Oya Yalıman

[email protected]

Bazı başarı öyküleri var ki yıllar boyu değişerek, dönüşerek devam ediyor ve okunuyor. Bunlardan biri de kuşkusuz Yemeksepeti’nin öyküsü… 16’ncı yılını dolduran Yemeksepeti’nin geldiği noktaya baktığımızda 5 kişiyle başlayan bu yolculuk bugün 420 kişilik dev bir aileye ulaşmış durumda. Site 63 ilde, 13 binin üzerinde üye restoran ve günde alınan ortalama 140 bin siparişle, milyonlarca kullanıcıya hizmet veriyor. Konular Editörümüz Duygu Sayıner ile bir araya gelen Yemeksepeti.com CEO’su Nevzat Aydın, 16 yılda geldikleri noktayı, büyüme rakamlarını ve şirketin 589 milyon dolara Delivery Hero’ya satılma hikâyesini uzun bir sessizliğin ardından ilk kez Platin’e anlattı. Herkesin merak ettiği “Neden sattı?” Sorusunu ise Nevzat Aydın şöyle cevapladı: “Yemeksepeti’ni satmamdaki kişisel sebep, artık kendi hayatımda bundan sonra başka bir şey yapmak istersem o rahatlığa kavuşmayı istememdi. Hâlâ her günüm Yemeksepeti’nde geçiyor. Fakat Yemeksepeti’nin hissedarı olmak başka bir şey. Artık bu durumu çok daha üzerimde taşıyor olmak istemedim. Günün birinde Yemeksepeti’ne gelmekten sıkılırsam ve artık başka bir şey yapmak istiyorum dersem, bu rahatlığa sahip olmak için sattım. Yoksa Yemeksepeti’nin büyümesi çok iyi gidiyor.”

Ekim ayındaki konu başlıklarımızı başarı odaklı seçtik aslında… Yıl sonuna yaklaşıyoruz, hedeflerimizin neresinde olduğumuz hakkında son kontrolleri yaptığımız bir dönemdeyiz. İşte bu süreçte kurumları sürdürülebilir başarıya götürecek formüllerden birini de incelemeye karar verdik ve ‘Kurumsal Girişimcilik’ özel dosyası hazırladık. Standartların dışına çıkmak, çok daha inovatif bir yönetim vizyonu ile ilerlemek, tüm çalışanları çok daha yaratıcı olabilecekleri bir ekosisteme yönlendirmek ve yeni fikirlerin hayata geçmesini hızlandırmak isteyen markalar, kurumsal girişimcilik kültüründen besleniyor. Şirket bünyesinde çalışan kişilerin önerileri doğrultusunda, gerekli fizibilite çalışmaları tamamlandıktan sonra uygulamaya geçen ürün ve hizmetler, kurumlara faaliyet gösterdikleri sektörlerde çok daha rekabetçi bir duruş kazandırıyor. Bu noktada yapılması gereken en önemli şey ise kurumsal girişimcileri tek tek tespit etmek…

Bu ayın çarpıcı konuları arasında bir de başarısını dünya çapında kanıtlayan deri sektörünün analizi haberimiz var. Avrupa’nın en büyük ikinci kurulu kapasitesine sahip olan sektör, giderek yüksek katma değerli ve kaliteli üretime, zamanında üretim ve teslimata, tasarım kapasitesini geliştirmeye, modaya uygun ürünlere ve markalaşmaya yöneliyor.

Sürdürülebilir başarılara imza atacağınız bir ay geçirmeniz dileğiyle,

Keyifli okumalar...