USD

-
-%

EUR

-
-%

GBP

-
-%

ALTIN GR

-
-%

BIST 100

-
-%

Dergi

09 Mayıs 2022 16:01

DEĞİŞEN VE GELİŞEN TURİZM ENDÜSTİRİSİ

TURİZM ENDÜSTRİSİNDE ÇALIŞTIĞINIZDA ÇEVRENİZDE OLAN BİTENLERDEN HABERDAR OLMANIZ VE GELECEĞİ ÖNGÖREBİLMENİZ GEREKİR. DEĞİŞİMLERE AYAK UYDURABİLDİĞİNİZ MÜDDETÇE İŞLETMENİZ HAYATTA KALIR. DEĞİŞİMLERE DİRENİRSENİZ VE STRATEJİK KARARLAR ALAMAZSANIZ GÜCÜNÜZÜ KAYBEDER, UNUTULAN İŞLETMELER ARASINDA YERİNİZİ ALIRSINIZ

DEĞİŞEN VE GELİŞEN TURİZM ENDÜSTİRİSİ

Değişimler, işletmeleri doğrudan etkileyen müşterilerin ya da turizmci diliyle misafirlerin ihtiyaç ve isteklerinde olabileceği gibi, rakiplerimizin yönetim modellerinde ya da işletmemize mal ve hizmet sağlayan tedarikçilerimizin çalışma koşullarında olabilir. Bir üst perdeden bakarsak; bu değişimler küresel çapta bir teknolojik yenilik, toplumun alım gücünü etkileyebilecek ekonomik bir bunalım ya da halihazırda içinde bulunduğumuz pandemi gibi dünya genelini etkileyen sebeplerden de kaynaklanabilir.

DOÇ. DR. DEMET TÜZÜNKAN

TURİZMCİLER, DEĞİŞEN VE DÖNÜŞEN TALEPLERE CEVAP VERİYOR

Turizm endüstrisi de 2020'nin başından beri önce Covid-19 pandemisi ve ardından tetiklenen küresel ekonomik krizin yarattığı yorgunlukla mücadele ediyor. Bu mücadelede tüm gücüyle savaşan turizmciler, değişen dünyanın dönüşen taleplerine cevap vermeye çalışıyorlar. Daha birkaç yıl öncesine kadar popüler kültürün modalaştırdığı restoranlarda bir tabak yemeğe bir aylık maaşını düşünmeden veren insanlar ile sosyal medyada fotoğraf paylaşabilmek ve "Herkes gidiyordu, ben de gittim", diyebilmek için 36 aylık kredi çekip gidilen destinasyonlar hangi ihtiyacımızı karşılıyordu? Sosyal ihtiyaçlarımızı mı? Saygınlık mı? Sevilme ve tanınma ihtiyacımızı mı?

Halbuki bu ihtiyaçlarımız, Abraham Maslow'un ihtiyaçlar hiyerarşisindeki piramitte üst sıralarda yer almıyor muydu? Karnımızı doyurmayı, sağlıklı olmayı yani en temeldeki fiziksel ihtiyaçlarımızı gidermeden nasıl ve neden doğrudan üst sıralardaki ihtiyaçlarımıza odaklandık? Son iki yıl bize kendimize dönmeyi, kendimizi önemsemeyi, sağlığın her şeyin üstünde olduğunu öğretti. Herkes kendi canının ve sevdiklerinin sağlığının önceliğini kavradı. Ve işte o anda durdu turizm endüstrisi... Uzun yıllar sonra psikolojinin sosyolojiyi alt ettiği bir dönem yaşadık. Moda diye o kalabalık restoranlara gitmedik, kitlelere karışıp aylarca taksitlerini ödediğimiz o popüler şehirler boş kaldı. Kitle diye bir şey kalmadı zira. Birey olduk, çekirdek aile olduk.

Bu dönemde dünya değişti, biz değiştik, turizm değişti. Yeni şartların erken benimsenmesi ise turizm işletmeleri için çok hayatiydi. İşletmelerden önce dünyaca ünlü destinasyonlar planlamalarını yaptılar. Hatta içlerinde sağlığa ve hijyene yönelik slogan yaratanlar da oldu. Hijyene, bölge nüfusundaki aşı oranlarına dahi vurgu yapıldı. Test çadırları öne çıkarıldı ve bu çadırlar bile destinasyon pazarlamasının bir kolu haline geldi. Turistik bölgelerin tanıtım kampanyalarında güvenin altı çizildi.

