USD

-
-%

EUR

-
-%

GBP

-
-%

ALTIN GR

-
-%

BIST 100

-
-%

Ekonomi Haberleri

21 Ocak 2021 10:59

Mehmet Ali Akarca: Büyük veriden iş değeri yaratan çözümler sunuyoruz

KoçSistem Genel Müdürü Mehmet Ali Akarca ile KoçSistem’in dijitalleşme hamleleri ve yeni dönem yatırımlarını Platinonline.com için konuştuk. Akarca "KoçSistem ve KoçDigital Ar-Ge Merkezlerimizde kendi mühendislerimizin, veri analistlerimizin geliştirdiği yerli teknolojileri sadece yurt içinde değil; yurt dışında da müşterilerimize sunuyoruz. Dünyada 80’in üzerinde ülkede yurt dışı iş ortaklarımızla başarılı projeler yürütüyoruz. Azerbaycan ofisimize ek olarak yurtdışında 5 yılda 5 yeni KoçSiste

Mehmet Ali Akarca: Büyük veriden iş değeri yaratan çözümler sunuyoruz

Umut Çelik / [email protected]

Şirketlerin dijital dönüşümünde başrolü oynayan Nesnelerin İnterneti, Büyük Veri ve Analitik, Güvenlik, Kurumsal Bulut, Kurumsal Mobilite, İş Çözümleri, ve Dijital İşgücü RPA gibi alanlarda pek çok ürün ve servisler sunan, Koç Topluluğu şirketlerinden, yenilikçi ürün ve servisleriyle şirketlere rekabet avantajı ve verimlilik kazandıran KoçSistem, Platinonline.com’un dijitalleşme sohbetlerinin konuğu oldu. Başta büyük veri ve ileri analitik ile nesnelerin interneti teknolojilerini kullanarak ülkece dijital dönüşümü çok hızlı yakalayabildiklerini söyleyen KoçSistem Genel Müdürü Mehmet Ali Akarca, özellikle veri bilimi ve ileri analitiklerin yarattığı fırsatları son derece önemsediklerini ve veri bilimi eşittir ekonominin gelişimi dediklerini aktarıyor.

2020’de dijitalleşmeye yönelik neler yaptınız?

KoçSistem olarak bugün 80’den fazla ulusal ve uluslararası iş ortağımız, alanında uzman 1.500’e yakın çalışma arkadaşımız ve iştiraklerimizden aldığımız güçlü sinerji ile Türkiye’nin dijital dönüşümüne 75 yıldır aralıksız en üst seviyede katkı veriyoruz. Kurumların iş hedeflerine giden yolculuklarında “teknoloji iş ortağı” olarak birçok rekabetçi ve verimlilik odaklı ürün ve çözüm geliştiriyoruz. Bu çerçevede 2020’da uluslararası marka değerlendirme kuruluşu Brand Finance tarafından gerçekleştirilen, "Türkiye'nin En Değerli Markaları-Turkey 100"Araştırması’nda “Türkiye’nin En Değerli Bilişim Markası” seçildik.

Brand Finance Araştırması’nda bu yıl ilk kez listeye girerek 41’inci sırada yer aldık. Marka değerimizi 90 milyon dolar seviyesine çıkarttık. Ayrıca, Türkiye’nin ilk 500 Bilişim Şirketi (Bilişim 500) Araştırması’nda Türkiye’nin “Bilgi Teknolojileri Sistem Entegratörü ve İş Ortağı” kategorisinde pazar liderliğimizi sürdürüyoruz. 

“DEĞER ZİNCİRLERİNİ DİJİTALLEŞTİRMEYİ HEDEFLİYORUZ”

Türkiye’nin lider markalarına dijital dönüşüm hizmetleri sunarken şirketlerin toplam değer zincirlerini dijitalleştirmeyi hedefliyoruz. Endüstri 4.0 odağımızda yer alan nesnelerin interneti, büyük veri ve ileri veri analitiği, siber güvenlik, bulut, dijital iş gücü RPA’i bütünsel bir bakış açısıyla değerlendiriyoruz. Diğer yandan Boston Consulting Group ile birlikte KoçSistem’in yüzde 100 iştirakı olarak kurduğumuz KoçDigital ile dünyaya “teknoloji ihraç ediyoruz”.

