USD

-
-%

EUR

-
-%

GBP

-
-%

ALTIN GR

-
-%

BIST 100

-
-%

Teknoloji Haberleri

26 Temmuz 2021 15:57

E-ticaret siteleri seyahat acentası olmaya başladı

E-ticaret denilince akla gelen ilk markaların, geçtiğimiz yıllarda TÜRSAB'a yapmış oldukları seyahat acentası kurmaya yönelik başvuruları, yeni yönetmeliğe göre usullere uygun olmak kaydı ile mümkün hale geldi. Geçtiğimiz yıllarda N11'in girdiği bu yola, nisan ayı itibariyle Hepsiburada da girmiş oldu

E-ticaret siteleri seyahat acentası olmaya başladı

Salgın dönemini en verimli geçiren sektörlerin başında gelen e-ticaret platformlarında bu aralar bir hareketlilik söz konusu. Özellikle evlere kapandığımız bir dönemde neredeyse tüm alışverişimizi yaptığımız ve Türkiye'de pazaryeri denilince aklımıza gelen markalar, TÜRSAB'a seyahat acentası olmak amacıyla başvuru yapmaya başladı. E-ticaret şirketleri aslında, geçtiğimiz dönemlerde TÜRSAB'a seyahat acentası olmak adına yaptığı başvurularda ret cevabı almıştı. Geçtiğimiz ocak ayının ortalarında yapılan yönetmelik değişikliği sonrasında ise gerekli koşulların sağlanması halinde, bu şirketlere seyahat acentası olma hakkı tanındı. Yeni dönemde de e-ticaret şirketlerinin, seyahat acentalığı sektörüne giriş yapması da konunun taraflarınca 'rekabeti artırıcı bir girişim' olarak yorumlanıyor.

TÜRSAB NE DİYOR?

TÜRSAB tarafından konuyla ilgili yapılan yorum, seyahat acentalığı hizmetleriyle seyahat acentası hizmeti sayılmayan diğer hizmetlerin bir arada satılması, pazarlanması veya tanıtımı, kanun ve ilgili yönetmelik hükmü gereği mümkün bulunmadığından, söz konusu kullanımların, mevzuata uygun hale getirilmesi amacıyla gerçekleştiği yönünde. İlgili yönetmelikle bir seyahat acentası online satış kanalında seyahat acentası hizmeti sayılmayan hizmetlerin satış ve pazarlamasını yapamayacağı için, bu faaliyetlerini 'ayrı bir adres üzerinden yürütme zorunluluğu' şartı aranıyor. Kısacası TÜRSAB, "Bu itibar ile e-ticaret sitesi olarak anılan elektronik pazaryerlerinde 'alt-domain' olmadan seyahat acentası ürünleri satılması mevzuata aykırı" yorumunu yapıyor. E-ticaret sitelerinin kamuoyunda elde ettikleri tanınırlık ile daha büyük bir kitleye hitap edebildiği için farklı bir alt-domain kullanmasındaki amaç, haksız rekabetin önüne geçmek olarak izah ediliyor.

HEPSİBURADA'DAN YENİ MARKA

Aslında Hepsiburada, TÜRSAB'a geçtiğimiz yıllarda başvurusunu yapmıştı. Değişen yönetmelik gereğince farklı bir marka yaratan şirket, nihayet seyahat acentası belgesine de ulaşmış oldu. Hepsiburada hesabı olan herkesin, mevcut hesabı ile giriş yaparak Hepsifly üzerinden seyahat hizmetlerinden yararlanabildiğini aktaran Hepsiburada Strateji ve İş Geliştirmeden Sorumlu Grup Başkanı Murat Büyümez, Hepsifly'da kullanıcıların nereden nereye uçacağını, uçuş tarihlerini, kaç kişi için bilet baktığını ve hangi sınıfta uçmak istediğini seçerek, farklı uçuş seçeneklerini listeleyebildiğini aktarıyor. Büyümez, "Hepsifly ile pandemi döneminde markamıza artan ilginin, turizme ve ülkemizin sürdürülebilir ekonomik büyümesine de katkı sunmasını umut ediyoruz" şeklinde konuşuyor. Ayrıca alternatif turizm lokasyonlarından, seyahat için pratik önerilere, farklı konularda içeriklere kolayca erişebilme durumu da söz konusu.

