Çeşitli yayınlar, kongreler, eğitim programları ve projelere imza atarak 'Şimdi ve gelecek için daha iyi bir çalışma hayatına liderlik etmek' misyonunu gerçekleştirmeye devam eden bir kurum Türkiye İnsan Yönetimi Derneği (PERYÖN). Önceki dönemde PERYÖN'ün Yönetim Kurulu Üyesi olarak görev alan ve 28. dönem Yönetim Kurulu Başkanı olarak seçilen Dr. Eylem Derya Özgür, iki yılı kapsayacak döneminde CEO'lardan İK liderlerine, profesyonellerden girişimcilere kadar iş dünyasının her paydaşını yansıtacak farklı profilleri dernek çatısı altında bir araya getirmeyi hedeflediklerini dile getiriyor. Özgür ile sadece gelecek hedeflerini değil, işveren markası, çalışan bağlılılığı ve geleceğin iş dünyasında İK liderlerinin rolünü de konuştuk.

*Öncelikle başkanlığınızı tebrik ederiz. Yeni dönem hedefleriniz neler? Gündeminizde hangi konular olacak?

Yeni dönemdeki en temel hedefimiz; PERYÖN'ü sadece insan kaynakları profesyonellerinin değil, insan odaklı yönetim anlayışını benimseyen tüm iş dünyası paydaşlarının bir araya geldiği bir yapı haline getirmek. Bu kapsamda, CEO'lardan İK liderlerine, profesyonellerden girişimcilere kadar iş dünyasının her paydaşını yansıtacak farklı profilleri çatımız altında bir araya getirmeyi hedefliyoruz. Çalışma hayatının liderlerini İK liderleriyle buluşturan platformları artırmak da önceliklerimiz arasında yer alıyor. Gençlerin insan kaynaklarını ilham verici bir kariyer alanı olarak görmesini sağlamak, bu alana yönelmelerini teşvik etmek istiyoruz. Yeni dönemde bir diğer odağımız ise dijitalleşme, yapay zekâ, eşitlik, hakkaniyet ve kapsayıcılık gibi konularda İK profesyonellerinin yetkinliklerini artıracak gelişim programları düzenlemek olacak. Ayrıca Avrupa Birliği hibesiyle hayata geçireceğimiz 'Ayrımcılığa Son, Eşitliğe Adım' programı ile daha adil ve kapsayıcı bir çalışma hayatına katkı sağlamayı hedefliyoruz. Geçtiğimiz dönemde güçlenen sivil toplum iş birliklerini bu dönemde artırmak istiyoruz. Çünkü sürdürülebilir gelişimin ancak ortak akıl ve iş birliğiyle mümkün olduğuna inanıyoruz. Bilgi üreten, araştıran, sorgulayan ve mesleki gelişimi teşvik eden bir yapı olmayı sürdüreceğiz. Elbette önceki dönemden miras kalan İnsan Odağında Yönetim Kongresi, İnsana Değer Ödülleri gibi değerli organizasyonların ve Yeni Nesil İK Uzmanlığı Sertifika Programı gibi projelerin devamlılığı da bizim için büyük önem taşıyor.

*Dijitalleşme ve yapay zeka, İK süreçlerini nasıl etkiliyor? PERYÖN olarak İK profesyonellerini yeni döneme nasıl hazırlıyorsunuz?

