Finans

25 Ağustos 2025 11:03

Rekabetin anahtarı ürün çeşitliliği oldu

Yatırım fonları son beş yıldaki büyümesiyle portföylerdeki ‘temel' ürünler arasına girdi. Garanti BBVA Portföy Genel Müdürü Eyüp Gülsün'e göre fonların büyüme macerası yeni başlıyor.

Beş yıl önce Covid-19 dönemi başladığında, Türk yatırımcıları alışkanlıklarının kökten değişeceği bir döneme girildiğini bilmiyordu. Küresel salgın zamanı herkes için hızla ileri sardı ve evden çalışmadan, blok zincirine ve hatta yapay zekanın bu kadar hızlı gündeme alınmasına neden oldu. Daha muhafazakâr olan, yatırım alışkanlıklarını çok değiştirmeyen Türk yatırımcısı da -yeni nesillerin de devreye girmesiyle birlikte- yatırımda teknolojiyi kullanmayı ve daha da önemlisi portföy çeşitlendirmeyi öğrendi. Gün içinde yatırım enstrümanlarını alıp satmak, portföy alokasyonu oluşturmak artık pek çok yatırımcı için sıradan bir 'operasyon'. Kuşkusuz bu dönemde portföy yönetim şirketlerinin ürün çeşitliliğini artırması ve piyasalardaki gelişmelerden bağımsız, her türlü duruma ve beklentiye uygun fonlar çıkartması önemli rol oynadı. Bahsettiği dönemde yani 2020'de 140-150 milyar lira büyüklüğünde olan yatırım fonları (emeklilik fonlarını dışarıda bırakıyorum) bugün 6.3 trilyon liraya ulaşmış durumda. Böylece sektör son beş yılda yıllık ortalama yüzde 130 büyümeyi başardı.

DAHA GİDECEK ÇOK YOL VAR

Geçen ay Garanti BBVA Portföy Genel Müdürü Eyüp Gülsün ile buluştuk ve hem sektörü hem de Garanti BBVA Portföy'ü konuştuk. Sektördeki büyümenin yatırımcı sayılarıyla da teyit edildiğine dikkat çeken Gülsün, "Yatırım fonlarına yatırım yapan kişi sayısı 5.6 milyona ulaştı. Son bir yılda yaklaşık 500 bin, son iki yılda ise 1.6-1.7 milyon kişi artarak yüzde 40'lık bir yükseliş gösterdi" diyor. Bu durum, fonlara artık sadece büyük yatırımcıların değil, geniş tabanlı bir müşteri kitlesinin yatırım yaptığını ortaya koyuyor. Keza Merkez Bankası Finansal İstikrar Raporu'na göre, hane halkının kayıtlı varlıkları içinde yatırım fonlarının oranı, 2020-2021'lere kadar yüzde 2-5 seviyelerindeyken, şu anda emeklilik hariç yüzde 16.4'e, emeklilik dahil edildiğinde ise yüzde 23.1'e yükselmiş durumda. Gülsün, bu oranın "neredeyse yatırımda olan her 4 liranın 1 lirasının fonlarda" olduğu anlamına geldiğini belirtiyor. Genel Müdür Gülsün, bu değişimin önemini vurgulayarak, "Artık yatırım fonu, alternatif bir yatırım ürünü değil, kalıcı bir yatırım tercihi oldu" diyor. Türkiye'de fonların GSYH'ye oranı yüzde 9 civarındayken, Brezilya ve Güney Afrika gibi benzer pazarlarda bu oran yüzde 60-100'leri buluyor, bu da Eyüp Gülsün'e göre sektörün hâlâ ciddi büyüme potansiyeline sahip olduğunu gösteriyor.

ÜRÜN ÇEŞİTLİLİĞİ DAHA DA ARTACAK

Garanti BBVA Portföy, sektördeki bu büyümeye paralel olarak önemli bir konumda yer alıyor. Emeklilik fonları hariç yaklaşık 740 milyar liralık bir fon büyüklüğünü yönetiyor, emeklilik fonları dahil edildiğinde ise bu rakam neredeyse 1 trilyon liraya yaklaşıyor. Eyüp Gülsün, "Şu anda yönettiğimiz fon sayısı 170. Bunun 41'i emeklilik fonu. Herkesin ulaşabildiği 72 fonumuz bulunuyor" diyor. Garanti BBVA Portföy, piyasa koşulları ne olursa olsun yatırımcıya çözüm sunabilen geniş bir ürün yelpazesine sahip. Gülsün, yüksek faiz ortamında para piyasası fonları ve kısa vadeli fonlar bulunurken; faizler düştüğünde hisse senedi fonları, temettü fonları, uzun vadeli tahvil fonları, fon sepeti fonları, altın fonları ve tematik fonlar gibi çeşitli alternatifler sunduklarını ifade ediyor. Şirket, bu çeşitliliği artırmaya devam ederek yakın zamanda Garanti Portföy Holdingler ve İştirakleri Hisse Senedi (TL) Fonu (Hisse Senedi Yoğun Fon) gibi yeni ürünleri de yatırımcıların beğenisine sundu. Bu fona, nitelikli yatırımcı olma şartı olmadan, 100 lira gibi düşük bir tutarla bile erişilebiliyor.

