USD

-
-%

EUR

-
-%

GBP

-
-%

ALTIN GR

-
-%

BIST 100

-
-%

Sanat

25 Eylül 2016 12:11

Neşet Ertaş vefatının 4. yılında unutulmadı

Türk halk müziğinin unutulmaz isimlerinden biri olan Neşet Ertaş, vefatının 4'üncü yılında anılıyor.

Neşet Ertaş vefatının 4. yılında unutulmadı

 

Türk halk müziğinin ve Orta Anadolu Türkmen Abdal Müzik geleneğinin en büyük ozanlarından biri olan, bağlamadaki ustalığı ve eserleriyle derslere konu olan sanatçının hayatı ve eserleri kitap haline getirildi, hakkında belgeseller çekildi. 74 yaşında prostat kanseri nedeniyle hayatını kaybeden Neşet Ertaş'ın sevenleri, ölümünün 4'üncü yılında ünlü halk ozanını unutmadı.

 

KIRŞEHİR'DE ANMA PROGRAMI DÜZENLENECEK

 

"Bozkırın tezenesi" olarak bilinen bozlak ustası Neşet Ertaş için ölümünün 4. yılında Kırşehir'de anma programı düzenlenecek.

Kırşehir Belediye Başkanı Yaşar Bahçeci, yaptığı yazılı açıklamada, Neşet Ertaş'ın hayatını kaybettiği tarihte bir dizi etkinlik yapılacağını belirtti.

Bağbaşı Mezarlığı'ndaki mevlit programının ardından bozlak ustasının fotoğraflarından oluşan resim sergisinin açılacağını ifade eden Bahçeci, Kültür Merkezi'nde Neşet Ertaş ve yaşamının anlatılacağı konferans düzenleneceğini aktardı.

 

Ertaş'ın çok büyük acılar yaşadığını ve garip olarak bu dünyadan ayrıldığını vurgulayan Bahçeci, şunları kaydetti:

 

"Neşet Ertaş'ı, vefatının dördüncü sene-i devriyesinde rahmetle, minnetle yad ediyoruz. Ertaş çocukluğundan itibaren çok büyük acılar, ayrılıklar, yeri doldurulmaz kayıplar ve tarifi mümkün olmayan yoksulluk yaşadı. Kendi de bunu dizelerinde ifade ediyordu. Garipti, garip yaşadı, bir garip olarak 4 yıl önce aramızdan ayrıldı. Hakk'a yürüdü. 'Bir ayrılık, bir yoksulluk, bir de ölüm' diyordu. Hiç kuşkusuz, bizi sessiz bıraktı. Tesellimiz şu ki inşallah çocuk yaşta kaybettiği annesi Döne'ye, babası Muharrem Ertaş'a, nice sevdiğine, en önemlisi de aslına kavuştu."

 

Neşet Ertaş'ın bu topraklarda Anadolu'nun sesini duyuran çok önemli bir ozan olduğuna işaret eden Bahçeci, "Büyük üstat Neşet Ertaş'tan biz, aşkı, sevmeyi, ağlamayı öğrendik. Neşet ustamız sadece bir aşık değil, sözüyle, özüyle, yaşantısıyla büyük bir üstattı. Biz de bu toprakların sesini, Neşet Ertaş ustamızı yaşatabilmek, gelecek nesillere onun felsefesi ve düşüncesini aktarabilmek için elimizden gelen gayreti göstermeye çalışıyoruz." ifadelerini kullandı.

 

Bahçeci, anma programı hakkında şu bilgileri verdi:

 

"Bu toprakların sessiz haykırışını bozlaklarıyla taşıyan ustayı anmak için 26 Eylül 2016 Pazartesi günü Bağbaşı Mezarlığı'nda kabri ziyaret edilecek. Ahi Evran Veli Camii'nde Kur'an-ı Kerim ve mevlit okunmasının ardından Ahi Evran Külliyesi sergi salonunda Neşet Ertaş fotoğrafları sergisi açılacak. Kültür Merkezi Salonu'nda Neşet Ertaş ve yaşamının anlatılacağı bir konferans düzenlenecek. Büyük üstat için aynı gün Cacabey Meydanı'nda Kırşehir Ustalar Müzik ve Oyun Topluluğu bir konser verecek. Programımıza tüm Kırşehirlileri davet ediyorum."

 

NEŞET ERTAŞ KİMDİR?

