USD

-
-%

EUR

-
-%

GBP

-
-%

ALTIN GR

-
-%

BIST 100

-
-%
Serhat Özeren

YAZARLAR

3.08.2016 17:10:00

Darbe girişiminin önlenmesinde haberleşme ve bilişim sektörünün büyük etkisi

Bilişimci tabiriyle devleti 'hack’lemek istediler. Yani devlet ele geçirilmek istendi. Demokrasimize ve yüce milletimize gerçekleştirilmek istenen hain darbe girişimi başta milletimiz, cumhurbaşkanımız, başbakanımız, tbmm ve emniyet güçlerimizin kararlı duruşu ve mücadelesiyle engellendi. Şehitlerimize allah’tan rahmet diliyorum.

 

Devletimize, milletimize ve demokrasimize düzenlenen darbe girişiminin ilk mücadelesi Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın TV kanalına bağlanarak milletimizi meydanlara, sokağa çağırmasıyla başladı.

 

SOSYAL MEDYA ÜZERİNDEN HIZLICA ORGANİZE OLUNDU

 

Bu, bize bu tür olaylarda haberleşme, görsel ve sosyal medyanın ne kadar önemli olduğunu gösterdi. TV’deki çağrının sonucunda halkımız sosyal medya üzerinden hızlıca organize oldu ve darbe girişimi püskürtülmeye başlandı. Afet durumları ve bu tür hain girişimlerde kritik altyapıların ayakta kalabilmesi ve haberleşme sistemlerinin, görsel medyanın ayakta kalması, kesintisiz devam etmesi çok önemliydi. Kesintisiz haberleşmenin devamı için altyapılar ve dağınık bilgi sistemlerine daha fazla yatırım yapılmalı. Hatta belirli periyotlarda bunun testleri ve tatbikatları sürekli yapılmalıdır.

 

BİLGİ TEKNOLOJİLERİ VE İLETİŞİM KURUMU DA ACİL BİR EYLEM PLANI OLUŞTURMALI

 

Haberleşme ve görsel basın hizmetlerini veren şirketlerimiz özel sektör de dahi olsa bu konuda kritik sektör diye anıldığından devletin düzenlemelerine tabi durumlar ve kesintisiz hizmet için gerekli hizmet seviyesini sağlamalıdır. Haberleşme şirketi veya GSM şirketinin merkezi basıldığında veya bir afet sırasında zarar gördüğünde kesintisiz hizmet zarar görmemeli. Ayrıca bu şirket merkezlerinin kontrol altına alınmaması gerekmektedir. Alternatif merkezler devreye girebilmelidir. GSM ve sabit haberleşme şirketlerimiz, afet durumları için gerekli tedbirleri alıyorlar ama bu tür hain girişimler için sistemler ve altyapılar test edilmelidir. Hatta, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu bu durumlar için acil bir eylem planı da ortaya koymalıdır.

 

DİĞER KONU İSE SİBER GÜVENLİK

 

‘Organize güçler’ bu süreç içerisinde kurumlarımıza da sızma girişiminde bulunabilirdi. Siber tehditler her zaman hayatımızda olacak ve özellikle de teknolojik gelişim arttıkça daha fazla olacağını söylememiz gerekiyor. Siber güvenlik kısmına daha fazla eğilmeli, oluşturulan eylem planı hızlı bir şekilde hayata geçirilmelidir. Gerekirse bu konuda kamu da yeniden yapılanmalıdır.

 

ACİL DURUM HABERLEŞME SİSTEMLERİ

 

Acil durum ve kamu güvenliği için haberleşme sistemlerinin yapılandırılması konusu büyük önem taşıyor. Aynı sebeplerle Türkiye’nin kamu güvenliği ve acil durum haberleşme sisteminin bir an önce hayata geçmesi gerekiyor. Kriz sonrası ortamlarda iletişimin sürekliliğinin kritik hale geldiği doğal afet ya da terör gibi durumlarda, kamu güvenliği ve acil durum yönetiminden sorumlu Emniyet Genel Müdürlüğü, Sivil Savunma, Afet Yönetimi ve Afet İşleri Genel Müdürlüğü, Sağlık Birimleri ve diğer kuruluşların birbirleri ile koordinasyon sağlayabilecekleri kapalı çevrimlerde çalışabilmesi için gerekli yatırımların acilen yapılması gerekiyor. Sonuç olarak Başbakanımız Sayın Binali Yıldırım’ın Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı döneminde ülkemizin haberleşme sektörünü Afrika seviyesinden alarak Avrupa Birliği’nin üstünde bir seviyeye çıkarması, bu hain darbe girişimin önlenmesinde en önemli etken olmuştur. Artık ülkemizin kalkınması ve bilgi toplumu olma yolunda ilerlemesi için eskisinden daha fazla çalışmamız şart.

DİĞER YAZILARI