksik olan tek şey, cesur finansal kararlar. Türkiye'nin COP31 Başkanlığı ve ev sahipliği ile Avustralya'nın müzakerelere liderlik edeceği iş birliği modeli; adil ve kapsayıcı bir iklim diplomasisi için önemli bir fırsat. Ancak beklentiler büyük ve bunların merkezinde karbon yoğun sektörlerin dönüşümünü destekleyecek güçlü politika ve finansman mekanizmalarının devreye girmesi yer alıyor" ifadelerini kullandı.

SKD Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Ediz Günsel yaptığı konuşmada, sürdürülebilir finansın dönüşümdeki rolünü vurgulayarak şunları söyledi: "Türkiye sürdürülebilirlik yolculuğunda somut adımlar atan ülkeler arasında ön sıralarda yer alıyor. Türkiye Sürdürülebilirlik Raporlama Standartları ve Yeşil Taksonomi ile sürdürülebilirlik raporlamasında, finansal piyasalarda ve iklim politikalarında bütüncül bir çerçeveye kavuştuk. Unutmayalım ki, finans olmadan dönüşüm olmaz. Dönüşüm olmadan kalkınma olmaz. Ve kalkınma sürdürülebilir olmadıkça geleceğimiz olmaz. Bu nedenle iklim ve kalkınma hedeflerine uyumlu bir ekonomik sistem inşa edilebilmesi için, finans sektörünün karbonsuzlaşma, enerji verimliliği ve sürdürülebilir yatırımlar alanındaki rolünün güçlenmesi gerekiyor. Türkiye'nin 2026 yılında COP31'e ev sahipliği yapacak olması ayrıca ülkemizde bu alandaki çalışmalara ivme kazandıracaktır. Bu forumun, yeni iş birliklerini ve sürdürülebilir finansın gelecekteki fırsatlarını şekillendirmek için önemli bir platform sunduğuna inanıyorum."

PANELLERDE GEÇİŞ FİNANSMANI, SKA YATIRIMLARI VE KARBON PİYASALARI ELE ALINDI

Bu yılki Forum programında, sürdürülebilir finansman alanındaki kritik başlıklara odaklanan iki ana panel düzenlendi.

1. Panel — "Geçişin Finansmanı: Riskten Fırsata Dönüşüm"

Forum kapsamında "Geçişin Finansmanı: Riskten Fırsata Dönüşüm" başlığıyla düzenlenen panelde, TKYB, QNB Türkiye, Şekerbank, İş Bankası ve IFC'nin üst düzey temsilcileri konuşmacı olarak yer aldı. Panelde finansmanın yenilenebilir enerji ve enerji verimliliği odağında kullanımı, teknolojinin emisyon azaltımına katkısı, bankaların KOBİ gibi küçük ölçekli şirketlere yol arkadaşlığı yapmasının önemi başlıkları ele alındı.

TKYB, Genel Müdür Yardımcısı ve Sürdürülebilirlik Etki Lideri Seçil Yıldız konuşmasında, Türkiye'nin Net Sıfır hedeflerine ulaşabilmesi için enerji, sanayi, binalar ve ulaştırma gibi yüksek emisyonlu sektörlerde kapsamlı ve iyi yapılandırılmış dönüşümlere öncelik verilmesi gerektiğini vurguladı. Yıldız, Yeşil Taksonomi ve Emisyon Ticaret Sistemi ile bankacılıkta ölçülebilir etki göstergelerinin önem kazandığını; TKYB'nin proje ve portföy bazlı sera gazı emisyon hesaplamaları ile sonuç odaklı etki ölçüm metodolojilerini uyguladığını belirtti. Ayrıca kamu-özel iş birliklerinin geçiş finansmanında ortak standartlar ve risk paylaşımı yoluyla etkiyi ölçeklendireceğini ifade etti

QNB Türkiye, Sürdürülebilirlik Komitesi Başkanı, Uluslararası Bankacılık & Hazine Satış Yönetici Direktörü Yeliz Ataay Arıkök, "Türkiye'nin Net Sıfır 2053 hedefi, bankacılık sektörünün rolünü kökten değiştiriyor. Bu dönüşümde bankalar, artık yalnızca finansman sağlayan değil; sanayiden KOBİ'lere tüm ekonominin karbonsuzlaşma sürecinin temel ortakları haline geliyor. QNB Türkiye olarak biz de geçiş finansmanını, iklim risklerini azaltan, rekabet gücünü artıran ve yeni iş fırsatları yaratan stratejik bir kaldıraç olarak görüyoruz. 2050 net sıfır hedefimiz ve uluslararası iş birliklerimizle, yüksek emisyonlu sektörlerin ve KOBİ'lerin adil, planlı ve ölçülebilir dönüşümünü desteklemeye kararlıyız. 2026 yılının Kasım ayında Türkiye'nin ev sahipliğinde düzenlenecek COP31 İklim Zirvesi'nin, geçiş finansmanında önemli bir dönüm noktası haline gelmesini ümit ediyoruz" dedi.

