Nöroplastisite Uzmanı - Profesyonel Koç MCC, PHD (C) Kemal Başaranoğlu, Platin Dergisi Aralık 2025 sayısında konuk yazar oldu. "liderlik, sadece başarıyı ve motivasyonu yönetmek değil, aynı zamanda kaçınılmaz olan hayal kırıklığını da yönetebilmeyi gerektirir. Hayal kırıklığı beynin biyolojik adaptasyon tepkisidir" diyen Başaranoğlu, iş hayatında liderin rolünü yazısında konu edindi. İşte o yazı:
"Aylarca üzerinde çalıştığınız proje iptal oldu. Beklenen terfi yine bir sonraki yıla ertelendi. Yıl sonu hedefleri tutmadı. Liderler, kendi kariyerleri ile kurumun hedefleri arasında yaşarken kimi zaman gerçekleşen hayal kırıklıkları etrafında ince bir çizgi üzerinde yürüyor. Hedefe kilitlenmelerini sağlayan güç neyse aslında aynı zamanda duvara çarptığında onları donduran güç de odur. Birçok kişi bunu iradesizlik ya da tükenmişlik gibi kelimelere bağlı motivasyon kaybı olarak görse bile, gerçekte beynimizin milisaniyeler içinde gerçekleştirdiği karmaşık 'ödül tahmini' hesabından ileri geliyor. İş hayatındaki liderler, bu sistemi anlayarak hem kendi dayanıklılıklarını hem de yönettikleri ekiplerin motivasyonlarını sürdürülebilir kılabilirler.
LİDERİN YAKITI DOPAMİN, HAZ DEĞİLDİR
Motivasyonu genellikle maddi ödüller veya hedefin getirdiği 'haz' ile bağdaştırıyoruz. Popüler kültür dopamini bir mutluluk molekülü gibi tanımlasa bile, nörobilim için çok daha büyük anlam ifade ediyor. Beynimizin ödül sistemini iki bileşene ayırabiliriz: Haz ve arzu.
*Haz (Beğenme) : Bir ödülün tüketim anında alınan zevke karşılık gelir. Mesela bir bonusu almanın verdiği tatmin, başarılan bir projeyi kutlamanın zevki gibi. Bu zevkler doğrudan dopamin ile ilişkili olmayıp, daha çok opioid ya da endokannabinoid sistemlerle ilgilidir.
*Arzu (İsteme): Bir ödüle ulaşmak için gereken güdülemeyi, motivasyonu ve hedef odaklı yaklaşımları tetikleyen sistemin ana aktörüdür. Dopamin burada, "Hey dostum! Bak, bu peşinden koşmaya değer bir durum" sinyallerini beyne iletir. Ekibinizi ya da sizi sabah yataktan kaldırıp, o hedefin peşinden gitmenizi sağlayan şey, işte budur. Çalışanlarınızın projenin sonunda ulaşacakları hayal, dopamin kaynaklarını harekete geçirerek onları o yolda tutmaya yetecektir.
HAYAL KIRIKLIĞININ NÖROBİLİMSEL KODU: 'NEGATİF RPE'
Proje bir şekilde durdurulduğunda, o büyük sunum felaketle sonuçlandığında veya beklenen yatırımı alamadığınızda, ne olur biliyor musunuz? Beyin beklediği ödülü alamadığında, bir anda mavi ekrana düşer. Çünkü beklenti hesaplarında ödül tahmini hatası mekanizması (RPE: Reward Prediction Error) çalışır ve 'negatif' sonuç verir. Bu da motivasyonun aniden durmasına neden olur. Bu, 1990'larda Wolfram Schultz'un maymunlar üzerinde gerçekleştirdiği araştırmasına dayanıyor. Araştırma, ödülün kendisinden çok, beklenen ödül ile gerçekleşen ödül arasındaki farkın sorgulandığını ortaya koyuyor ve bu hesaba göre üç temel sonuca ulaşılabilir:
1-Pozitif RPE (Süper): Sonucun beklenmedik olması ya da beklentinin ötesinde olduğu durumu anlatır. Örneğin; hedefin yüzde120'si tutması veya beklenmeyen bir anda terfi alınması gibi. Bu durumda, dopamin nöronları ani bir ateşleme yapar. Beyin bunu, "Bu strateji harikaydı dostum, devam" şeklinde kendine kendine komut vererek davranışı pekiştirir.
2-Sıfır RPE (OK): Sonuç hakkında net bir öngörünün tam olarak beklentiyi karşıladığı durumdur. Dopamin seviyesi değişmez. Beyin, "Dünya modelim doğru, bu şekilde devam et" komutuyla döngüye devam eder.