 

Türkülere can veren usta sanatçı Neşet Ertaş, Kırşehir'in Çiçekdağı ilçesine bağlı Kırtıllar köyünde dünyaya geldi. Babası saz ustası Muharrem Ertaş, annesi Döne Hanım'dır.

 

İlkokula gittiği yıllarda önce keman, sonra da bağlama çalmayı öğrendi. Babası ile birlikte yörenin düğünlerinde sazı çalıp türküler söylemeye başladı. Etkilendiği tek kişinin babası olduğunu söyleyerek, "Babamla ben aynı ruhun insanlarıyız." derdi.

 

Neşet Ertaş, 1950'li yılların sonunda İstanbul'a gelerek ilk plağını "Neden garip garip ötersin bülbül?" adı ile babası Muharrem Ertaş'a ait bir türküyle çıkardı. Halk tarafından çok beğenilen bu plağı, ardından diğer plak, kaset ve halk konserleri takip etti. Daha sonra Ankara'ya yerleşti. Burada yaşadığı hastalıklar sebebiyle kardeşinin daveti üzerine Almanya'ya gitti. Çocuklarının eğitimi ve sanat çalışmalarından dolayı uzun süre Almanya'da kalan sanatçı, 2000 yılında İstanbul'da verdiği konserle sahne hayatına döndü.

 

Neşet Ertaş, 25 Eylül 2012'de İzmir'de vefat etmiş, bir gün sonra Kırşehir'de toprağa verilmişti.

 

NEŞET ERTAŞ’IN KENDİ KALEMİNDEN HAYATI
 

Bin dokuz yüz otuz sekiz cihana
Kırtıllar köyünde geldin dediler
Babama muharrem, anama döne
Dediysen atayı bildin dediler

Dizinde sızıydı anamın derdi
Tokacı saz yaptı elime verdi
Yeni bitirmiştim üç ile dördü
Baban gibi sazcı oldun dediler

O zaman babamdan öğrendim sazı
Engin gönül ile hakka niyazı
O yaşımda yaktı bir ahu gözü
Mecnun gibi çölde kaldın dediler

Zalım kader devranını dönderdi
Tuttu bizi ibikliye gönderdi
Babam saz çalarken bana zil verdi
Oynadım meydanda köçek dediler

Anam döne ibiklide ölünce
Tam beş tane öksüz yetim kalınca
Beşimiz de perişan olunca
Babamgile burdan göçek dediler

Yürüdü göçümüz tefleğe doğru
Bu hali görenin yanıyor bağrı
Üç aylık çoçuğun çekilmez kahrı
Bunlara bir ana bulun dediler

Yozgatın Kırıksoku Köyüne vardık
Bize ana yok mu diyerek sorduk
Adı arzu dediler bir ana bulduk
İşte bu anadır buldun dediler

Neşet Ertaş'ı Kırşehir'de binlerce seveni son yolculuğuna uğurlamıştı.

En küçük kardaşı kayıp eyledik
Onun için gizli gizli ağladık
Üstelik babamı asker eyledik
Yine öksüz yetim kaldın dediler

Zalım kader tebdilimi şaşırttı
Heybe verdi dalımıza devşirtti
Yardım etti Yerköyüne göçürttü
Biraz da burada kalın dediler

Yerköyden Kırıkkaleye geldik
Babam saz çalarken biz çümbüş aldık
Kırşehire varınca kemanı çaldık
Aferin arkadaş çaldın dediler

Yarin aşkı ile arttı hep derdim
Babamı bir yere dünür gönderdim
Başlık çok istemişler haberin aldım
İstemiyor yarin seni dediler

Kırşehirde yedi sene kalınca
Düğün düzgün hepsi bize gelince
Burada herkese yer daralınca
Ankaraya gider yolun dediler

Ankarada (sünnetçi) Veysel Ustayı buldum
Epeyce eğleştim, evinde kaldım
Yüz lirayı verip bir yatak aldım
Etti isen böyle buldun dediler

Bir ev kiraladım münasip yerde
Kaldı kavim kardaş hep Kırşehir’de
Bu aşk hançerini vurdu derinde
Çaresini bulmazsan öldün dediler

Yarin aşkı ile döndüm şaşkına
Arada içerdim yarin aşkına
Canan acımaz mı garip dostuna
Bunu da içeriye alın dediler

EN ÇOK OKUNANLAR