SEKTÖR DE DİJİTALEŞTİ

Günümüz dünyasında bu pazardaki her oyuncunun aynı zamanda bir e-ticaret şirketi olduğunu söyleyen Setur Turizm Operasyon Direktörü Oktay Temeller, bu anlamda turizm sektörünün de dijitalleştiğini, kendilerinin de yıllardır sürdürdüğü ve geliştirdiği dijitalleşme yatırımlarıyla bu rekabete hazır olduklarını söylüyor. "Tatil, hayatınızda sıfır sorun istediğiniz bir zaman dilimidir. Bizler de işimizi sadece tatili satmak olarak değil misafirlerimizi memnun etmek olarak tanımlıyoruz. Bizim işimizin büyük kısmı satış sonrası hizmetler ve operasyonel mükemmeliyet" diyen Temeller, kayıtlı kullanıcı sayılarının yüksek olması bir avantaj gibi görünse de tatili diğer ürünler gibi görme yaklaşımının olumsuzluklar yaratabileceğini hatırlatıyor.

Tatilsepeti Genel Müdürü Koray Küçükyılmaz da bu noktada bir konuyu gözden kaçırmamamız gerektiği söylüyor. "Bugün, seyahat acentası olarak gördüğümüz firmaların ciddi bir online satışı söz konusu ve bu firmalar e-ticaret konusunda da gelişmiş durumda. Örneğin; Tatilsepeti olarak, hiçbir fiziksel satış ofisine sahip değiliz" diyen Küçükyılmaz, satışlarını tamamen online kanallardan ve çağrı merkezi üzerinden yaptıklarını belirtiyor.

DÜNYADA DURUM NASIL?

Dünyada da e-ticaret siteleri üzerinden tur ve uçak bileti satışları deneniyor, fakat o tarafta da birtakım sıkıntılar var. Bu bağlamda Amazon, 2014 yılında sıfırdan otel rezervasyon sistemi kurmak için çabaladı; ancak bu faaliyet yürümedi. Şirket, iki yıl öncesinde Hindistan'da uzmanlığı seyahat ürünleri satmak olan bir firma ile partner olarak uçak bileti satışı ile başlamıştı. Alibaba'nın da, fliggy isimli bir seyahat sitesi mevcut. Superapp uygulamalarının Asya'da ağırlık kazanmasıyla beraber, perakendecilerin seyahat ürünleri satmasına da daha çok rastlanıyor.

Bununla beraber dünyadaki büyük e-ticaret sitelerinin daha çok perakende satışlarına odaklanmayı tercih ettiklerini, seyahat işini ayrı bir iş alanı olarak değerlendirdiklerini görüyoruz. Fransa'daki voyages.carrefour.fr, bunun bir örneği olarak karşımıza çıkıyor.

KONVANSİYONEL ACENTALAR MEMNUN MU?

Aslında sektörün günbegün dijitalleşmesi ve bunun paralelinde turların internet siteleri üzerinden alınması zaten halihazırda olan bir şeydi. İnternet üzerinden tur satışı gerçekleştiren diğer siteler böylesi bir durumda rekabetin sektörü daha da iyi yerlere çıkarabileceğini belirtiyor. Fakat diğer yandan konvansiyonel seyahat acentaları da durumdan yakınıyor. Seyahat acentacılığının yalnızca ticari bir meta değil, konsantre bir meslek olduğunu belirten bu şirketler, 12 bin 500 civarındaki seyahat acentasının durumdan kötü etkileneceğini dile getiriyor. Fakat dönemin getirdiği gerçekler de söz konusu. Yani bugün en basit bir market alışverişinin bile saniyeler içinde mobil telefonlardan yapıldığı düşünülürse, turistler açısından tur satın alınmasının da böylesi bir duruma dönmüş olması çok da şaşılası bir durum değil. Dolayısıyla turistler de çağa oldukça hızlı ayak uydururken, trendin bu yolda ilerleyeceğini tahmin etmek için kahin olunmasına gerek yok gibi duruyor...

EN ÇOK OKUNANLAR