Bir Türk markası olarak yerli teknoloji üretme kararlılığımızı “Türkiye’de Yazılım Alanında ilk Ar-Ge Merkezi” olma özelliğine sahip KoçSistem Ar-Ge ve Yenilkçilik Merkezi ve KoçDigital Ar-Ge Merkezimiz ile sürdürüyoruz.

Pandemi döneminde ise KoçSistem olarak desteklerimizi hayata geçirmeyi bir kurumsal vatandaşlık sorumluluğu olarak gördük. Öncelikli alanlarda teknoloji çözümleri oluşturduk. Bu çözümlerle müşterilerimizin pandemi dönemindeki operasyonlarını sorunsuz devam ettirmelerine yardımcı olacak “Dijital Destek Paketleri” geliştirdik. Nesnelerin interneti ve ileri analitik konularına odaklanan iştirakimiz KoçDigital ile “büyük veriden iş değeri yaratan”  çözümler sunduk.

Pandemi ile daha çok artan siber güvenlik ihtiyacını ise Türkiye’de bir ilk olan KoçSistem Güvenlik Operasyon Merkezi’nde (SOC) sağlıyoruz. Müşterilerimizin sistemlerini 7/24 takip ediyor, siber güvenlik risklerini tespit ederek bu tehditlere hızla müdahale edilmesini sağlıyoruz.

2021’de dijital yatırım planlarınızı bizimle paylaşır mısınız?

Hedeflerimizin başında, ülkemizin teknoloji ihracatına katma değer yaratmak bulunuyor.

KoçSistem ve KoçDigital Ar-Ge Merkezlerimizde kendi mühendislerimizin, veri analistlerimizin geliştirdiği yerli teknolojileri sadece yurt içinde değil; yurt dışında da müşterilerimize sunuyoruz.

Dünyada 80’in üzerinde ülkede yurt dışı iş ortaklarımızla başarılı projeler yürütüyoruz. Azerbaycan Ofisimiz’e ek olarak yurtdışında 5 yılda 5 yeni KoçSistem ofisi açmayı hedefliyoruz. Önümüzdeki 5 yıl içinde gelirlerimiz içindeki ihracat payını yüzde 10’dan 15 seviyelerine taşımayı hedefliyoruz.

Bunu yaparken de küresel ekonomide önemli bir karşılığı olan veri bilimi ve ileri analitik odaklı çözümleri daha çok öne çıkartmak istiyoruz.

Pandemi ile beraber dijitalleşmenin önem kazandığını görüyoruz. Siz bu konuda kendinizi nasıl konumlandırırsınız?

Hepimiz tanık oluyoruz ki, günümüzde artık rekabetçiliğin kurallarını, büyük ölçüde, kurumların dijital dönüşümdeki başarıları belirlemeye başladı. Bu gerçeği, kurumların yapısal reformu “dijital dönüşümdür” diyerek özetliyoruz. Küresel ekonominin yüzde 25’ini dijital şirketler oluştururken, kültürü ve iş yapma tarzlarıyla dijital ekosistemde yer almak, şirketler için “yaşamsal” oldu. Birçok araştırma dünyada dijital dönüşüme yapılan yatırımların hız kesmeden devam edeceğini gösteriyor. Genel itibarıyla ülkemizde de dijital dönüşüm çalışmalarının ve teknoloji üretiminin umut verici olduğunu söyleyebiliriz.

“ÜRETİM YÖNETİM SİSTEMİ PROJESİ İLE ÜRETIMDE KALİTE HATALARINI ORTADAN KALDIRMAYI HEDEFLİYORUZ”

Dijital dönüşüm değere odaklı çözümlere olan ilgiyi artırdıkça küresel ekonomide sadece niceliksel değil niteliksel bir değişimin de yaşanması kaçınılmaz görünüyor. Dünya Ekonomik Forumu (WEF) araştırmaları, dijital dönüşüm yatırımlarının 2025 yılında dünya ekonomisine 100 trilyon dolarlık ek değer yaratacağını özellikle vurguluyor.

