Sürdürülebilirlik ve Mobilite İnisiyatifi (SMI) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Çağrı Koray Öztopçu, otomotivdeki dijital devrimi ve değişen tüketici tercihlerini Platin için değerlendirdi.
Elektrikli araçlarla birlikte belki de yeni bir çağın başladığını, büyük değişimlerin kapıda olduğunu ilk fark edenlerdeniz. Ancak otomotivde bilgi çağının etkilerini yalnızca teknolojik değil, üretim boyutuyla da incelemek, geleceği şekillendirmek açısından önemli. Eski formüller, dogmalar ve ideolojiler geçmişte ne kadar yararlı olurlarsa olsun artık gerçeklerle örtüşmüyor.
TÜKETİCİ TERCİHLERİ DEĞİŞİYOR
Otomotiv endüstrisinde 2024 yılında küresel araç üretimi 75.5 milyon adede, küresel araç satışları ise 2023'e kıyasla yüzde 2.5 artışla 74.6 milyon adede ulaştı. 2025 için beklenti yüzde 1.8'lik bir büyüme yönünde. Günümüzde otomotiv sektöründe üretimden tüketiciye ulaşıma kadar tüm süreçler hızla değişirken, artık yalnızca yeni bilgiye değil; bu bilgiyi değerlendirmek için yeni yöntemlere de ihtiyaç duyuluyor. 2025-2035: Otomotivde Dijital Dönüşüm Çağı-Otomobil Alımında İlk Adres İnternet 2000'li yıllarda çok az kişi internetten araba satın almayı tercih ediyordu. Ancak dijital trendler ve tüketici tercihleri değişiyor. Artık tüketiciler, otomobil almak için çeşitli çevrim içi platformlarda kapsamlı araştırmalar yapıyor. Otomobil tercih araştırması yapan tüketicilerin yüzde 64'ü, otomobil satın alma konusunda internetten bilgi almayı, yüzde 73'ü satın alma, kiralama veya finansman koşullarını tamamen çevrim içi olarak müzakere etmeyi tercih ediyor.
SATIŞ NOKTASINDA FİNANSMAN TALEBİ
Z kuşağının toplam tüketici harcamalarındaki payının 2030 yılına kadar yüzde 17'ye çıkması bekleniyor. Otomotiv sektöründe marka bazlı finansman ürünlerine talep artarken, marka bağlılığı finansal avantaj ve faydalar etrafında şekilleniyor. Marka ve finans kurumlarının sunduğu özel finansal ürünler gelecek neslin odak noktası olacak. Z kuşağı yetişkinlerinin yüzde 74'ü online alışverişi tercih ederken, Z kuşağının yüzde 47'si satın alma kararı vermeden önce ürünleri çevrim içi kanallardan ve videolardan araştırıyor. Özellikle otomotivde, markalarla sunulan taşıt kredilerinin tüketiciler için geleneksel ürünlere kıyasla daha kolay erişim sağladığı, finansal avantajlar ve teşvikler sunan marka-finans kurumu iş birliklerinin ise müşteri bağlılığında kilit rol üstleneceği görülüyor. Markaların finansal ürünleri, Z kuşağının özel ihtiyaçlarına daha iyi uyarlanmış çözümler sunarken, bu ürünleri aynı zamanda daha erişilebilir hale getiriyor. Z kuşağı bankacılık ihtiyaçlarında tercih ettikleri markaların yerleşik finans ürünlerine giderek daha fazla güven duyuyor. Otomotivde finansın geleceği, dijital teknolojiye meraklı yeni nesil tüketicinin tercihlerine uyum sağlamakta ve bu tercihleri benimsemekte yatıyor.
OTOMOTİVDE İKİNCİ DİJİTAL DEVRİM
Son araştırmalar tüketicilerin yüzde 27'sinden fazlasının, elektrikli araç almayı düşündüğünü gösteriyor. Elektrikli araçlara olan ilgi artarken, insanların benzinli bir arabaya kıyasla elektrikli araçlar için yaklaşık yüzde 8 daha fazla ödeme yapmaya istekli oldukları görülüyor. Nesnelerin interneti teknolojisi, üretkenlik sağlarken elektrikli araçlarda ulaşımı kolaylaştırmayı, enerji ihtiyacını karşılamada ise daha sürdürülebilir adımlar atmayı mümkün kılıyor. Artık elektrikli araçlar, donanım ve yazılım teknolojilerinin birleşiminden oluşuyor; otomotivde ise donanım, basitten gelişmiş sensörlere kadar uzanan akıllı elektrikli araçlar ve yol üzerindeki sensörlerle tamamlanıyor. Akıllı araçlar, 4G ve 5G gibi ağlarla elektrikli araçlarda nesnelerin internetini kullanırken, gelecekte elektrikli akıllı araçlarda yolu ölçen, yönlendiren ve müdahale eden binlerce sensör yer alacak. Yolda hayal bile edemeyeceğimiz şekilde sosyalleşmek ve dünyayı gezmek, akıllı otonom araçlarla mümkün olacak.