Şekerbank, Sürdürülebilir Finansman Grup Başkanı Aslıhan Gemici ise yaptığı konuşmada; "Şekerbank olarak, KOBİ'lerin, çiftçilerin ve özellikle yerel ekonominin dönüşümünde finansmanın erişilebilir ve kapsayıcı olmasının belirleyici olduğuna inanıyoruz. Bu nedenle finansmanı, üretim modellerini dönüştüren; verimlilik, iklim riski dayanıklılığı ve sosyal etki yaratan bir ortaklık aracı olarak ele alıyoruz. Uluslararası Finans Kuruluşlarından sağladığımız uzun vadeli yurtdışı kaynağın önemli bölümünü ise sürdürülebilir tarım ve KOBİ'lerin finansmanı, enerji verimliliği, sürdürülebilir tarım, kadın girişimciliği ve bölgesel kalkınma odaklı çözümlere aktararak, reel sektörün yeşil dönüşüm yolculuğunda uzun vadeli bir iş ortağı olmayı sürdürüyoruz. Geçiş finansmanı yaklaşımının, dönüşüm planı olan işletmeleri desteklemek açısından önemli bir fırsat sunduğunu düşünüyoruz. İklim ve kalkınma hedeflerine uyumlu bir ekonominin ancak finansal kurumların ortak çabası, bilgi paylaşımı ve aynı hedefe yönelik birlikte öğrenmeyle mümkün olacağına inanıyor; bu forumu sektörün geleceğine yönelik güçlü bir diyalog zemini olarak görüyoruz" dedi.

Türkiye İş Bankası, Sürdürülebilirlik Stratejisi ve Yönetişimi Birim Müdürü Derya Sargın Malkoç, "Regülasyonlar bizim için salt bir 'uyum' konusu değil; iş modelimizi geleceğe hazırlayan, veri kalitemizi ve yatırımcı güvenini artıran stratejik bir hızlandırıcı olarak rol oynuyor" sözlerini kullandı.

2. Panel — "SKA Yatırımları: Amaçtan Etkiye"

"SKA Yatırımları: Amaçtan Etkiye" başlıklı ikinci panelde ise TSKB, Arçelik, Enerjisa ve EBRD temsilcileri, Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları'na ulaşmada finansmanın rolü üzerine değerlendirmelerde bulundu.

TSKB Genel Müdür Yardımcısı ve Sürdürülebilirlik Lideri Meral Murathan konuşmasında, "Mevcut küresel eğilimler dikkate alındığında, 2030 yılı için belirlenmiş SKA'lara 2050 yılında dahi tamamıyla ulaşılması mümkün görünmüyor. Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı (UNCTAD) gelişmekte olan ülkelerdeki SKA yatırım açığının 2030 yılına kadar yıllık 4 trilyon ABD dolarına ulaşacağını tahmin ediyor. Her ne kadar finansman açığı SKA'lara ulaşamamada kritik bir sebep olsa da finansmanın da tek başına yeterli olmayacağını, bu ivmeyi yalnızca bankalarla değil özel sektör, kamu ve STK'ları da dahil ederek çok paydaşlı ve çok boyutlu bir şekilde ele almamız gerektiğini düşünüyorum" ifadelerine yer verdi.

Panelde ayrıca reel sektörden Arçelik Küresel Finans ve Kurumsal Risk Yönetimi Direktörü Mine Şule Yazgan ve Enerjisa Enerji, Hazine, Risk, Yatırımcı İlişkileri ve Vergi Direktör Cem Gökmen Gökkaya ile EBRD, Türkiye Finansal Kurumlar Direktör Yardımcısı Oksana Yavorskaya, özel sektördeki SKA yatırımlarına farklı bir perspektiften baktı.

EN ÇOK OKUNANLAR