KoçSistem olarak, üretimi etkileyen tüm süreçlerini dijitalleştiren kurumların rekabette bir adım daha öne çıkabileceğini düşünüyoruz. Bu noktada gerçekleştirdiğimiz birkaç projeden örnek vermek isterim.

KoçDigital ile dayanıklı tüketim sektörünün öncü şirketlerinden birinde hayata geçirdiğimiz Üretim Yönetim Sistemi Projesi ile üretimde kalite hatalarını ortadan kaldırmayı hedefliyoruz. Malzeme lojistiğinden, üretim yürütme ve kalite yönetimine, güçlü analitiklere ve gerçek zamanlı gösterge tablolarına dek uçtan uca kapsamlı bir çözüm oluşturduk. Bu projede 4 üretim hattındaki 31 istasyon üzerinden 700 sensör aracılığı ile toplanan 500 GB’ı aşkın datayı değerlendiriyoruz. Projenin sonunda ise ürün hattı optimizasyonu ile yüzde 5 ila 10 oranında üretim artışı ile plansız duruş süresinde yüzde 50’ye varan azalma elde etmeyi öngörüyoruz.

Yine KoçDigital ile Avrupa’nın lider ev aletleri markası olan bir müşterimizin kalite yönetimine görsel işleme ile ileri analitiğin bir arada kullanıldığı önemli bir projede destek veriyoruz. Bu projede temel olarak üretim bantlarından çıkan ürünlerdeki çizilme, bükülme, aşınma gibi hasarların daha müşteriye ulaşmadan anlaşılabilmesi ve yakalanması hedefleniyor. Fabrikadaki kameralarla ürünlerin fotoğrafları çekilerek, bu fotoğraflar üzerinde makine öğrenimi algoritmaları çalıştırılıyor; böylece hasarların tanınması sağlanıyor. Proje ile satılan ürünlerde sorun çıkması nedeniyle ortaya çıkan geri dönüşler azaltılıyor.

“ÜLKECE DİJİTAL DÖNÜŞÜMÜ ÇOK HIZLI YAKALAYABİLİRİZ”

Başta büyük veri ve ileri analitik ile nesnelerin interneti teknolojilerini kullanarak ülkece dijital dönüşümü çok hızlı yakalayabiliriz. KoçSistem olarak özellikle veri bilimi ve ileri analitiklerin yarattığı fırsatları son derece önemsiyoruz. Veri bilimi eşittir ekonominin gelişimi diyoruz ve bu konuyu çok önemsiyoruz. Çeşitli sektörlerde veri biliminin sunduğu açılımlar inanılmaz boyutta. KoçDigital’i de iki yıl önce tam da bu amaçla kurmuştuk.

Hiç kuşkusuz verinin öne çıkmasıyla veri analisti, yapay zeka uzmanı, siber güvenlik uzmanı gibi “nitelikli insan gücü”ne olan ihtiyacımız daha da artacak. Bu nedenle KoçDigital Akademi’de hem kendi çalışanlarımızı hem de diğer kurumların çalışanlarını veribilimi alanındaki gelişimleri için destekliyoruz. KoçDigital Akademi altında “Data&Analytics for Business Programı”nı hayata geçirdik. Sektör ve departman bağımsız, tüm profesyonellerin ellerindeki veriyi iş değerine dönüştürmelerini sağlıyoruz. Dersler, Koç Üniversitesi’nin alanında uzman akademisyenleri, BCG’nin dünya çapında deneyimli danışmanları ve KoçDigital yöneticileri tarafından veriliyor. 2019’dan bu yana 100’den fazla mezun verdiğimiz bu program ile 5 sene sonunda 1.000’in üzerinde mezun vermeyi hedefliyoruz.

Dijital ekosistemin bir diğer sacayağını ise girişimcilik oluşturuyor. Türkiye’nin girişimcilik potansiyeline ve iyi yetişmiş insan gücünün ekonomi üzerindeki pozitif etkisine sonuna kadar güveniyoruz. KoçSistem olarak kendi kadrolarımızın yanı sıra girişimci ekosistemimizin de katkısıyla ürettiğimiz yenilikçi çözümleri müşterilerimize sunuyoruz. Bu hedefle kurduğumuz Türkiye’nin “ilk B2B girişimcilik platformu” TechSquare ile müşterilerimiz ve girişimci şirketlerimiz arasında köprü olmaya devam edeceğiz.