12 ÜLKEDE, 12 BİN GEZGİNLE YAPILAN ANKETİN SONUÇLARINA GÖRE KATILIMCILARIN YÜZDE 65'İ, BİR SONRAKİ SEYAHATLERİNDE 'EN ŞAHANE TATİLİ' GERÇEKLEŞTİRMEYE ODAKLANIYOR

Değişimi ve dönüşümü gören turizm işletmeleri de bu ihtiyaçlara cevap vermekte gecikmedi. Bu dönemde devam eden otel yatırımları durdu. Bazıları devam edemedi, bazıları ise doğayla entegrasyona yöneldi. Çünkü artık kimse dört duvar, kapalı alan istemiyor. Temiz hava, maskesiz, özgürce doğayı solumak istiyor. Geceleri yıldızları görebilmek, gündüzleri ise doğanın sunduğu ve şimdiye kadar tatil deyince meraklısı dışında keşfedilememiş güzellikleri tanımak istiyor. Toplumun her kesiminde doğa nimetlerine yönelik farkındalık oluştu. Spor ve beslenme ile desteklenen her alternatif turizm çeşidi gündeme oturdu.

Glamping kavramı öne çıktı mesela. İngilizce büyüleyici, cazibeli anlamlarına gelen 'glamorous' ile kamp yapmak anlamına gelen 'camping' kelimelerinin birleşimiydi. Önceden de vardı ama bu kadar popüler değildi. Konfor ve doğayı birleştiren bir trend oldu glamping. Konforlu çadırlarda, tuvaletiyle, banyosuyla, yiyecek-içecek hizmetleriyle dört dörtlük bir tatil seçeneğiydi.

Öte yandan karavan satışları arttı. Bir yıl öncesine göre 2-3 katı fiyatlara satılıyor, adeta karaborsa gibi zor bulunuyordu karavanlar. İnsanlar karavanlarda kendi çekirdek ailelerine ve doğaya dönmek istiyorlardı. Bir nevi toplumsal baskılardan uzak bir keşif süreciydi turizm endüstrisinin yaşadığı. Turistiyle, doğasıyla, işletmeleriyle, şehirleriyle...

İNSANLAR ARTIK NE İSTİYOR?

DESTİNASYONLARIN POPÜLARİTESİNİ SAĞLIK VE HİJYEN KOŞULLARI BELİRLEYECEK

Zor ve yorucu koşulların değiştirdiği istek ve ihtiyaçlar ile bu ihtiyaçları karşılayan çözümler elbette yazdıklarımızla sınırlı değil. Gelecekte, destinasyon popülaritesinin, o ülke veya bölgenin sağlık ve hijyen koşullarını ne kadar iyi kontrol ettiğine göre belirlendiğini görebiliriz. Uygulanacak önlemler turistlere belirli bir ülkede veya yerde güvende olacaklarına dair güvence verecek. Bu da ne yazık ki pandemi öncesinde popüler olan sıcak noktaların kriz ve turist eksikliği nedeniyle kaybolmasına neden olabilir. Sadece popüler destinasyonlar değişmekle kalmayacak, aynı zamanda bu zihniyetin insanların bir destinasyona ve destinasyon içinde nasıl seyahat ettiklerini de etkilemesi muhtemel hale gelecek. Örneğin; havayolu firması seçimi artık yalnızca fiyat odaklı olmayacak, kararlar hijyen standartlarından etkilenecek. Ülke içinde, seyahat edenler, güvende kalabilmek ve kalabalıktan kaçınmak için özel ulaşımı tercih etmek veya birinci sınıf bir tren vagonuna geçmekle daha fazla ilgilenebilecekler. Turizm endüstrisi, her ülkenin kendi vatandaşlarına yönelik, iç turizmi geliştirici ve/veya hatırlatıcı kampanyalara yönelecek.

TEKNOLOJİYE GÜVEN ÖNE ÇIKACAK

Geleceğin turistlerinin ve turizm hizmeti sağlayıcılarının teknolojiye daha fazla güvenme eğiliminde olacağı da oldukça açık. Yeni nesil uygulamaların ve çevrimiçi hizmetlerin devreye girmesiyle turizm daha erişilebilir ve eğlenceli hale gelecek. Turistler önceden planlama yapmak için daha az zaman harcama eğiliminde olacaklarından ötürü etkili ve basit rezervasyon hizmetleri ve uygulamaları, turistlerin makul fiyatlarla çok yönlü güzergâhlar oluşturmasını sağlayacak. Geleceğin turistleri paket turlarla sınırlı kalmayı tercih etmeyecek. Alternatif seçenekler ile turistler, turizmle ilgili her türlü istek ve ihtiyaçlarını gerçekleştirmeye yönelecekler.

