USD

-
-%

EUR

-
-%

GBP

-
-%

ALTIN GR

-
-%

BIST 100

-
-%
Merve  Tabanlı Sürücüoğlu

YAZARLAR

2.03.2020 13:35:00

Bilgi toplumunun yenilikçi ve yönetici kadınları

Günümüzde eğitimli ve donanımlı kadın sayısının bir hayli artması ve finansal sisteme dahil olması yalnızca toplumsal cinsiyet adaleti ve demokrasi açısından değil; ekonomik sürdürülebilirliğin yürütülmesi açısından da önem arz ediyor.

Dünya geneline baktığımızda kadınların çalışma hayatında etkin rol alması, eğitim seviyelerinin düzeyi ile doğru orantılı olarak ilerliyor. Zaman içerisinde kadınlar, ev eksenli bir hayattan çıkarak, iş gücüne ve aile ekonomisine katkı sağladıkları bir dünyanın içinde yer almaya başladılar. Günümüzde kadınlar, dünyanın hemen her yerinde şirketlerin alt, orta ve üst kademelerinde görevler alıyorlar. Yapılan araştırmalara göre Türkiye’de bu oranlar, her geçen yıl artış gösteriyor. Kadına biçilen rollerin dünya toplumlarında artık değişim gösterdiği yadsınamaz bir gerçek. Bu demek değildir ki kadın yaradılışında var olan rollerinden vazgeçiyor; aksine bu rollerle birlikte topluma daha çok katkı sağlayabileceği alanlarda daha fazla rol üstleniyor. Üstelik bunu yenilikler ve iyileştirmelerle de taçlandırıyor. 

KADIN, YARADILIŞI GEREĞİ BİRLEŞTİRİCİDİR

Kadının olduğu yerde düzen, disiplin, birlik vardır; ciddiyet vardır, bütünlük vardır, inanç vardır, sağlam bir altyapı vardır; güven, muhabbet ve dostluk vardır... Bu nitelikleri çoğaltabiliriz çünkü kadın yaradılışı gereği kucaklayıcıdır, birleştiricidir. Yenilikçi, girişimci ve lider ruhlu kadınlarımıza alan açmak da kadın/erkek tüm işverenlerin sosyal sorumluluğudur. Her gün gelişen teknoloji ve bilgi ağı ile birlikte genç nesil, dünya çapında büyük başarılara imza atıyor ve geleceğin inovatif iş insanları olacaklarının da sinyallerini veriyor. Günümüzde eğitimli ve donanımlı kadın sayısının bir hayli artması ve finansal sisteme dahil olması yalnızca toplumsal cinsiyet adaleti ve demokrasi açısından değil; dünya ekonomisinin büyümesi, ekonomik sürdürülebilirliğin yürütülmesi, hane halkı gelirinin yükselmesi ve yoksulluğun azaltılması açısından da önem arz ediyor.

İŞ ALANLARINDA FIRSAT SAĞLANMALI

Bu alanda özellikle iş ve sosyal yaşamın zorluklarını göğüsleyen kadınların hayatını kolaylaştırmak, kârlılığı, istihdamı vb. faydaları artırmak üzere gerçekleştirdiği çalışmalara ve bu alanda açtıkları yollara ışık tutulmalıdır. Çünkü artık girişimci bir kadından bahsedildiğinde akla sadece küçük kafeler, terziler, butikler gibi mikro çalışma alanları gelmiyor. Bilhassa ülkemizde yaşanılan gelişmeler bilim, teknoloji, akademi gibi üst segmentte sıralayabileceğimiz alanları işaret ediyor. Yapılan çeşitli araştırmalar, özellikle yönetim seviyesindeki cinsiyet eşitsizliğinin giderilmesi durumunda ülke ekonomisinin artış göstereceğini ispatlıyor. Kadınların yönetim seviyesinde olduğu şirketlerde kâr payının ve birçok mali değerin de artış gösterdiği belirtiliyor. Bu çalışmalardan anlaşılacağı üzere kadınlarımıza iş alanlarında fırsat sağlamalı ve öncü rolleri üstlenmeliyiz. Doğru yerlerde ‘pozitif ayrımcılık’ yaparak bu farkındalığı sağlayabiliriz.

İHTİYAÇLAR İYİ ANALİZ EDİLMELİ

Şirketlerin istihdam süreçlerinde elbette çeşitli talepleri oluyor ve bazı ölçülerde bu taleplerini esnetebiliyorlar. İnsan kaynakları şirketlerinin üzerine düşen, gelen talepleri doğru değerlendirmek ve doğru yönergeleri sağlayarak şirketlere yeni bakış açıları kazandırmak... Özel sektör ve kamuda yaşanan bilinçli/bilinçsiz bu ayrımcılığın önüne geçilerek, potansiyel iyi değerlendirilmeli ve doğru kanalize edilmeli. İhtiyacı iyi analiz edersek daha fazla kilidi açmış ve karşılıklı daha çok bireyi mutlu etmiş oluruz.