Dijitalleşme ve yapay zeka, insan kaynakları süreçlerini önemli ölçüde etkiliyor. İşe alım ve diğer insan kaynakları operasyonlarında önemli bir verimlilik fırsatı sunarken yetenek yönetimi, çalışan deneyimi ve performans değerlendirme gibi alanları daha veri odaklı, öngörülebilir ve kişiselleştirilmiş hale getiriyor. Bu dönüşüm, İK profesyonellerinin operasyonel olarak süreçleri daha verimli yürütmesini sağlarken getirdiği kültürel değişimi yönetmeyi, bunu mümkün kılacak liderliği geliştirmeyi de ajandasının önemli bir parçası haline getiriyor. Bu yeni oyun, İK liderlerinin yetenek stratejilerine yön vererek, kurumları geleceğe hazırlayan liderler olmalarını zorunlu kılıyor. Mercer'in araştırmasına göre 2027'ye kadar operasyonel görevlerin yüzde 80'i üretken yapay zekâdan etkilenecek. Bu durum, İK liderleri için bir yandan teknolojinin getirdiği fırsatlardan yararlanırken diğer yandan yetkinliklerin dönüşümünü sağlamak ve çalışma hayatının insan odaklı kalabilmesi için stratejiler geliştirmek gibi önemli bir sorumluluğu beraberinde getiriyor. PERYÖN olarak bu dönüşüm sürecinde insan kaynakları profesyonellerine rehberlik etmeyi, birbirimize ilham olmayı ve onları bu yeni döneme hazırlamayı öncelikli sorumluluklarımızdan biri olarak görüyoruz. Kongrelerimizden yayınlarımıza kadar birçok platformda yapay zekanın iş gücüne etkilerini ele alıyor, iyi örnekleri paylaşarak farkındalık yaratıyoruz. Kısacası, PERYÖN olarak bu dönüşümde İK profesyonellerine yol arkadaşlığı yapıyoruz. Bu vizyonla İK liderleri ve İK uzmanlarına yönelik iki ayrı eğitim programı içeren yapay zeka sertifika programımızı PERYÖN, WSI Londra ve Oxford Üniversitesi'nin iş okulu Oxford Saïd Business School Innovation Center iş birliğiyle hayata geçirmeye hazırlanıyoruz. İK liderlerini ve İK uzmanlarını yapay zeka çağında yetkinliklerini geliştirmeleri için destekleyecek bu program aynı zamanda katılımcılarının Oxford Saïd Business School Innovation Center'da iki gün geçirmelerini ve uluslararası bir sertifikaya sahip olmalarını sağlayacak.

*Günümüz liderlerinden beklenen yetkinlikler neler? Özellikle İK liderlerinin, şirketlerin stratejik hedeflerine ulaşmasında nasıl bir rol oynaması gerekiyor?

İş dünyasında liderlik tanımı da evriliyor. Stratejik düşünen, vizyoner, teknoloji ile barışık ve uyumlu, çevik, değişime açık ve değişimi yönetmeyi bilen, iletişimi kuvvetli ve ortaya koydukları ile ilham veren liderler güçleniyor. Artık sadece stratejik kararlar alan ve süreçleri en verimli şekilde yöneten değil, çalışanlara ilham veren, onların potansiyelini açığa çıkaran liderlere ihtiyaç duyuluyor. İnsanlar yalnızca bir 'iş' değil, bir 'anlam' arıyorlar. Liderlerden beklentileri de tam olarak bu yönde. İnsan kaynakları liderleri olarak bu dönüşümün kalbindeyiz. Çünkü kurumların hedeflerine ulaşabilmesi için önce doğru bir yetenek stratejisini ortaya koyması, yeteneklerinin iyi olma halini, bağlılığını ve gelişim arzusunu beslemeleri gerekiyor. Yetenekleri bugünden geleceğin yetkinlikleri için hazırlamaları ve birey olarak onları çok iyi tanıyıp ihtiyaçlarına, kariyerleri için hedeflediklerine ve hatta özel hayat dengelerine uygun bir çalışan deneyimi tasarlamaları önem taşıyor. Dijital dönüşümün sağlıklı olabilmesi için teknoloji yatırımları kadar, o teknolojiyi anlayacak, kullanacak ve geliştirecek yeteneğe yatırım da hayati önemde. İK liderleri bu değişimi tüm paydaşlarla dengeli şekilde yönetmek, yetenekleri geleceğe hazırlamak ve sürdürülebilir başarı kültürünü inşa etmekten sorumlular.

*İş dünyasında insan kaynaklarının rolü hızla değişiyor. Bu doğrultuda geleceğe yönelik öngörüleriniz neler?