Türkiye’de pandemi sonrası uzaktan çalışmaya devam edecek olan birçok şirketin varlığından söz ediliyor. Kısa sürede altyapılarını kuran bu şirketler yeni normalde de bu çalışma düzeninde devam eder mi?

Küresel pandemi ile birlikte bireylerin ve kurumların olağan yaşam tarzlarında ciddi değişiklikler yaşandı. Sosyal mesafe ve hijyen koşullarına uyma zorunluluğu, tüketici davranışlarında ve toplumun günlük alışkanlıklarını ister istemez değiştirdi. E-ticaret ve lojistik sektörleri patlama gösterirken, özellikle fiziksel temasın öne çıktığı bazı sektörlerde daralmalar yaşandı. Şirketler teknolojileri, “yeni normal”e uyum sağlamanın aracı olarak yeniden gözden geçirmeye başladılar. Kısaca Covid-19, ülkelerin, kurumların, iş dünyasının hatta bireylerin dijital dönüşüme duyduğu ihtiyacın “artık ne kadar yaşamsal” olduğunu bize gösterdi.

Şu anda tüm dünyada profesyonel yöneticiler ve araştırma şirketleri pandeminin ortaya çıkardığı yeni normal kavramını anlamaya ve tanımlamaya çalışıyor. Küresel yönetim danışmanlığı şirketlerinden KPMG sosyal mesafe ve hijyen koşullarının ortaya koyduğu yeni yaşam tarzının kurumların dijital dönüşüm yatırımlarını hızlandırırken, CEO’ların yüzde 77’si şirketlerinin uzaktan çalışma ve ekip paylaşımı için kullanılan dijital araçlara yatırımları sürdürdüğünü açıklıyorlar. CEO’ların yüzde 69’u ise fiziksel ofis ortamlarını daha da azaltacaklarını ifade ediyor. Nitelikli iş gücü ile daha çok uzaktan çalışma düzenini tercih ettiklerini dile getiren CEO’ların oranı ise yüzde 73’ü buluyor.

KoçSistem olarak biz de bu süreçte uzaktan çalışmayı deneyimliyoruz. Bu süreçte, uzaktan hizmet verebilen sağlıklı bir yapıya geçmenin mümkün olduğunu gözlemledik. İlerleyen dönemde ise kurumların bu yaklaşmı sürdüreceğini; kurumların sektörleri ve iş süreçler ile uyumlu hibrid  modeller geliştirebileceğini öngörüyoruz.

Dijitalleşmenin istihdama olumlu veya olumsuz etkileri nelerdir?

Günümüzde çalışma alanlarının sınırlarını kaldıran uzaktan dijital çalışma modeli yetenek yönetimi ve liderlik yaklaşımlarında kökten değişiklikler gerektiriyor. Dijital dönüşüm için gerekli “nitelikli insan kaynağı”, hem kamu hem de özel sektör için stratejik bir yatırım alanıdır. Türkiye, genç nüfusunu bu yönde doğru değerlendirdiği ölçüde dünyada dijital dönüşüm yolculuğunda örnek gösterilen ülkeler arasında yerini alacaktır. Artık yeteneğe ulaşmanın kolay, ancak yeteneği şirkete çekmenin zor olduğu bir dönemden geçiyoruz. Çalışma lokasyonunun “her yer”olması ile birlikte kurumlar gerçekten ihtiyaç duydukları yeteneklere daha rahat erişebiliyor.