3-Negatif RPE (Hayal kırıklığı): Sonuç, beklentinin altında kalır veya beklenen ödül gelmez. İşte kritik an! Dopamin nöronları susar.
İş hayatındaki o keskin hayal kırıklığı anı, nörobiyolojik olarak Negatif RPE'ye eş değerdir. Bu, beynin prefrontal kortekse gönderdiği güçlü bir 'HATA!' sinyalidir ki; "mevcut başarısız davranışı ve stratejiyi derhal bırak" emri ardından gelir. İşte o zaman, çalışanlarınızı işten uzaklaşmış, elini eteğini çekmiş, kendinizi de boşa zaman harcıyor olarak bulabilirsiniz.
EFOR MALİYETİ VE MOTİVASYON KAYBI
Dopaminin en temel görevlerinden biri, sağladığı motivasyon ile bir hedefe ulaşmak için gereken efor maliyetinin üstesinden gelmektir. Başarısızlık öncesi, beklenen ödül (terfi, proje başarısı, bütçenin alınması) algılanan efordan (gece mesaileri, stres, tartışmalar) daha büyüktür. Dopamin sistemi "Bu çabaya değer, devam" der. Ancak Negatif RPE yaşandığı an, bu analiz tamamen tersine döner. Beyin, o ana kadar harcanan tüm eforu 'boşa gitmiş' olarak etiketler. Bu nedenle, liderin veya ekibin o an hissettiği "Denemeye değmez, çok yorucu, bırakıyorum" hissi ve düşünceleri, aslında irrasyonel bir tepki değildir. Bu dopamin sisteminin başarısız olduğu kanıtlanmış bir stratejiye daha fazla kaynak harcamayı engellemek için uyguladığı biyolojik bir fren mekanizmasıdır.
LİDERİN DURUŞU
Lider için en zor ve kırılgan an, Negatif RPE'ye girilen andır. Eğer bu Negatif RPE durumu kronikleşir, ekip sürekli başarısızlık duygusu tadarsa sistem Seligman'ın ortaya koyduğu öğrenilmiş çaresizliğe ve motivasyonel anhedoniye (arzu duyusunun kaybı) doğru sürüklenir. Depresif eylemsizliğe hoş geldiniz.
NE YAPMALI?
1-Öncelikle ortaya çıkan sinyali 'başarısızlık' değil, 'veri' olarak okuyun
Hayal kırıklığı denen deneyim aslında bir son değil takip edilen stratejinin bir sinyalidir. Negatif RPE "Sen başarısızsın" anlamına gelmez; "Bu strateji başarısız oldu, hadi onu gözden geçir ve yenisini oluştur" mesajını verir. Liderin bu noktada ilk görevi, bu sinyali ne kendisi ne de ekibi için kişiselleştirmeden, kabul etmektir. Yapılan en büyük hata suçlamaya giderek, Negatif RPE'yi daha da derinleştirmektir. Halbuki sürekli gelişim kültürünü benimseyen kurumlarda bu sinyal bir adaptasyon fırsatıdır.
2-'Efor maliyetini' değil, 'beklenen değeri' yönetin
Ekibiniz "Artık buna çaba harcamaya değmez" dediğinde, onlardan daha fazla efor istemek yani "Daha fazla mesai yapmalıyız" gibi cümlelerle durumu görmezden gelmek; nörobiyolojiye karşı savaştır, hiçbir işe yaramaz. Liderin yapması gereken, 'beklenen değeri' yeniden hizalamaktır. Büyük ulaşılamaz hedef yerine daha net, ulaşılabilir, küçük hedeflerle yola çıkmak, beynin o beklenti motorunun çalıştırılmasını sağlar.
3. Pozitif RPE patlamaları yaratın
Motor durmuş onu yeniden harekete geçirmek için küçük, beklenmedik ödüller oluşturun. Bu para olmak zorunda değildir. Beklenmedik bir anda takdir, küçük ilerlemelerin ekipçe kutlanması veya zekice bulunmuş bir çözümün 'ekip içi ya da hiyerarşi nezdinde' vurgulanması, aranan o pozitif RPE'yi yaratır. Sisteme taze dopamin salınır.
Özetle liderlik sadece başarıyı ve motivasyonu yönetmek değil, aynı zamanda kaçınılmaz olan hayal kırıklığını da yönetebilmeyi gerektirir. Hayal kırıklığı beynin biyolojik adaptasyon tepkisidir. Bu sistemini bilmemek ve görmezden gelmek kronik eylemsizliğe yol açar. Onu anlamak, onun verilerini kullanarak süreci yönetmek ise, gerçek dayanıklılığın ta kendisidir."
(Nöroplastisite Uzmanı - Profesyonel Koç MCC, PHD (C) Kemal Başaranoğlu)