Sonsöz olarak, Expedia 2022 yılını GOAT yılı ilan etmiş. Ne mi GOAT? 'Greatest of all trips'. Yani, tüm seyahatlerin en büyüğü, en mükemmeli anlamına geliyor. 12 ülkede, 12 bin gezginle yapılan bir ankette çıkan sonuç, katılımcıların yüzde 65'inin bir sonraki seyahatlerinde 'en şahane tatili' gerçekleştirmeye odaklandıklarını gösteriyor. Heyecan verici ve abartılı seyahat etme arzusu, yılın 'en büyük seyahat trendi' olarak adlandırılıyor. Çünkü pandemi insanların evlerinde kapalı kalmalarından ötürü psikolojilerini etkileyerek seyahat seçimlerinde özellikle doğayla iç içe gerçekleştirecekleri, ekstrem sporlardan karavanlara, kamplara uzanan hayallerini tetikledi.

İhtiyaçlar belli, değişim ortada. Turizm işletmelerinin başarısı da bu ihtiyaçları öngörebilmelerinden, stratejik olabilmelerinden ve stratejinin olduğu yerde rekabet olduğunu unutmamalarından geçiyor.

YENİ NESİL UYGULAMALARIN VE ÇEVRİMİÇİ HİZMETLERİN DEVREYE GİRMESİYLE TURİZM DAHA ERİŞİLEBİLİR VE EĞLENCELİ HALE GELECEK

TURİZMDE YENİ TRENDLER

Uçaklarda premIum ekonomi sınıfı öne çıkıyor. Ekonomi sınıfının dar koltuklarında, başka insanlarla dip dibe uçmak istemeyen ama busIness class bilet fiyatlarına da gücü yetmeyen kişiler için ara bir sınıf olarak geliştirilen bu uygulamaya olan talebin artacağı öngörülüyor

Kısıtlı otel hizmetleri: Amerikan Otel ve Konaklama Derneği'nin (AHLA) yaptığı bir araştırmaya göre son iki yılın istihdam açısından en çok darbe vurduğu turizm endüstrisinde dünyanın dört bir yanındaki tesislerde misafir hizmetlerinde kısıtlamanın devam etmesi muhtemel. Kısıtlanmaya devam edecek hizmetler arasında, misafirin otelde kaldığı sürede her gün oda temizliği zorunluluğun kalkması, 24 saat oda servisinin süresinin azalması gibi hizmetler bulunuyor.

Otantik seyahatler: Eko seyahatler, günümüzün gezginleri arasında etik ve sürdürülebilir turizm seçeneklerine yönelik artan endişeyi yansıtan bu turizm trendlerinin sadece bir örneği... Eko seyahat, bir uçuş rezervasyonu yaparken karbon kredilerinin kullanılabilirliği veya geleneksel bir araç yerine bir elektrikli araç kiralama seçeneği gibi basit değişiklikleri içeriyor. Yerel halkın kültürünü anlamaya çalışarak ve günlük yaşamlarını deneyimleyerek yapılan, otantik ve etnik seyahatler ise bir diğer trend. Bu tür seyahatlerin bir başka versiyonu ise İngilizce 'philantourism' denilen hayırseverlik ve turizm kelimelerinden oluşan gönüllülük ya da iyilik turizmi olarak karşımıza çıkıyor. Belki de pandemi sürecinin insanın özüne dönmesiyle sonuçlanan en önemli etkilerinden ve trendlerinden biri oldu.

Yeni teknolojilerinin artması: Pandeminin özellikle konaklama sektöründe teknoloji kullanımını artırması sebebiyle örneğin, akıllı telefonlarımızdan bir QR koduyla check-in yapabileceğimiz daha fazla anahtarsız kapı uygulamaları, resepsiyonistsiz resepsiyonlar gibi otele girince durmadan odamıza çıkabileceğimiz seçenekler de hızla yayılıyor. Teknoloji sadece konaklama sektöründe değil, temassız ödeme seçenekleri veya QR kodla menüsüne erişebildiğimiz ve fiziki menünün neredeyse ortadan kalktığı yiyecek-içecek sektöründe, ve hatta sanal gerçeklik gözlükleriyle dünyanın bir ucundaki ünlü müzeleri gezebildiğimiz rekreasyon işletmelerine kadar gelişiyor.

Gastronomi turizmi: Yerel mutfak deneyimi yaşamak isteyen turistler bu amaçla seyahat etmeyi tercih ediyor. Yemek festivallerine, yemek yarışmalarına katılır, yerel çiftlikleri, üzüm bağlarını ve peynir üretim şirketlerini ziyaret eder, yerel toplulukla veya özel mutfak deneyimi için aşçılarla etkileşime girerler. Gastronomi turizmi, sağlığın önemi kapsamında sağlıklı beslenmeyi ve farklı lezzetlere merakı bir arada içeren bir turistik yönelim trendi olarak karşımıza çıkıyor.

GELECEKTE DESTİNASYON POPÜLARİTESİNİ, O ÜLKE VEYA BÖLGENİN SAĞLIK VE HİJYEN KOŞULLARINI NE KADAR İYİ KONTROL ETTİĞİ BELİRLEYECEK
EN ÇOK OKUNANLAR