“DİJİTALLEŞME YENİ NESİL İŞLERİ ORTAYA ÇIKARTACAK”

Yeni nesil teknoloji ve çözümlerle birlikte önümüzdeki orta vadede çok farklı alanlarda ve multidisipliner pozisyonlara olan talebin arttığını göreceğiz. Pandemi sonrası özellikle veri analisti, yapay zeka uzmanı, siber güvenlik uzmanı gibi “nitelikli insan gücü”ne olan ihtiyacımızın daha da artacağını söyleyebilirim. Vasıflı ve yeni işlere olan talep artarken, tüm şirketler birçok alanda nitelik ve uzman yetenekleri istihdam edebilmek için büyük bir efor sarf edecek. Dolayısıyla iş gücünün nitelik düzeyi ortalamasının yükseldiği ve çeşitlendiği bir dünyada istihdam profilinin de hızlı bir şekilde değişim göstermesi kaçınılmazdır. Dijitalleşme farklı bilgi ve uzmanlıklara sahip yeteneklerin katılımıyla iş gücündeki bilgi ve deneyimin skalasını yükseltirken, yeni nesil işlerin ve işletmelerin ortaya çıkışı, süreç içinde istihdamın ivmesini artıracaktır.

Tüm dünyanın dijitalleşmeye hızlıca geçişi ile veri trafiği rekor seviyelere ulaştı. Veri güvenliği yeterince sağlanıyor mu?

KoçSistem olarak Elektronik Ticaret İşletmeleri Derneği (ETİD) ile Covid 19 pandemi dönemi ve yeni normale geçişi kapsayan dönem için e-ticaret sektöründe siber güvenliğin önemini anlatan kapsamlı bir rapor hazırladık. Rapora göre Covid 19 salgınının başladığı şubat ayından itibaren siber saldırılarda yüzde 40’lara varan oranda artış kaydedildi. Buna karşın online kanallara yönelik saldırıların iki katına çıktığı gözlemlendi.

“SİBER RİSKLERE ETKİN YÖNTEMLERLE MÜDAHALE EDİYORUZ”

Dijitalleşmenin bir getirisi olarak veri trafiği ve hacmi artarken elbette tüm bu verilerin güvenliği de önemli bir gündem maddesi olarak ön plana çıkıyor. KoçSistem olarak pek çok farklı sektörde sibergüvenlik alanında çeşitli hizmetler sunuyoruz. Seçkin mühendislere sahip Ar-Ge ve Yenilik Merkezi’mizin yanı sıra Türkiye’nin ilk Siber Güvenlik Operasyon Merkezi olarak da girişimcilere önemli açılımlar sunuyoruz. Türkiye’de bir ilk olarak hayata geçirdiğimiz KoçSistem Güvenlik Operasyon Merkezi’nde (SOC) tüm coğrafyada müşterilerimizin sistemlerini 7/24 takip ediyor, siber güvenlik risklerini tespit ederek bu tehditlere etkin yöntemlerle müdahale edilmesini sağlıyoruz.

KoçSistem SOC altyapısı, yenilikçi teknolojilerimiz ve bu alanda yetişmiş işgücümüz ile siber güvenlik alanında güçlü bilgi birikimine sahip önde gelen küresel kurumlarının güvenlik deneyimlerini Türkiye’de iş pratiklerine dönüştürüyoruz.

Siber güvenliğe olan nitelikli iş gücü ihtiyacı için ise “Siber Güvenlik Uzman Yetiştirme Programı”nı açtık. Siber Güvenlik alanında ilk uzun süreli yetiştirme programını Boğaziçi Üniversitesi ile beraber hayata geçirdik ve Boğaziçi Üniversitesi tarafından onaylı uzmanlık sertifikası veriyoruz. Öğrenciler eğitim süresi boyunca “part time” olarak çalışıyor; eğitim sürecini başarıyla tamamlayanlara, siber güvenlik uzmanı olarak “full time” iş fırsatı sunuyoruz. 2019 yılında ilki hayata geçirilen “Siber Güvenlik Uzman Yetiştirme Programı”na seçilen 15 Siber Güvenlik uzman adayının tamamı, sürecini başarıyla tamamlayarak Boğaziçi Üniversitesi’nden Uzmanlık/Yeterlilik Sertifikası almaya ve istihdam edilmeye hak kazandılar. İkinci programımız ise 12 Siber Güvenlik uzman adayı ile geçen Ekim ayında başladı.

 

EN ÇOK OKUNANLAR