USD

-
-%

EUR

-
-%

GBP

-
-%

ALTIN GR

-
-%

BIST 100

-
-%

Sanat

24 Mayıs 2017 09:37

İsmail Acar 12'nci kez Lale Müzesi'nde

İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen 12. Lale Festivali kapsamında, 'İsmail Acar Lale Festivali Geleneksel Resim Sergisi' geçtiğimiz ay gerçekleştirilen açılış töreninin ardından sanatseverlerle buluştu. Emirgan Korusu, İstanbul Lale Vakfı Sergi Salonu’nda gerçekleşen serginin açılışına, başta İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Kadir Topbaş ve ressam İsmail Acar olmak üzere çok sayıda bürokrat ve sanatseverler katıldı. İsmail Acar'ın 32 eserden oluşan lale sergisi, sanats

İsmail Acar 12'nci kez Lale Müzesi'nde

Meral Erdoğan / [email protected]

 

Eserlerinizde ağırlıklı olarak geleneksel motifleri işliyorsunuz. Resim gibi çağdaş/modern Batı kültürünün ağırlıklı olduğu bir dalda bu farklı yönelişinizden biraz bahsedebilir misiniz?

Her sanatçı yaşadığı toplumun bir parçasıdır ve o topluma ait unsurları yorumlayarak çağdaş sunumlar ortaya koyar. Ben de kendi toplumumuzdan, kendi kültürümüzden yola çıkarak bunu yapıyorum. Batılı sanatçılar ise kendi kültürlerinden etkileşimle yeni yorumlar yapıyor. Çağdaşlığı,  modernizmi sadece Batı’ya ait dil ve unsurlarla tanımladığımızda kendimizi ve toplumumuzu görmezden gelmiş oluruz.

 

Çalışmalarınızda çok farklı tekniklerin kullanıldığını görüyoruz. Bize çalışma pratiklerinizden bahseder misiniz?

Benim için önemli olan hikayedir. Hikayeyi her anlatan, o hikayeye kendinden bir şeyler katar. Teknikler de bir bakıma aynıdır. Her teknik resme, çizgiye farklı bir dinamizm katar. Teknikler bu manada sadece bir araçtır benim için...

 

 

Batı’da oldukça canlı bir sanat piyasası var. Türkiye’yi bu açıdan nasıl değerlendiriyorsunuz?

Batı’ya sermaye, nüfus ve kültür olarak bakıldığında zannedildiği üzere büyük bir sanat piyasası yok aslında. Ancak Batı, bu konuda daha köklü bir geçmişe sahip sadece. Türkiye’deki durum ise çok farklı. Her kafadan farklı bir ses çıkıyor. Kendi eserlerini müzayedelere koyup kendileri satın alarak sanat pazarı oluşturmaya ya da kendi pazarlarını korumaya çalışanlardan tutun da gerçekten Batı'lı bir disiplinle bu işi ele alan sanatçı ve sanat koleksiyonerlerine kadar çok renkli ancak çok şaşırtıcı bir sanat piyasasına sahibiz. Tabii ki işini etik değerleri ön planda tutarak yapanları tenzih ediyorum.

 

MESLEKİ AÇIDAN HAYATIMIN DÖNÜM NOKTASIYDI DEDİĞİNİZ ZAMANLAR VAR MI? Güzel sanatlara girmem. Ayasofya sergim, 2005’te 51. Venedik Bienali’nde 25 ayrı binada aynı anda yaptığım büyük sergi... 

 

 

 

Sadece resim yapmıyorsunuz, heykel ve fotoğraf gibi farklı disiplinlerde işleriniz de olduğunu görüyoruz... "Rönesans sanatçıları gibi çalışıyorum. Tüm sanat dallarının temelindeki desen ve kompozisyon bilgisini kullanarak her şeyi yapabileceğimi hissediyorum ve yapıyorum"


Yurt dışı sanat çevreleriyle bağlantılar kurmak ve ilişkileri geliştirmek nasıl bir süreçti, zorluklarla karşılaştınız mı, neler söyleyebilirsiniz bu konuda?

Elbette Türkiye’den Doğu’dan biri olarak, sporda bir tabir vardır: Beş sıfır geriden başlamak. İşte öyle bir şey aslında bu süreç. Ancak zamanla; çalışma, gayret ve sabırla her şey tersine dönebiliyor. Doğu’dan ve Türkiye’den geliyor olmak hele ki Türkiye’ye ve Doğu’ya ait formları kullanarak işinizi yapmaya çalışmak oldukça zor oldu başlangıçta.

 
Yakın gelecekteki projeleriniz hakkında bize neler söyleyebilirsiniz?

Birçok farklı proje var. Fransa, Almanya, Çin, Suudi Arabistan olmak üzere önümüzdeki altı ay içinde altı sergi var. Bununla birlikte birçok sosyal sorumluluk projesi de planlıyoruz. Hem Türkiye’de hem de yurt dışında birçok mülteci kampında yürütülen projeler var. Türkiye, Kenya, İtalya ve Fransa’da yürütülüyor bu projeler...

 

İSMAİL ACAR

1971'de Sivas - Suşehri'nde doğdu. 1992 yılında Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü, Prof. Ergin İnan atölyesinden birincilikle mezun oldu. 1993 yılında Teknoloji ve Sanat mastır tezini verdi. 2004 ve 2005'te Türkiye'de 'Yılın Sanatçısı' seçildi. 2007'de Floransa Bienali'nde Birincilik Ödülü'nü (İtalya), 2008'de Uluslararası Moskova Sanat Fuarı Ödülü'nü (Rusya), 2009'da Chianciano Bienali Birincilik Ödülü'nü (İtalya) ve Floransa Bienali Birincilik Ödülü'nü (İtalya) aldı.

 

 

EN ÇOK OKUNANLAR