DİJİTAL DÖNÜŞÜM VE YAPAY ZEKA ETKİSİ

Eyüp Gülsün'e göre, Garanti BBVA Portföy'ün başarısında dijitalleşme kritik bir rol oynuyor. Gülsün, "Geçen yıl Garanti BBVA Portföy'deki müşteri işlemlerinin yaklaşık yüzde 94-95'i dijital kanallardan yapıldı" diyerek dijital kanalların önemini vurguluyor. Bu oran, yatırım fonu yönetiminin 'erişilebilir ve demokratik' hale geldiğinin de bir göstergesi. Teknoloji sadece dağıtım kanallarında değil, portföy yönetiminde de aktif olarak kullanılıyor. Garanti BBVA Portföy, bünyesinde 'İleri Analitik' birimi kurarak veriye dayalı portföy yönetimi anlayışını benimsemiş durumda. Bu birim, doğrudan otomatik fon yönetimi yerine, portföy yöneticilerine yatırım sinyalleri sağlayarak veri destekli kararlar almalarına yardımcı oluyor. Şirket, algoritmik işlemleri ve istatistiksel arbitraj fonlarını henüz kullanmasa da, veriden gelen bilgileri hisse ve varlık seçimlerinde tamamlayıcı olarak değerlendiriyor.Yatırım danışmanlığı konusunda ise 'Fon Koçu' gibi uygulamalar öne çıkıyor. Emeklilik fonları tarafında bulunan 'Fon Koçu', müşteri risk gruplarına göre portföy önerileri sunuyor ve bu öneriler tamamen algoritmalar ve makine öğrenimi modelleri kullanılarak oluşturuluyor.

BÜYÜME TRENDİ DEVAM EDECEK

Türkiye'de portföy yönetim şirketi sayısı 2021 sonundaki 53'ten 74'e yükselmiş durumda, bu da sektördeki rekabetin arttığını gösteriyor. Eyüp Gülsün, yeni oyuncuların pazarı daha da büyüteceğine ve ürün kalitesini artıracağına inanarak bu rekabet ortamından memnuniyet duyduklarını söylüyor. Garanti BBVA Portföy, son 4.5 yılda ortalama yüzde 160 büyümeyi başardı. Gülsün, bu trendin devam etmesi için çalıştıklarını, şirketin kendisini yatırımcının yanında yürüyen bir 'çözüm ortağı' olarak konumlandırdıklarını söylüyor. Tabii bu noktada BBVA'nın etkisi de rekabette ayırıcı özellik sağlıyor. Zira 25 ülkede 770 milyar Euro'nun üzerinde portföy yöneten BBVA'dan gelen know-how önemli bir değere sahip. Müşterilerin sadece paralarını değil, geleceklerini emanet ettikleri bilinciyle hareket ettiklerini ve sürdürülebilir bir büyümeyi hedeflediklerini söyleyen Gülsün ayrıca, "Yaptığımız araştırmalara göre dört kişiden birisi aldığı fonun çok az tanıyor. Demek ki bizim sektör olarak burada gidecek daha çok yolumuz var" diyerek yatırımcıların fonları daha iyi tanıması ve güven duyması için sektöre ve kendilerine düşen çok iş olduğunu vurguluyor.

GİRİŞ SERMAYESİ FONU İÇİN ÇALIŞILIYOR

Gelecek planları arasında gayrimenkul yatırım fonları düşünülmezken, girişim sermayesi fonlarının (GSYF) 2025 yılında hayata geçirilmesi planlanıyor. Bu noktada sıkı bir çalışma yürüttüklerini söyleyen Gülsün, "Müşterilerimizle kurduğumuz çok önemli bir güven bağı var. Girişim sermayesi fonlarında bu güveni daha da ileri taşımak için özenle çalışıyoruz" diyor. Ayrıca finteklerle iş birliği yaparak portföy yönetimi ve dağıtım alanlarında yenilikçi çözümler geliştirmeye devam ettikleri de belirtiliyor. Özellikle blok zinciri alanında ileride ilginç iş birlikleri kurulabilir.Türkiye'deki yatırım fonları sektörünün büyümesi, adeta bir nehrin kollarını genişletmesi gibi. Başlangıçta dar bir alanda akarken, çeşitli ürünlerle, dijitalleşmenin getirdiği kolay erişimle ve Eyüp Gülsün'ün vurguladığı artan yatırımcı bilinciyle kollarını genişleterek daha fazla alana yayılıyor ve ekonominin can damarlarından biri haline geliyor.

EN ÇOK OKUNANLAR