Teknoloji hızla gelişir ve çalışma hayatında radikal değişimler yaratırken, bu dönüşüm insan ve kültür yönetimi alanını da oldukça etkiliyor. Dünya Ekonomik Forumu'nun (WEF) '2025 İşlerin Geleceği' raporunda yer alan veriler bunu çok net gösteriyor. PERYÖN olarak Türkiye verilerinin derlenmesine katkı sağladığımız bu raporda, sadece doğacak yeni meslekleri değil, aynı zamanda mevcut rollerin nasıl evrileceğini de görüyoruz. Rapora göre, 2030'a kadar dünya genelinde 170 milyon yeni iş yaratılacak, buna karşılık 92 milyon iş de ortadan kalkacak. Bu tablo aslında bize net bir mesaj veriyor: Dönüşüm kaçınılmaz ve sadece bu dönüşüme ayak uydurabilenler hayatta kalacak. Türkiye'de şirketlerin yüzde 94'ü yapay zeka programlarını kullanıyor. Yüzde 78'i bu alanda yetkin yeni çalışanlar ararken, yüzde 70'i mevcut ekiplerini bu dönüşüme hazırlamak için eğitim süreçlerini gündemine almış durumda. Bu noktada insan kaynaklarının rolü çok daha stratejik bir hal alıyor. Artık kurumların geleceğe hazırlanmasında kilit rol oynayan bir dönüşüm sorumluluğundan bahsediyoruz. İşte PERYÖN'de bu farkındalıkla, odağına insanı alan, kapsayıcı, sürekli gelişmeye ve öğrenmeye açık, yeteneklerini yarının ihtiyaçlarına hazırlayan, sadece bildiği ile değil veriyle, içgörüyle gerektiğinde meydan okuyan bir liderliğin benimsendiği çevik bir kurum kültürü ve yönetim anlayışının çalışma hayatımızda daha çok yaygınlaşması için çalışıyoruz.

*Pandemi sonrası dönemde ve günümüz ekonomik koşullarında işveren markası ve çalışan bağlılığı konularında ne gibi değişiklikler gözlemliyorsunuz?

Pandemi sonrası dönem ve bugünün ekonomik koşulları, işveren markası ve çalışan bağlılığının tanımını değiştiriyor. Ücret hala hijyen faktör olmakla birlikte, artık kurumların sadece maaş ve yan haklarla yeteneklerini elde tutması mümkün değil. Çünkü çalışanlar kendilerini 'iş gücü' değil, değer verilen bireyler olarak görmek istiyor. Kurumlarının onları tanımasını, ihtiyaçlarını anlamasını ve bu doğrultuda çözümler sunmasını bekliyorlar.

Günümüzde iş hayatı çok daha esnek, sınırları daha geçirgen. İnsanlar, nerede ve ne zaman çalışacaklarında daha fazla söz sahibi olmak, işin içinde gerçekten yer almak, katkı sunduklarını hissetmek istiyor. Bu da kurum kültürünün, çalışanı sadece bir pozisyonda konumlandırmak yerine, onu şirketin geleceğini birlikte şekillendiren bir paydaş olarak görmesini zorunlu kılıyor. İnsanlar işveren markasının da 'insan'a verdiği bu değeri yansıtmasını ve yanı sıra kurumun sosyal sorumluluk bilinciyle çalışanlarını ve tüketicileri, paydaşlarını da dahil ederek fayda yaratmasını, 'anlam'ı somutlaştırmasını bekliyor. Bu 'anlam'ı yaratabilen işveren markaları çalışanda da karşılığını buluyor, tüketicide de.

*PERYÖN'ün yeni dönem takviminde hangi etkinlikler var?

33. İnsan Odağında Yönetim Kongremiz 14-15 Ekim tarihlerinde Lütfi Kırdar Kongre Merkezi'nde gerçekleşecek. Bu yıl da katılımcılarımızı çalışma hayatının dönüşümüne liderlik etmeleri için gerekli bilgi ve ilhamla dolu bir program bekliyor. 26 Kasım 2025 tarihinde bu yıl 17'ncisini düzenlediğimiz İnsana Değer Ödüllerimizin törenini düzenleyeceğiz. Ödüllerimize başvurular başladı bile. 31 Temmuz'a kadar insan kaynakları alanında gerçekleştirdikleri uygulamalar ile büyük veya küçük ölçekli tüm kurumları ödüllerimize başvurarak sektörlerine ve çalışma hayatına örnek olmaya davet ediyoruz. Yıl boyunca İK liderlerini bir araya getirdiğimiz CHRO Meetings ve üye buluşma etkinliklerimiz devam edecek. Ayrıca CEO'lar ile İK liderlerini bir araya getireceğimiz buluşmalar planlıyoruz. PERYÖN Akademi bünyesinde eğitim programlarımız ve sertifika programlarımız ile de İK profesyonellerinin bugünün ve yarının çalışma hayatının ihtiyaçlarına uyumlanmalarını ve yetkinliklerini geliştirmelerini destekleyeceğiz.